Yunan Sahil Güvenlik’inin Suriyeli kaçakları taşıdığı şüphesiyle vurduğu Türk kaptan Ateş’in cenazesi, otopsisi devam ettiği gerekçesiyle verilmedi.
Yunan Sahil Güvenlik ekiplerinin göçmen kaçaklığı yaptığı şüphesiyle ateş açtığı ileri sürülen sürat teknesinde yaşamını yitiren 29 yaşındaki Hatay doğumlu Türk kaptanın Mustafa Ateş’in cenazesi, otopsisi devam ettiği gerekçesiyle yakınlarına teslim edilmedi.
KAPTAN’IN AĞABEYİ: “HAKKIMIZI ARAYACAĞIZ“
Ağabey Murat Ateş ile İstanköy Adası’na giden Avukat Cihan Çiçek, Ege’nin dostluk ve barış gölü olmasını beklerken üzerinde silah bulunmayan, mukavemet etmeyen, savunmasız bir kişiye kaçakçılığa bulaşsa dahi ateş edilerek durdurulmasının doğru olmadığını belirtip, “Hakkımızı yasal yollardan arayacağız. Bu benzer olaylara örnek teşkil edecek bir dava olacak, bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
7 SURİYELİ KAÇAĞI TAŞIYORDU
14 Nisan gecesi Bodrum’dan, 7 Suriyeli kaçağı, sürat teknesiyle yaklaşık 6 mil mesafedeki Yunanistan’ın İstanköy Adası’na bıraktığı ileri sürülen Türk kaptan, dönüş yolunda Yunan Sahil Güvenlik ekipleri tarafından farkedildi. İddiaya göre önce uyarı ateşi açan Yunan Sahil
Güvenlik botu, ardından makineli tüfekle tekneyi taradı. Teknedeki Türk kaptan Mustafa Ateş, sırtı ve başına isabet eden 8 kurşunla yaşamını yitirdi.
İSTANBULLU BİR İŞ ADAMININ YATINDA KAPTANLIK YAPIYORDU
İstanbullu bir iş adamının yatında kaptanlık yaptığı ve yaz aylarını bu nedenle Bodrum’da geçirdiği öğrenilen Ateş’in 10 Nisan’da Bodrum’a geldiği ve olayda kullanılan sürat teknesini satın aldığı ortaya çıktı. Ateş’in satın aldığı teknenin bir ay önce İstanbul Tuzla’dan Ordulu ‘Barbaros’ adlı bir kişi tarafından satın alınıp, Bodrum’a getirildiği de tespit edildi. Öte yandan Ateş’in cenazesinin Rodos’taki hastaneden İstanköy’deki başka bir hastaneye nakledildiği öğrenildi.
YUNANİSTAN CENAZEYİ VERMEDİ
Murat Ateş, bugün avukatı Cihan Çiçek ile kardeşinin Mustafa Ateş’in cenazesini almak ve olayla ilgili detaylı bilgi toplayıp, inceleme yapmak için İstanköy Adası’na gitti. Ancak, otopsinin sürdüğünü iddia eden Yunan yetkililer Ateş’in cenazesi teslim etmedi. Bunun üzerine Ateş ve avukatı Çiçek Bodrum’a dönmek zorunda kaldı.
“KONUYU AİHM’E TAŞIYACAĞIZ”
Ateş’in yok yere öldürüldüğünü ileri süren Avukatı Cihan Çiçek, yaptığı açıklamada, “Ne olursa olsun 4 askerin bulunduğu Yunan Sahil Güvenlik botu o tekneyi durdurabilir veya takip edip Türk karasularında Türk güvenlik güçlerine yakalatabilirdi. İstanköy’de resmi yetkililer bize yardımcı oldu, ancak cenazeyi otopsinin devam etmesi nedeniyle teslim etmediler. Ateş’in öldürülmesinden sorumlu olanların bulunup, bir an önce cezalandırılmasını istiyoruz. Bu konuda maddi. manevi her türlü davayı açıp, yasal haklarımızı arayacağız. Gerekirse davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar taşıyacağız. Ege’nin dostluk ve barış gölü olmasını beklerken üzerinde silah bulunmayan mukavemet etmeyen, savunmasız bir kişiye kaçakçılığa bulaşsa dahi ateş edilerek durdurulması doğru değil. Bu benzer olaylara örnek teşkil edecek bir dava olacak, bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
Öte yandan, Yunanistan İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla Atina Emniyeti’nden İstanköy Adası’na gelen 5 kişilik ekibin limanda ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda araştırma yaptığı öğrenildi.
