Selanik’te yaşayan Müslümanlar bu hafta Cuma namazını yine parkta kıldılar.
Selanik’te yaşayan Müslümanlar Cuma namazını bu hafta da parkta kıldılar. Makedonya-Trakya Müslümanları Eğitim ve Kültür Derneği’nin çatısı altında bulunan bir bölümde ibadetlerini yerine getiren, Selanik’te yaşayan Müslümanlar geçtiğimiz hafta Cuma namazını derneğin yanında açık alanda bulunan Tirolois meydanında bulunan parkta kılmışlardı. Bu hafta yine aynı durum yaşandı. Öyle ki devlet yetkilileri ve belediye yönetimi Selanik’te yaşanan bu çağ dışı uygulamayı dikkate almıyor.
Bunun sebebi ise, dernek çatısı altında bir bölümde kendi imkanlarıyla oluşturdukları namazgahın Yunan devleti tarafından izinsiz ibadethane olduğu gerekçesiyle kapatılmış olmasıdır.
Gerçek anlamda şu an Selanik’te yaşayan yaklaşık 4.000 Müslümanın ibadetlerini yapacak bir caminin bulunmaması kabul edilir gibi değil. Bırakın camiyi bir namazgahın dahi olmaması var olanın da kapatılmış olması asla kabul edilecek bir durum değildir.
Bu konu ile ilgili BİRLİK Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İlhan Tahsin’e önemli açıklamalarda bulunan Başkanı Osman İsmailoğlu şunları söyledi.
“SORUN ÇÖZÜLÜNCEYE KADAR PARKLARDA NAMAZ KILMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
“Bizim inancımız gereği ALLAH’a karşı olan yükümlülüklerimizi her ne pahasına olursa olsun yerine getirmekle mükellefiz. Bunu ha camide, ha mescitte, ha dağ taşta yapmışık farketmez. Gönlünü her daim her yerde ALLAH’a veren Müslüman için engeller hiç sorun değil. Asıl sorun bu ülkeyi yönetenlerde. Eğer bir ülkenin içinde farklı dinlere mensup olan toplumlar yaşıyorsa, devlet bu toplumların inançlarına saygı duyarak ibadet etmelerine olanak sağlamak zorundadır. Ama bırakın saygı duymayı, Avrupa şehri olduğu söylenen şehrimiz Selanik’te namazlar parklarda kılınıyor. Bu durum böyle bir ülkeye hiç yakışmıyor. Bu durumun bir an önce hallolmasını bekliyoruz, halloluncaya kadar da ibadetlerimizi parklarda yerine getirmeye devam edeceğiz. İnanç özgürlüğümüzün siyasete alet edilmesi kabul edilecek bir durum değil. Siyaset ayrı şeydir, ibadet hakkı ayrı şeydir. Devletin bunu görmesi lazım.”
