Türkiye’den bir grup kadın heyet 9 Mayıs 2012 tarihinde Batı Trakya’yı ziyaret etti. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükran Şıpka, Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Gülin Güneri, öğretim görevlileri ve İstanbul Emniyet Genel Müdürü Hüseyin Çapkın’ın eşi Nurten Çapkın ve polis eşleri olmak üzere Gümülcine Türk Gençler Birliği’nde Türk soydaşlarla bir araya geldiler. Burada Prof. Dr. Şükran Şıpka “Medeni Kanunda Kadın Hakları” konulu ve Yrd. Doç. Dr. Gülin Güneri de “Şiddet Türleri ve Başetme Yolları” konulu bir konferans verdiler.
G.T.G.B. Başkanı Koray Hasan yaptığı açılış konuşmasında dinleyicilere, derneğin kuruluşu ve tarihçesi hakkında kısa bir bilgi verdi. Konuk heyetin konferans konuşmalarının ardından sayın Nurten Çapkın; başta T.C. Gümülcine Başkonsolosu sayın Mustafa Sarnıç beyefendiye olmak üzere, G.T.G.B. Başkanı Koray Hasan’a, Dostluk Eşitlik Barış Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş’a ve diğer kişilere hediyeler verdi. Aynı şekilde Başkonsolos sayın Mustafa Sarnıç da, eşi Esin Sarnıç hanımefendinin yayınlamış olduğu “Batı Trakya’da Ramazan” adlı kitabını; Nurten Çapkın hanımefendiye hediye etti. T.C. Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç burada yapmış olduğu konuşmada; “Bu ziyaret bizler için kıvanç vericidir, katılımcıları inşallah bundan sonra daha iyi bir şekilde organize edilmiş projlerle ağırlarız” diyerek sözlerini tamamladı.
G.T.G.B.’de düzenlenen konferansa T.C. Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, Muavin Konsoloslar Berin Okur ve İlkay Kocayiğit hanımefendiler olmak üzere, Dr. Sadık Ahmet’in eşi ve D.E.B. Partisi Onursal Başkanı Işık Sadık Ahmet, G.T.G.B. Başkanı Koray Hasan, B.T.T.Ö.B. Başkanı Sami Toraman, D.E.B. Partisi Bakanı Mustafa Ali Çavuş, Eşitliğe ilk Adım Listesi Başkanı Sibel Mustafaoğlu, BAKEŞ Genel Müdürü Pervin Hayrullah, Batı Trakya Kadın Platformu Sözcüsü Şükran Raif ve çok sayıda bayan dinleyici katıldılar.
GÜLİN GÜNERİ: “BURADAKİ TÜRK KARDEŞLERİMİZİ ÇOK SEVECEN İNSANLAR OLARAK GÖRDÜM”
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Gülin Güneri Birlik gazetesine, Batı Trakya’yı ziyaretlerine ilşkin kısa bir değerlenidrmede bulundu.
Gülin Güneri şunları söyledi:
“Benim baba tarafım Selanik’li, o yüzden uzun bir zamandır buraya gelmek istiyordum. Şu anda çok karışık duygular içindeyim, buraya geldiğim için şu anda çok sevinçliyim ve Gümülcine çok güzel bir yer. Buradaki Türk kardeşlerimizi çok sevecen insanlar olarak gördüm. İlk geldiğimizden beri herkes halimizi, hatırımızı soruyorlar, bu ziyaretten bizler de, onlar da çok mutlu oldular.
Türk Yunan dostluğu sorunuza gelince; politika araya girmese, insanların arasında bir husumet olduğunu düşünmüyorum. Az önce dışarıda bir dede vardı. Dedeye dedim ki “ne kadar güzel bir yerde yaşıyorsunuz.” O da buruk bir şekilde “İnşallah beğenirsiniz” dedi. Dedenin bu sözleri üzerine biraz benim içim de burulmuş oldu. Umarım buradaki Türklere iyi davranıyorlardır diye düşünüyorum, bizler de zaten bu desteğe ve morale geldik. Bu dostluk böyle bir şekilde perçinleşmiş olur.
ŞÜKRAN ŞIPKA: “TÜRK VE YUNAN HER İKİ TOPLUM İNSANI BİRBİRİNE ÇOK YAKIN”
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Şükran Şıpka, Batı Trakya ziyareti sırasında Birlik gazetesine önemli açıklamalarda bulundu. Burada azınlık olarak yaşamanın zorluğuna dikkat çeken Şükran Şıpka; “Sizleri görünce Türkiye’de ne kadar özgür bir ülkede yaşadıklarını” farkettiğini belirtti.
Şükran Şıpka sözlerine şöyle devam etti:
“Bizler olayları hep uzaktan izliyorduk, fakat buraya gelince gerçekten çok duygulandım ve onlarla bir arada olmak beni çok mutlu etti. Ben Medeni Hukuk hocası olarak buradaki kadınlara bir şeyler aktarmak istedim. Ama onların çok farklı sorunları var. Burada biz ne kadar özgür bir ülkede yaşıyoruz bunu farkettim. Azınlık olarak yaşamak kolay bir şey değil.
Türk ve Yunan her iki toplum insanı birbirine çok yakın, alt kültürleri birbirine çok yakın, insanları bir araya bırakırsanız çok güzel dostluklar olacak. Ama işin içine uluslararası siyaset girince maalesef bu böyle olmuyor. Vatandaşlarımız hırpalanıyor, bu bütün dünya tarihinde böyle olmuştur, azınlıklar hep hırpalanmaktadır. Ama insan hakları ve uluslararası haklar sürekli gelişiyor. Bu çerçevede bu hakların verileceğine inanıyorum. Hele bir Avrupa Birliği ülkesi olduktan sonra bunu yapmaları gerekir diye düşünüyorum.”
