10-11 Kasım 2011 tarihlerinde Avusturya’nın başkenti Viyana’da, “Irkçılık, Yabancı Düşmanlığı ve Nefret Suçlarına Yönelik Eğitimsel ve Bilinç Arttırıcı Girişimler” konulu AGİT toplantısı gerçekleşti. İlgili toplantıya Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğini temsilen Ali Hüseyinoğlu katıldı.
Konuşmasında ilk olarak Yunanistan’da yaşayan azınlıklar, özellikle de Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı hakkında, Yunan devlet okullarındaki öğrencileri bilinçlendirici eğitimin yeterli derecede olmadığına değinen Hüseyinoğlu,bu eksikliğin muhtemel sonucu olarakda Batı Trakya’da yaşayan Müslüman Türk Azınlık hakkında bölge dışında yaşayan Yunanlıların kısıtlı bilgi sahibi olduklarını vurguladı.
Bunun yanında, sadece 2010 içerisinde Azınlığa ait bazı camii, mezarlık ve derneklere karşı nefret suçu içerikli altı farklı saldırının yapıldığını belirten Hüseyinoğlu, bu ve buna benzer Azınlığı hedef alan nefret içerikli davranışların sona ermesi yönünde Yunan Milli Eğitim Bakanlığı’na büyük görev düştüğünün altını çizdi.
Son olarak, Yunan toplumu gibi etnik ve dini bakımdan hala homojenliğini büyük oranda koruyan AB üyesi devletlerde, nefret suçlarını önleme yönünde dini kurumlara önemli görevler düştüğünü belirtti. Buna karşın bazı Yunan din adamlarının bunun tam aksi yönde, yani ayrımcılık, ırkçılık ve nefret suçlarını körükleyici demeç ve açıklamalarda bulunmaya devam ettiklerini vurguladı. Konuyla ilgili olarak Selanik Metropoliti Anthimos’un Ağustos 2011’de bir Pazar ayini esnasındaki konuşmasında Florina-Meliti’de Makedon dilinde bir radyonun kurulması yönündeki haberlere yönelik yapmış olduğu oldukça sert ve nefret içerikli açıklamaları katılımcıların dikkatine sundu.
Yunanistan cevap verdi.
AGİT Yunanistan Daimi Temsilcisi Tania Falierou Yunan devleti adına cevap hakkını kullanarak yaptığısözlü açıklamada, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve hoşgörüsüzlükle mücadele konusunda Yunan eğitim sisteminin oldukça hassas olduğunu, ve bu yönde son dönemde önemli adımların atıldığının altını çizdi.
Özellikle de Müslüman Azınlık, Roma ve göçmen topluluklarının Yunan toplumu ile entegrasyonu yönünde eğitim alanında üç büyük projenin önemine değinen Falierou, Yunanistan’da yaşayan ve farklı etnik veya dini kimliklere sahip tüm çocukların zorunlu temel eğitim alması yönünde Yunan devletinin hassasiyetini belirtti. Bu tür topluluklara yönelik adımların atılmasında Yunan devletinin bu konularla ilgilenen sivil toplum kuruluşları, dernekler ve bazı belediyeler ile işbirliği yaptığını vurguladı.
Yunanistan temsilcisi söz hakkı alarak yaptığı konuşma boyunca, ne Batı Trakya’daki camii, mezarlık ve derneklereyönelik yapılan nefret içerikli ve ırkçı saldırılar konusunda, ne de Makedon dilinde yayın yapacak radyo ile ilgili herhangi bir sözlü veya yazılı açıklamada bulunmadı.
