Balkanlar’da Osmanlı Eserleri ve Vakıfları Uluslararası Sempozyumu’nda Balkanlardaki müslümanların haklarına yönelik talepler gündeme geldi. Sempozyumda konuşan Vakıflar Genel Müdürü Dr. Adnan Ertem, “Balkanlar’da da Türk ve Müslüman azınlıklara yönelik iyileştirmeler yapılmalı” dedi.
İstanbul’da düzenlenen Balkanlar’daki Osmanlı Eserleri Sempozyumu’nda Balkanlarda yaşayan Türk ve Müslüman azınlıkların hakları gündeme geldi. Balkanlar’da Osmanlı Eserleri ve Vakıfları Uluslararası Sempozyumu’nda konuşan Vakıflar Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Dr. Adnan Ertem, “Türkiye’de 2003 yılından bu yana azınlıklara yönelik iyileştirici düzenlemeler yapılıyor. Balkanlarda yaşayan Türk ve Müslüman azınlıklara yönelik iyileştirme yapılmalı” dedi. Türkiye sınırları içinde yerleşik azınlıklara yönelik iyileştirme çalışmalarının yapıldığını dile getiren Dr. Ertem, “Aynı şekilde Bulgaristan ve Yunanistan’da bulunan ve oranın azınlık statüsünde bulunan Türk ve Müslüman unsurlara yönelik bu mahiyette bir düzenlemenin yapılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Vakıflar Haftası dolayısıyla düzenlenen Balkanlar’da Osmanlı Eserleri ve Vakıfları Uluslararası Sempozyumu’nda vakıf mülklerinin satılamayacağı, rehin verilemeyeceği, yok edilemeyeceğine ilişkin yasal bir koruma olması her hukuk sisteminin zorunlu bir gereği olduğunu belirten Ertem, “Ancak tarihi seyir içinde maalesef pek çok ülkede hukukun bu temel kaidelerine yeterince riayet edilememiş, vakıfların iradelerine aykırı olarak pek çok yanlış uygulamalar yapıla gelmiştir. İnsanlığın ortak değeri olan ve bulundukları ülkelerin sembolü olan pek çok vakıf kültür varlığı bugün ilgili ülkelerde sahipsizliğe terk edilmiş bulunmaktadır. Bunun en önemli nedenlerinden biri de söz konusu vakıf eserlerini koruyacak akarların yani vakıflara ait gelir getiren mülklerin yok edilmiş ve vakıfların ellerinden çıkmış olmasıdır” dedi.
YENİDEN İHYA ORTAK İDEALİMİZ
“Tarih içinde yok edilmiş her tür vakıf mülkünün Osmanlı coğrafyasındaki tüm ülkelerde yeniden ihyası hepimizin ortak idealidir” diyen Ertem, Balkanlar’daki vakıf envanterini ortaya çıkarmak için 1,5 yıl önce çalışma başlattıklarını söyledi. , Bosna Hersek, Makedonya, Kosova, Yunanistan ve Bulgaristan’da kurulan vakıflarla ilgili tarama çalışmasının yapıldığını söyledi. Ertem, Türkiye’de yerleşik azınlık statüsündeki cemaatlerin dönem içinde haksız yer el konulan gayrimenkullerinin ve diğer haklarının iadesi noktasında 2003’ten bu yana çalışma yürütüldüğünü söyledi. Ertem, son olarak, 27 Ağustos 2011 çıkarılan kanunla bu vakıfların el konulmuş mallarının iadesi işleminin sürdüğünü kaydetti.
YUNANİSTAN VE BULGARİSTAN’DA BENZER DÜZENLEME YAPMALI
Türkiye sınırları içinde yapılan iyileştirmelerin Yunanistan ve Bulgaristan sınırlarında yaşayan azınlık statüsündeki Türk ve Müslüman unsurlara yönelik yapılmasının mütekabiliyet olarak algılanmaması gerektiğini de kaydeden Dr. Ertem, “Biz bunları yaparken karşılık bekleyerek yapmadık. Bunu sayın Başbakanımız sürekli konuşmalarında gündeme getirmiştir. Yapılan çalışmaların bir lütuf olmadığını, bir hakkın iadesi olduğunu ifade etmiştir. Biz bunları yaptık, karşı taraf da yapsın beklentisi içinde hiçbir zaman olmadık. Türkiye’de yapılan bu iyileştirmelerin sonuçları dalga dalga diğer azınlık statüsü yaşayan ülkelerde aynı şekilde meyve verecektir. Bunun umudu içindeyiz” şeklinde konuştu.