Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmasına yönelik tartışmalar sürerken, Batı Trakya Türkleri ile İstanbul Rumlarının vatandaşlık sorunları bir kez daha gündeme geldi. Yunanistan’ın ırkçı anayasa maddesine dayanarak vatandaşlıktan attığı Batı Trakya Türkleri vatandaşlık haklarını geri isterken; hakları gasp edilen 60 bin Türk aile bulunuyor.
Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılmasına yönelik tartışmalar hız kazandı. 1971 yılında Anayasa’ya aykırılık nedeniyle kapatılan okulun ne zaman ve hangi statüde açılacağı belirsizliğini korurken, okulun kapatılmasından bu yana Türkiye’deki Rum toplumu ruhban yetiştiremediği için; ABD’den ya da Yunanistan’dan gelen din görevlilerinin özel izinle Türk vatandaşı yapılması yoluyla bu ihtiyaç karşılanıyor. 1955’ten sonra Türk vatandaşlığını kaybeden İstanbul Rumları için kurulan bazı sivil toplum örgütleri de İstanbul kökenli Rumların varislerine haklarının iade edilmesini istiyor. Vatandaşlığını kaybeden yaklaşık 120 bin aile olduğu belirtilirken, bu durum Yunanistan’ın anayasasında yıllarca yer alan ırkçı 19. madde nedeniyle Yunan vatandaşlığını kaybeden 60 bin Batı Trakyalı Türk ailenin durumunu gündeme getirdi. Batı Trakyalı sivil toplum temsilcileri Avrupa mahkemelerinde kazandıkları davalara rağmen Yunan vatandaşlığına kabul edilmeyen Batı Trakya Türklerinin durumunu anlattı.
TÜRKLER MAĞDUR
1946 yılındaki iç savaşta Yunanistan vatandaşı binlerce Türk, iki ateş arasında kalarak Türkiye’ye sığınmıştı. Yunanistan’ın; Batı Trakya’daki Türk nüfusu azaltma politikasının bir uzantısı olarak 1955 yılında 3370 sayılı Yurttaşlık Yasası’nın 19. maddesini yürürlüğe koyduğunu belirten Karadeniz Rumeli Dernekleri Federasyonu Başkanı Salih Meriç, “Bu maddeye göre; Grek olmayan etnik kökenden bir kişi, geri dönme niyeti olmaksızın Yunanistan’dan ayrılırsa, bu kişinin Yunanistan vatandaşlığını yitirdiğine hükmediliyor. Yunan Vatandaşlık Yasası’nın 19. maddesi, 11 Haziran 1998’de çıkarılan kararnameyle kaldırıldı. Ancak, yasa geriye dönük olarak uygulanmadığı için vatandaşlıktan çıkarılan Türklerin mağduriyeti devam ediyor” dedi.
KARARLAR UYGULANMADI
Yunanistan, 1946’da iç savaş nedeniyle ülkeden ayrılan Batı Trakya Türkleri dışında; yıllar içinde eğitim veya, iş gibi sebeplerle başka ülkelere giden azınlık mensubu Türklerin vatandaşlığını da silmişti. Batı Trakya Federasyonları bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde pek çok dava açmış, mahkum olan Atina yönetimi söz konusu maddeyi kaldırmıştı. Salih Meriç, “Bazı Türkler AİHM’deki davalar için ciddi paralar harcadılar. Türk tarafı Rumların tekrar Türk vatandaşı olmasının önünü açmasına karşın, Yunan tarafı, eşi Yunanistan vatandaşı olanlara, milyonlarca Euro yatırım yapan Türklere bile vatandaşlık vermedi” dedi.
DEMOGRAFİYE MÜDAHALE
Türklerin talebini görmezden gelen Yunanistan’ın; Batı Trakya’nın demografik yapısını değiştirecek yeni hamleler yaptığını belirten Salih Meriç, “Yunanistan Aile Bakanı Sayın Sofia Zaharaki, Batı Trakya’ da düzenlenen Trakya Kalkınma Konferansı’nda bin çifte bu bölgeye yerleşmeleri halinde 10 bin Euro evlilik yardımı ve bir yıl boyunca her ay bin 250 euro karşılıksız maaş verileceğini açıkladı” diye konuştu.
MAHKEMELER BEKLİYOR
Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Başkanı Hasan Küçük de Yunanistan mahkemelerinde çok sayıda başvuru olduğunu belirterek, “Yıllardır bu talepler işleme konulmuyor” dedi. Vatandaşlığını kaybedenlerin sayısının 60 bin kişi olduğunu kaydeden Küçük; Yunanistan’a mahkeme kararlarını uygulatmak için siyasi irade gerektiğini söyledi.
RUMLARDAN TALEP VAR
Öte yandan İstanbul Rumları Evrensel Federasyonu Başkanı Nikos Uzunoğlu ve Genel Sekreteri Nikos Anagnostopoulos geçtiğimiz yıl “Türkiye’de doğanların altsoyu, hâlihazırda var olan kısıtlamalar olmaksızın vatandaşlığı kazanabilmelidir” açıklamasında bulunmuş; “Ebeveynleri/ataları İstanbul /İmbros/Tenedos’tan gelen gençler için özel bir Geri Dönüş Programı’nın Türkiye tarafından oluşturulması ve finanse edilmesi” şeklinde bir düzenleme önermişti.
ertan.altan@haberglobal.com.tr