Batı Trakyalı genç doktorlarımızdan Dr.Şakir Mehmet, Batı Trakya’da bilinmeyeni araştırdı ve sonuçların “korkunç” olduğunu iddia etti. Yaptığı araştırmanın sonuçlarından sonra kaleme aldığı yazıyla dikkatleri HEPATİT B (SARILIK MİKROBU) hastalığına çekmek isteyen Dr. Şakir Mehmet Birlik gazetesine gönderdiği yazıyla insanlarımızı bilgilendirmek istedi.
Birlik gazetesi olarak genç doktorumuzun halkımıza yönelik bu duyarlılığını alkışlıyoruz ve diğer doktorlarımızın ve bilim adamlarımızın Batı Trakya’yı, Batı Trakya’da yaşayan Türk insanını unutmamalarını hatırlatıyoruz.
Dr. Şakir Mehmet’in yazısı şu şekildedir:
BATI TRAKYA DA HEPATİT B (SARILIK MİKROBU) GÖRÜNÜM SIKLIĞI
Ülkemizde Hepatit B sıklığı yüzde 6 ve Hepatit C sıklığı yüzde 3-4 cıvarında. Yani daha açık ifade etmek gerekirse ülkemizde her 10 kişiden 1’i Hepatit B veya C taşıyıcısı konumundadır. HIV-AIDS hastalığı çok daha gündemde olmasına karşın,bulaşma riski HIV’den daha fazla olan Hepatit B halen çok önemsenmemekte, halk bu konuda maalesef yeterli düzeyde bilgiye sahip bulunmamaktadır.
Şu an dünyada yaklaşık olarak 2 milyar insan Hepatit B mikrobu İle temas etmiş (bulaşmış) durumundadır. Bunlardan yaklaşık olarak 400 milyonu kronik Hepatit B hastasıdır.
Görülüyor ki Hepatit B ve C hastalıkları çok ciddiye alınmıyor. Ancak ölümlere neden olan ilk 10 hastalığın içerisinde yer aldığı unutulmamalıdır. Hepatit hastalıkları dünyada her yıl 1 milyon insanın ölümüne neden oluyor. Dünyada bu kadar yaygın görülen hastalığın,bizim toplumuzda ki durumunun ne olduğunu hep merak etmişimdir.
2009 yıllında dahiliye asistanlığına başladığımda, hepatoloji polikliniğinde yüzlerce Batı Trakyalının Hepatit B tedavisi aldığına şahit oldum.
Bu kadar yaygın olduğuna hayretler içinde kalmıştım. Toplumda insanlara Hepatit mikropları hakkında bilginiz var mı sorusunu sorduğumda büyük bir bölümünün hiçbir fikri olmadığını gördüm.
Kendi imkanlarım dahilinde, ayrıca Yüksek Tahsiller Derneğindeki arkadaşların yardımı ile küçük çaplı bir araştırma yapmak istedim.
Öncelikle Dedeağac hastanesi hepatoloji polikliniğindeki, hepatit tedavisi alan hastaların kayıtlarını inceledim. Hiç hasta kayıdı olmayan bir köy de araştıma yapmaya başladım. O köyde 50 kişiden kan aldım, sonuç korkutucuydu.
15 yaş üzerinde olanların;
%44’u Hepatit B mikrobu ile karşılaşmış
Bunlardan %30 doğal bağışıklık kazanmışlar. Yani hastalığı geçirmişler ve vücudları mikrobu yenmiş. Böylece bu kişiler ömür boyu Hepatit B mikrobu için bağışıklık kazanmışlar.
Diğer %13 Hepatit B hastası. Bunlar hasta olduklarını bilmiyorlar.
%9 aşılı. Fakat bunlardan %75’i aşılı olduğu halde, aşı yaptırdıklarını bilmiyor veya hatırlamıyor.
%47 henüz mikrop ile karşılaşmamış. Bunlar hastalıktan korunmaları için aşı yaptırmaları gerekecek.
Bu varsayımlar ile yolla çıkaçak olursak, toplumuzda 2 kişiden 1 si hepatit mikrobu ile temas etmiş. Aşı yaptırma oranı 10 kişiden sadece 1 kişi.
Çoçuklarda durum =15 yaş altı bütün çocuklar aşılı idi
Hepatit hastalığı uzun yıllar hiçbir belirti vermez . Kişi hepatit hastası olduğunu anlayamaz. Hepatit B yıllar sonra siroza ve karaciğer kanserine yol açar.
Bu araştırma şunu göstermiştir;
1.Hepatit toplumuzda çok yaygın.
2. Halkın Hepatit konusu hakkında bilgisi çok yetersiz.
ÖNERİLERİM
1. Her birey en yakın bir hastaneye gidip hepatit markerlarına (ηπατικοι Δεικτεs) baktırmalı.
2. Hepatıt markerlarına baktırdıktan sonra sonuç temiz çıkarsa mutlaka aşı yaptırmalı.
3. Aşı yaptırmış kişiler 5 yılda bir hepatit antikorlarına baktırmaları gerekir. Eğer AntiHBs 10 değerinin altında ise bir doz hatırlatıcı aşı yaptırmalıdırlar. (en son yapılan araştırmalarda bir kür aşı yaptıranlar ömür boyu korunma altında kaldıkları yönündedir, fakat bizim gibi toplumlarda antikor değeri 10 nun altına indiğinde bir doz aşı yaptırmakta fayda vardır, o zaman kesin korunma altında oluruz)
4.Toplum hepatit konusu hakkında bilğilendirilmelidir. Bu basın veya derneklerimizin aracılığı ile yapılabilir.
Saygılarım ile.
Dr.Şakir MEHMET
