TURGAY CıN, “BıRLıK BERABERLıK ıÇERıSıNDE HAK ARAMA MÜCADELESıNE GıRıN”

Ege Üniversitesi Uluslararası ılişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr Turgay Cin, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın temel sorunlarının çözümünde izlenmesi gereken yöntemler ile ilgili görüşlerini Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu’na açıkladı. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın hukuki statüsü ile ilgili tartışmalar ile ilgili olarak Turgay Cin, Yunan Yargıtayı’nın 1980 tarihli ve 1723 sayılı “Müftülerin Yargılama Yetkisi” ile ilgili kararında; 1881 ıstanbul, 1913 Atina, 1920 Sevr ve 1923 Lozan Barış Antlaşmalarını zikrederek karar oluşturmasını, 1923’ten önceki antlaşmaların feshedilmediğinin delili olduğunu ifade ediyor. “MÜFTÜLÜKLER, MÜFTÜLER HEM VAKIFLARI HEM DE OKULLARI DENETLEME GÖREV VE YETKıSıNE SAHıPTıR”. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın çözüm bekleyen önemli sorunları konusunda Turgay Cin, hukuki anlamda çözüm bekleyen en önemli sorunun Başmüftülük ve Müftülükler, ikinci sorunun ise vakıflar, üçüncü sorunun da eğitim olduğunu ifade etti. Eğitim sorununun öncelikli bir sorun olduğunu savunanların kesinlikle haklı olduğunu söyleyen Cin, uluslararası hukuk, antlaşmalar ve azınlığın öngörülen teşkilatlanması bakımından ise öncelik sırasının farklı bir görünüm kazandığını dile getirdi. Cin şöyle dedi: “Arzu edilen kalitede bir eğitim için ekonomi çok önemlidir. Dolayısıyla vakıfların gelirlerinden de yararlanılarak azınlık okullarının açılması, yeni açılacak okullar ile mevcut okulların giderlerinin karşılanması bakımından çok önemlidir. Öte yandan Başmüftülük/Başmüftü ve Müftülükler/Müftüler hem vakıfları hem de okulları denetleme görev ve yetkisine sahiptir”. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın hukuka uygun bir biçimde nasıl bir mücadele izlemesi gerektiği ile ilgili olarak ise Cin, Yunan Danıştayı’nın 1333 sayı ve 2001 (1333/2001) tarihli ve 466 sayı ve 2003 (466/2003) tarihli kararlarının gerekçelerinin dikkatli bir biçimde okunması gerektiğini ifade ediyor. Bu metinden yola çıkılarak Cin, Azınlık’ın öncelikle birlik ve beraberlik içerisinde hak arama mücadelesine girişmesi ve mevcut sorun ve hukuka aykırı uygulamalar hakkında itirazlarını yapması gerektiğini söylüyor. Cin, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın demokratik bir toplumda olması gerektiği gibi, kamu düzenine, kamu güvenliğine ve hukuka aykırı olmamak koşuluyla, barışçıl hak arama ve gerektiğinde barışçıl protesto, toplantı, yürüyüş, direnme ve sivil itaatsizlik hak ve yöntemlerinden de yararlanması önerisinde bulunuyor. Cin, Başmüftülük sorunu ile ilgili olarak ıskeçe ve Gümülcine Müftü seçimlerinde olduğu gibi Dedeağaç/Dimetoka, Rodos, ıstanköy, Selanik, Tiva, Ptolemayida, Atina gibi, Batı Trakya dışında yoğun bir biçimde Müslüman Türklerin yaşadığı illerde de Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu’nun başkanlığı ve denetiminde Müftü seçimlerini yapmasını tavsiye ediyor. Vakıflar sorunu konusunda ise Cin, ıskeçe, Gümülcine, Dedeağaç/Dimetoka, ıstanköy ve Rodos’ta Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanlığı’nın önderliği ve denetiminde Cemaat Reisi ile vakıf mütevelli heyetleri seçimlerinin yapılmasını öneriyor. Eğitim sorununda ise Cin, Selanik Özel Pedagoji Akademisi’nin (SÖPA) kapatılmasını tavsiye ediyor. Devamında Cin, Danışma Kurulu başkanlığı önderliğinde ve denetiminde Batı Trakya dışında da Türk azınlık okullarının açılmasının artık zorunluluk arz ettiğini belirtiyor. Cin, okul mütevelli heyetlerinin seçimi ve ihtiyaç duyulan yeni okulların açılmaları ile Türkiye üniversitelerinden mezun olmuş Yunanistan uyruklu öğretmenlerin azınlık okullarında istihdamı konularında, hak arama mücadelelerini gerektiğinde protestolarını hukuka uygun bir biçimde uygulamaya koymaları gerektiğini not ediyor.