Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıla yazılı bir mesaj yayınladı. Mesajda, “Okullarımızda eğitim kalitesinin yükselmesi maalesef istenilmiyor ve devlet okulları özendiriliyor. Azınlık eğitimi içinde mevcut sorunların listesi her geçen gün büyüyor. Ülkesine sadık birer Yunan vatandaşı olarak bu haksızlığı hak etmediğimizi düşünüyoruz ve ülkemiz yöneticilerinin bu yanlıştan dönmelerini umutla bekliyoruz.” İfadelerine yer veriliyor.
Açıklama aynen aşağıdaki gibidir:
“24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ TÜM ÖĞRETMENLERİMİZE KUTLU OLSUN!”
Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği olarak her yıl geleneksel olarak kutladığımız Öğretmenler Günü’nü, ülkemizi ve dünyayı saran Kovid-19 salgınından bizleri korumak için, yetkililerin almış olduğu bir dizi önlemler sebebiyle bu yıl da maalesef kutlayamıyoruz. Sabır, erdemin cesaretidir diyerek, sabırla ve umudumuzu koruyarak güzel günlerin gelmesini bekleyeceğiz. İşte o güzel günler geldiğinde bu özel günümüzü hep birlikte sevinçle ve özlemle kutlayacağız.
Öğretmen, küçük adımlarla başlayan koskocaman bir hayatın ilk temellerini atan kişidir. Sizi aileniz kadar olmasa bile çok sevecek ve hiçbir çıkarı olmamasına rağmen size elinden gelenin fazlasını katmaya çalışacak -belki de- tek insandır. Size cesaret verecek olan ve eğer gerçekten isterseniz bu dünyada yapamayacağınız hiçbir şey olmadığını gösterendir. Öğretmen size hayal etmeyi öğretendir, kendi kabuğunuzu kırmanız için size yol gösterendir, farklı dünyaların varlığından haberdar edendir. Size ilham verendir. Sevdiğiniz şeylerle uğraşmanın ve peşinden gitmenin ne kadar güzel ve özel olduğunu gösterendir. Siz ne kadar yanlış yaparsanız yapın sabırla yaklaşacak olan ve size her zaman bir yanlış daha yapma hakkı verecek olandır. Geleceğe umutla bakmanızı sağlayan kişidir. İnanmasanız da tekrar tekrar dünyayı kurtaracak tek şeyin sevgi olduğunu hatırlatandır. Üzgün olduğunuzda merak eden, yüzünüzde ufak bir tebessüm yaratmaya çalışan, sabah size ilk günaydını diyendir. Ne yaşarsa yaşasın size bunu yansıtmayandır. Sizi bir birey olarak dinleyen, dikkate alan, fikrinizi merak eden ilk kişidir. Bazı borçlar vardır ödenmez, ödeyemezsiniz. Bu ülkeden ve bu dünyadan gelip geçmiş her öğretmene borcumuz var.
Hepinizin bildiği üzere Türkler, ilk önceleri Göktürk ve Uygur alfabelerini kullanmışlardır. İslamiyet’in kabul edilmesiyle birlikte Uygur alfabesi bırakılarak, Arap alfabesine geçilmiştir. 1923’te anavatanımızda Cumhuriyet’i kuran Ulu Önder Atatürk, askeri ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda sayısız devrimler yapmıştır. Bu yeniliklerden biri de, 1 Kasım 1928 tarihinde çıkarılan kanunla, Arap alfabesi yerine Latin alfabesinin kabulü olmuştur. Bu tarihten itibaren yeni harflerin öğretilmesi ve okuryazar sayısının artırılması konusunda büyük bir seferberlik başlatılmıştır. 24 Kasım 1928 tarihinde açılan Millet Mekteplerinde yaşlı, genç, çocuk, kadın demeden herkese yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Millet Mekteplerinin açılışı ve Atatürk’ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri 24 Kasım Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır.
Azınlığımız dünyada uluslararası bir antlaşma ile tanınan, başlangıcında etnik kimliği kabul gören sonrasında tanınmayan ender belki de tek azınlıktır. Bizler Lozan Antlaşması ile bu vatana emanet bırakılırken, eğitim alanında özerkliğimiz garanti altına alınmıştı. Lâkin Lozan’dan bugüne geçen süreç içinde, özellikle cunta yönetiminden sonra azınlığın fikri alınmadan, tek taraflı çıkarılan yasalarla azınlık eğitiminin her geçen gün özel ve özerk olma özelliği, elinden alınmaktadır. Bugün itibarıyla, azınlık eğitim sistemi içinde Türkçe ve Yunanca eğitim verecek anaokulu talebimiz dikkate alınmıyor. İlkokullarımızın özel statüsü dikkate alınmadan çocuk azlığı bahane edilerek ilkokullarımız bir bir kapatılıyor. Hali hazırda görev yapan Öğretmenlerimizin kendilerini geliştirilmeleri için talep edilen Türkiye destekli seminerlere imkân verilmiyor. Türkiye Üniversitelerinden mezun olan öğretmenlerimizin ilkokullarımıza atanması talebimiz, 1973’ten buyana karşılık görmüyor. Sayıca yetersiz olmalarına rağmen yeni azınlık ortaokul ve lisesi açılmasına müsaade edilmiyor. Okullarımızda eğitim kalitesinin yükselmesi maalesef istenilmiyor ve devlet okulları özendiriliyor. Azınlık eğitimi içinde mevcut sorunların listesi her geçen gün büyüyor. Ülkesine sadık birer Yunan vatandaşı olarak bu haksızlığı hak etmediğimizi düşünüyoruz ve ülkemiz yöneticilerinin bu yanlıştan dönmelerini umutla bekliyoruz.
Bu duygularla Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği Yönetim Kurulu olarak anavatanımıza, vatanımıza ve azınlığımıza üstün hizmetleri geçmiş tüm öğretmenlerimizin öğretmeler gününü kutluyor ve ebediyete intikal etmiş başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm öğretmenlerimize Allah’tan rahmet, hayatta olanlara da esenlikler diliyoruz.”
BATI TRAKYA TÜRK ÖĞRETMENLER BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU