Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği Gümülcine’de “Bölgesel ve Küresel Gelişmeler Işığında Türk-Yunan İlişkilerinin Seyri 1920-2023” konulu bir konferans düzenledi. BİHLİMDER Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansın konuşmacısı ODTÜ’den Prof. Dr. Hüseyin Bağcı.
4 Mayıs 2018 Cuma akşamı gerçekleştirilen konferansı izlemeye T.C. Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu’nun yanı sıra SİRİZA Partisi Milletvekili Mustafa Mustafa, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği Başkanı Ercan Ahmet, DEB Partisi genel Başkan Vekili Ahmet Kara, Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği Başkanı Aydın Ahmet, Gümülcine Belediyesi Başkan Yardımcısı Rıdvan Molla İsa, BAKEŞ Genel Müdürü Pervin Hayrullah, BİHLİMDER Başkanı Mehmet Emin Ahmet, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif katıldı.
Prof. Dr. Hüseyin Bağcı sunumuna başlamadan önce, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği Başkanı Ercan Ahmet ve T.C. Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, bu kadar önemli bir konu hakkında söz almak üzere Ankara’dan Gümülcine’ye gelerek katılımlarından dolayı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı’ya teşekkür ettiler.
Prof. Dr. Bağcı, Robert D. Kaplan’ın, Şükrü Gürel’in, Sabriye Cemboluk’un, Dido Sotiriu’nun ve Ahmet Altan’ın kitaplarından örnekler sundu. Ahmet Altan’ın “Kılıç Yarası” adlı kitabında Batı Trakya ve Selanik’in anlatıldığı, son çalışmalarla Batı Trakya konusunun Türk edebiyatında da ortaya çıktığını dile getirdi.
“Mustafa Kemal’i anlamadan Türkiye – Yunanistan tarihini anlamak mümkün değildir.”
Osmanlı yıkılırken küllerinden Türkiye Cumhuriyeti’nin doğduğunu dile getiren Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, “Mustafa Kemal’i anlamadan Türkiye – Yunanistan tarihini anlamak mümkün değildir. Nutuk’u mutlaka herkes okumalıdır. Bunu okumadan Türkiye Cumhuriyeti’ni anlayamazsınız” dedikten sonra, 1913-1923 yılları arasındaki gelişmeler, İkinci Dünya Savaşı, İsmet İnönü, Adnan Menderes, Kıbrıs olayları, Turgut Özal dönemi, Türkiye’nin AB üyeliği gibi yakın tarihten örnekler sunarak ilişkilere açıklık getirmeye çalıştı.
“Mübadillerden vatan haini çıkmaz”
Hüseyin Bağcı, Yılmaz Karakoyunlu’nun “Mor Kaftanlı Selanik” adlı kitabında mübadeleden bahsettiğini söyledi. Mübadele’nin her iki taraf için de bir felaket olduğunu, komşuların, dostların, mezarlıkların, mal mülkün geride bırakılıp terk edildiğini dile getiren Hüseyin Bağcı, göçmenlerin bu yüzden yeni bir vatan edinme çabası içinde olduklarından dolayı halk arasında uzun yıllardan bu yana “Mübadillerden vatan haini çıkmaz” sözünün geçerliliğini halen günümüzde koruduğunu dile getirdi.
“Papandreu-Cem döneminde 30 anlaşma imzalandı”
Prof. Dr. Bağcı, 1999 yılında meydana gelen depremin Türkiye ve Yunanistan’ı yakınlaştırdığını ve bunun neticesinde ilişkilerin düzelme sürecine girmesiyle de iki ülke arasında karşılıklı olarak 30 anlaşma imzalandığını hatırlattı. O dönemde Yunanistan Dışişleri Bakanı Papandreu ile Türkiye Dışişleri Bakanı İsmail Cem’in ilişkileri daha ileriye bir noktaya taşıdıklarını dile getiren Bağcı, “Türkiye–Yunanistan ilişkileri hakkında iyimserim.
“Türk-Yunan ilişkileri hızla iyimserliğe gidiyor”
AB, Balkanlar ve Dünya’da Türk–Yunan ilişkilerinin hızla iyimserliğe gittiğini düşünüyorum. İki askerin olayı yapaydır. Türkiye–Yunanistan ve Balkanlar arasındaki ilişkiler Ortadoğu’daki gibi değildir. Tarihsel deneyimin üzerine AB gibi kurumlar vardır. 2025 yılına kadar diğer Balkan ülkeleri de AB’ye alınabilir. Sorunların çözümü için yeni kurumlar ve diyaloglar gereklidir. Yeni neslin sorunları daha değişik şekillerde müzakere edeceğine inanıyorum. Küreselleşen olanakları kullanacaklardır.
“Siyasetçiler AB’de olduğu gibi barış projesi üzerinde çalışmalıdırlar.”
Yunanistan’ın ekonomik olarak kötü durumda olması Türkiye’nin hoşuna gitmemeli. Komşuluk, iyi geçinmek çok çok önemlidir. Yunanistan ve Türkiye’yi yönetenler siyasal ve sosyal olarak işbirliği yapmalıdırlar. Balkan, Akdeniz coğrafyasındaki komşular birlikte yaşamalıyız. Barış yapıcı sınıfındanım. Siyasetçiler AB’de olduğu gibi barış projesi üzerinde çalışmalıdırlar.”
