Bulgaristan’da faaliyet gösteren ve üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu “Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH)” isimli siyasi partinin kurucu Genel Başkanı Sn. Ahmet DOĞAN’a 19 Ocak 2013 tarihinde Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da yapılan silahlı saldırı ile ilgili olarak 27 Ocak 2013 Pazar günü İzmir’in Bornova ilçesinde bulunan Cumhuriyet Meydanında basın açıklaması yapıldı. İzmir Bal-Göç Derneği’nin öncülüğünde bir araya gelen Balkan Dernekleri ve Federasyonları tarafından yapılan basın açıklamasında ortak açıklama metni Ege Balkan Rumeli Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Sn. Süleyman PEHLİVANOĞLU tarafından okundu. İzmir’in değişik ilçelerinden gelen çok sayıda İzmir Bal-Göç Derneği üyesinin katılımı ile Bornova Cumhuriyet Meydanında okunan söz konusu basın açıklaması metninde şu ifadelere yer verildi.
”Değerli Basın Mensupları Kıymetli Katılımcılar,
Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da 19 Ocak 2013 tarihinde yapılan “Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin (HÖH-DPS)” 8. Olağan Kongresinde kürsüde konuşma yaptığı esnada silahlı saldırıya uğrayan HÖH Kurucu Genel Başkanı Sayın Ahmet DOĞAN’a yapılan bu saldırıya duyarsız kalan Bulgaristan yönetimini kınamak amacıyla burada toplanmış bulunmaktayız.
19 Ocak 2013 tarihinde Sofya’da yapılan “Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin” 8. Olağan Kongresinde, yirmi birinci asırda ve Avrupa Birliği üyesi olan Bulgaristan’da tüm dünya kamuoyu gözleri önünde HÖH Genel Başkanı Sayın Ahmet DOĞAN’a silahlı saldırıda bulunulmuştur. Büyük bir şans eseri olarak saldırı esnasında silah tutukluluk yapmış ve bu eylem amacına ulaşamamıştır. Saldırının ardından 8 gün geçmiş olmasına rağmen bu suikastın azmettiricisi hala bulunamamıştır. Suikastı gerçekleştiren Oktay ENİMEHMEDOV’un silahı tutukluluk yapınca ikinci bir hamleye fırsat vermeden kongrenin delegeleri tarafından suikastçı etkisiz hale getirilmiştir. Burada dikkatinizi çekmek isterim “delegeler tarafından” diyorum, çünkü bu kongrede delegelerin ve misafirlerin salona girişinden itibaren hiç bir güvenlik tedbiri alınmamıştır. Hak ve Özgürlükler Hareketi Genel Merkezinden bu kongreyle ilgili 15 gün önceden Bulgaristan İçişleri Bakanlığına güvenlik müracaatında bulunulmasına rağmen bu talebe cevap verilmemiştir ve suikastçı amacına ulaşamamış olsa da eylemini gerçekleştirebilmiştir. Bu olaydan sonra emniyet yetkililerine haber verilmesine rağmen emniyet birimleri olay yerine bir buçuk saat sonra gelmişler ve zanlıyı gözaltına alıp savcılığa ifadeye götürmüşlerdir.
Eylemci savcılıkta yapılan sorgusunda; “Bu eylemi neden yaptın?” sorusuna “Ahmet DOĞAN’ı öldürmek istedim!” cevabını vermiştir. Sorgu makamları ve savcı bunu duyurmuştur. Ancak olaydan 10 saat sonra bu cevap değiştirilmiş ve Oktay ENİMEHMEDOV’un bu eylemi şöhret için ünlü olmak için yaptığını söylediği savunulmaya başlanmıştır. Mademki ünlü olacaksın ne için iki el ateş ediyorsun ve kolayca kullanabileceğin yerlerde iki adet bıçağı neden bulunduruyorsun?
Değerli basın değerli katılımcılar;
Bu olay tüm dünya kamuoyu önünde ve bir Avrupa Birliği ülkesinde gerçekleşmiştir. Bizler de Balkan Dernekleri olarak tüm dünya kamuoyu önünde Bulgaristan devletine ve hükümetine soruyoruz, tüm bu olup bitenlerde sizce bir tuhaflık yok mudur? Hani adalet, hani demokrasi? Bu kurşunla Sayın Ahmet DOĞAN’ı mı susturmak istediniz yoksa Bulgaristan demokrasisini mi?
Bu sıkılan kurşun sadece Ahmet DOĞAN’a sıkılmış bir kurşun değildir. Bu kurşun bu kongreye katılan tüm delegelere, Avrupa ülkelerinden katılan tüm misafirlere sıkılmıştır. Bu sıkılan kurşun faşist yönetimin Bulgaristan Türk’üne tehdit kurşunudur. Bu kurşun: “Ey Türkler sizin işiniz siyaset değil sadece üretmek ve yönetilmektir. Siz siyaset yaparak Bulgaristan yönetimine karışamazsınız!” demektir. Bu kurşun böl, parçala ve yönet sisteminin habercisidir. Bu sıkılan kurşun Bulgaristan demokrasisine sıkılan bir kurşundur, Avrupa Birliği demokrasisine sıkılan bir kurşundur, bu sıkılan kurşun Türklüğe sıkılan bir kuşundur.
Biz Balkan Dernekleri ve Federasyonları olarak bu olayı şiddetle kınıyoruz, bu suikastı bizzat işleyen Oktay ENİMEHMEDOV’u ve onun azmettiricilerinin bir an evvel Bulgaristan adaletince cezalandırılmasını istiyoruz. Avrupa Birliği’nin ise bu davanın takipçisi olmasını istiyoruz. Bulgaristan adaleti bu olayın peşini bıraksa bile biz Balkan Dernekleri olarak bu davamızın takipçisi olacağız. Bulgaristan’da ve tüm Balkanlarda kalan kardeşlerimize her zaman sahip çıkmaya hazırız.
Geçmişte oynanan oyunların oynanmasına izin vermeyeceğiz. Geçmişte bizlerin oralarda yaşadıklarımızı şu an orada kalan soydaşlarımıza yaşatmalarına müsaade etmeyeceğiz. Onların sevinci bizim sevincimiz, onların acısı bizim acımızdır. Birimiz hepimiz için, hepimiz birimiz için ölmeye hazırız. Herkes yaptığından sorumludur ve mutlaka bir gün hesabını verecektir.
Ne mutlu Türk’üm diyene! Yaşasın Türk Ulusunun Birliği!”
Ege Balkan Türkleri Federasyonu
Hüseyin KOCAMAN
Başkan
İzmir Balkan Dernekleri Federasyonu
Vahap SAVAŞAN
Başkan
Ege Balkan Rumeli Dernekleri Federasyonu
Süleyman PEHLİVANOĞLU
Başkan