Ana Sayfa Batı Trakya Haberler SİZE TÜRKÇE-YUNANCA SESLENİYORUM, “UTANIN EY EFENDİLER, ΝΤΡΟΠΗ ΣΑΣ ΚΥΡΙΟΙ !!!”

SİZE TÜRKÇE-YUNANCA SESLENİYORUM, “UTANIN EY EFENDİLER, ΝΤΡΟΠΗ ΣΑΣ ΚΥΡΙΟΙ !!!”

12
0

Anaokulları sorunuyla ilgili yazımı yazmazdan önce Yunan devletinin Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Eğitim Bakanı ve tüm ilgili birimlerine soruyorum:

Fotografta gördüğünüz çocukların ve bu durumu yaşayan bütün Azınlık çocuklarının travmasını kim nasıl telafi edecek?

Okulun ilk günü sevincini bu çocuklara neden zehir ettiniz? Sizde hiç utanmak, sıkılmak yok mu?

Ey Yunan Devleti, Kosta’yı, Maria’yı ağlatmıyorsun da benim Memetimi, Ayşemi neden ağlatıyorsun?

Sen böyle mi Avrupalısın?

Senin insan hakları, demokrasi anlayışın böyle mi?

Yazıklar olsun milyarlarca defa yazıklar olsun. Vatandaşlarını ayırmayı ne zaman bırakacaksın Ey Yunan devleti?

 

MİNİK YAVRULARIMIZIN İLK OKUL GÜNÜNÜ ZEHİR ETTİNİZ

Sizler de okula gittiniz ve okula gitmezden önce yıllarca o mutlu ve heyecanlı günü beklediniz durdunuz. Gün geldi çattı ve günler önceden anne babanızla birlikte seçtiğiniz okul çantasını akşamdan hazırladınız. Sabaha kadar uyku uyumadınız çünkü sabahleyin okula gidecektiniz.

Uzun bir gecenin ardından zor zar sabahı yaptınız ve mahmurlu gözlerle annenizin ve babanızın elini turtarak okulun yolunu tuttunuz. Okula başlayacağınızdan o kadar emindiniz ki, hatta okul sırasında hangi arkadaşınızla oturacağınızı dahi planlamıştınız temiz, saf ve büyük beyninizde.

Ama gel gelelim küçük beyinliler sizinle aynı düşünmemiş.

Neden mi? çünkü sizin hayallerinizi bir anda yıktılar. Şaşkındınız, etrafınızda ne olup bittiğini anlayamadınız. Beyniniz okulun içine girip sıraya oturmaya hazırlamış kendini. Ama beyni olmayan bazı efendiler senin temiz, saf ve büyük beyninin içinde esen fırtınaları anlayamayacak kadar acizdirler.

Seni o büyük hayaller kurduğun okulunun kapısından geri çevirdiler. Küçük yavru, sen utanma, seni çıkardıkları yasalarla bu duruma sokanlar utansın “utanmazlar, haysiyetsizler, cahiller, terbiyesizler”. ALLAH onları dilediği yapsın ve merak etme ALLAH büyüktür, haklının hakkını yiyenin yanına asla bunu bırakmaz.

Ama biz ne yapıyoruz? İşte esas sorun da burada.

Herkesin ağzından yıllardan beri “en büyük sorunumuz eğitim” laflarını çok duyduk. Halen bugün de duymaya devam ediyoruz. Beyler, “takke düştü kel göründü” der bir atasözümüz. Yormayın kendinizi, hakkın yolu, adaletin yolu birdir. Batı trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın yanında olun artık.

Anaokul eğitiminin zorunlu hale gelmesiyle azınlığın anaokul sorununun ne olacağını kimse bilmiyor. Anaokullarında eğitim tek dilli Yunanca olarak mı yapılacak, anlaşmalara uygun olarak çift dilli Türkçe ve Yunanca olarak mı yapılacak? Bu konuda yetkililerden ne yazık ki şu ana kadar herhangi bir açıklama gelmiyor. Yunan devleti anaokullarının tek dilli sadece ve sadece Yunanca olacağının altını çizdi ve uygulamaya koydu. Beyler, efendiler, biz ne yapacağız?

 

Bilindiği gibi Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitimi Başta Lozan Antlaşması olmak üzere diğer ikili anlaşmalar gereği tamamen farklı özel ve özerk bir yapıya sahiptir. İlköğretim ve ortaöğretimde azınlık eğitimi Türkçe ve Yunanca olarak yapılmaktadır.

Ülkemiz Yunanistan’da naokullarına getirilen zorunluluğun ardından eğitimde büyük bir kargaşa yaşanmaya başlandı. Zorunlu eğitim 10 yıla çıkarılıp anaokulları zorunlu hale getirilirken, azınlığın özel ve özerk yapısı gözardı edilerek tek dilde yani Yunanca eğitim verilmesine karar verildi.

Azınlığın anlaşmalarla belirlenmiş statüsü değiştirilemez. Çift dilde yani Türkçe ve Yunanca eğitim yapacak anaokulları açılmazsa anlaşmalar ihlal edilmiş olacak. Sorunlar yumağı içinde bulunan azınlık eğitimi bir kez daha darbe alacak. Bu önemli husus dikkate alınmadan, bunun yanında azınlığın görüşü alınmadan getirilen böyle bir uygulama azınlığımız tarafından kabul görmeyecektir.

Ancak gelin bakalım geçmişte siyasilerimiz Azınlığın eğitimiyle ilgili ve özellikle Anaokullarıyla ilgili ne gibi tavırlar takınmış ve neler söylemişler.

 

RODOP MİLLETVEKİLİ AHMET HACIOSMAN:

“Anaokulları açılsın ancak buralarda eğitim çift dilli olsun.”

Bilindiği gibi zorunlu anaokulları yasası geçtiğimiz dönem çıkmıştır. Biz azınlık olarak anaokulları kurulmasına karşı değiliz. Ama bu anaokullarının tedrisatında çift dil yani anadilimiz Türkçe’nin de olması muhakkak önemlidir. Toplum olarak, bir ebeveyn olarak elbette ki bu toplumun seçilmiş temsilcileri olarak da bu ana okullarımızın çift dilli olması yönünde arzu ve istek içersindeyiz. Biz toplum olarak çocuklarımızın anaokulunda yetişip ilkokul daha sonrada üniversitelerde okuması arzusu içerisindeyiz. Dünya milletleri olarak da herkes çocuklarının yüksek öğrenim bitirmesini ister. Bir milletvekili olarak diyorum ki anaokulları açılsın ancak buralarda eğitim çift dilli olsun. Ülke dili Yunanca’nın yanında muhakkak anadil Türkçe’nin de olması şart. Ben de bu konuda 25 Ekim Perşembe günü Milli Eğitim Bakanlığımıza anadilinin Türkçe’nin olması yönünde bir soru önergesi yatırdım. Bu konudaki çalışmalarımız devam edecektir.

Şimdilik soru önergesinin cevaplanmasını bekliyoruz. Ama önümüzdeki günlerde bu konuyu bütün kurum ve kuruluşlarla tartışacağız, bu konuda çalışacağız.

Eğer 5 – 6 yaşında henüz kendi ana dilini tam öğrenememiş bir çocuğa siz tek dille, Yunanca dili ile anaokulu açarsanız kendi dilini bilmeyen çocuk bir başka dili öğrenemeyecek. Onun için biz bunun daha sağlam temellere oturtulması için hem anadilinin hem ülke dili Yunanca’nın öğretilmesi taraftarıyız.

Ben şahsen bu konuyu hassas gördüğüm için yarınlardaki çocuklarımızın ne Yunanca’dan ne Türkçe’den mahrum yetişmemeleri için günün veyahut çağın ortamına göre yetişmeleri için bu çok önemli gördüğüm konu üzerinde büyük bir çalışmam olacaktır. Bizlere bu toplum bu görevi vermiştir, bizler elimizden geldiği kadarıyla üzerimize düşen vazifeyi elbirliğiyle yapacağız. Burada bütün kurum kuruluş başkanları ile oturup büyük bir çalışma içerisinde olacağız önümüzdeki günlerde.

 

İSKEÇE MİLLETVEKİLİ ÇETİN MANDACI:


“Bu okulların Lozan Antlaşması’na göre çift dilli olması gerekiyor.”

 

Biliyorsunuz ülkemiz Yunanistan’da 9 yıllık zorunlu eğitim 10 yıla çıktı. Bu bir yıllık zorunlu eğitim anaokulları olarak eklendi. Bu kanun bu yıl ilk defa uygulanıyor. Aynı zamanda alt yapı eksiklikleri var. Bizim Batı Trakya Türk Azınlığı olarak yıllardan beri eğitim konusunda bir isteğimiz var. İlkokullardaki eğitimin korunması ve anadilimizin geliştirilmesi. Öğretmenlerimizin seviyesinin yükseltilmesi. Dolayısıyla bu anaokulları için yapılması gereken çift dilli eğitimdir. Ben İskeçe milletvekili olarak gerekse Gümülcine milletvekili ile ortaklaşa hatta olursa bu konuyla yakından ilgili arkadaşlarla birlikte bakana gerekli olan soruları sormak istiyoruz. Bu konuda gerekli olan girişimleri yapacağız.

İlkokul öncesi anaokullarında madem ki azınlık çocukları da eğitim görecek, bu okulların Lozan Antlaşması’na göre çift dilli olması gerekiyor. Hükümet yetkilileri daha önce anaokulları konusunda çift dilli eğitim yapılacağı yönünde açıklamalar yapmış, sözler vermişti. Şuanda bu verilen vaatlerin gerçekleşmesini bekliyoruz. Ayrıca bende İskeçe milletvekili olarak bu konuda meclise bir soru önergesi sunmaya hazırlanıyorum. Bu olayların yakın takipçisi olacağız.

 

BATI TRAKYA AZINLIĞI EĞİTİM VE KÜLTÜR ŞİRKETİ BAŞKANI – SABIK MİLLETVEKİLİ GALİP GALİP:

“Anaokulları tek dilde, ana dilde olmalı.”

Anaokulları meselesi uzun zamandır gündemimizdeki yerini koruyor. Bugüne kadar çift dilli anaokulları açılacak diye hep sözler verildi. Dora Bakoyani bölgemize geldiğinde 20 gün içerisinde bu işi halledeceklerini söyledi. Aradan altı ay geçti hala bir şey yok. Bu dönemde de kendisi aynı yerde ve konumda olmasına rağmen bu konuda hiç bir kıpırtı görmüyoruz. Gerçi bu onun elinde midir bilmiyorum ama o vermişti bu sözleri.

Diğer yandan Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği’nin açmış olduğu Çocuk Kulüpleri bu alanda önemli bir boşluğu doldurdular. Halk tarafından çok rağbet görüyorlar. Çoğunda eğitim yılı daha başlamadan yer kalmıyor. Buda gösteriyor ki okul öncesi eğitim son derece büyük bir ihtiyaç. Mecburi olmasa da.

Bütün Avrupa’da olduğu gibi ilköğretimi 10 yıl yapma söz konusu. Zaten 9 yıl olmuştu. Onuncu da anaokulu olacak şekilde düzenlendi. Eğitimde yenilikler bitmez. Dünyaya ayak uydurmak lazım. Çağın gereksinimlerine ayak uydurmak lazım. Eğitimimizi düzeltmek, rayına koymak yetmez. Onu sürekli geliştirmek gerekir.

Bu arada üzerinde durmak istediğim diğer bir konu da anaokullarında verilecek eğitim dili ile ilgili. Anaokulları tek dilde, ana dilde olmalı. Doğrusu budur ama biz çocuklarımızın Yunanca da öğrenmesini istediğimiz için çift dilliye de razıyız. Ama çocuklarımızı sadece Yunanca eğitim veren anaokullarına göndermek, onları sakatlamak demektir. Tabi bunları uzmanlar da sık sık dile getiriyorlar.

Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Batı Trakya Azınlığı Eğitim ve Kültür Şirketi resmen kuruldu. Ben de bu şirketin başkanlığını yürütüyorum. Şirketin; çocuk yuvaları, anaokulları, ilköğretim okulları, liseler ve üniversiteler kurabilme yetkisi de var. Biz bu konuda çalışmalarımızı yapacağız. Başarılı olmak için de elimizden geleni yapacağız. Bu projeleri gerçekleştirirken bizim en büyük eksiğimiz anaokulu öğretmeni olacak.

 

SABIK MİLLETVEKİLİ İLHAN AHMET:

 

“Bizim için önemli olan, bu şirketin kuracağı çocuk yuvalarının mecburi eğitim sistemine dahil edilmesidir.”

 

Yunanistan’da çıkmış olan bir kanuna göre bundan böyle anaokulları mecburi eğitim kapsamına alınıyor. Ancak bu kanunun uygulaması henüz yürürlüğe girmiş durumda değil.

Ben daha önceden parlamentoda azınlığın isteği doğrultusunda anaokullarının çift dilli olması, yani hem Yunanlı öğretmen, hem Türk öğretmenler tarafından çocuklarımıza eğitim verilmesi konusunda meclise soru önergesi verdim. O dönemde almış olduğum resmi cevaplara göre bu konunun bakanlık tarafından incelendiği, gerekli düzenlemelerin yapılacağı ifade edilmişti. Fakat şu anda Milli Eğitim Bakanı bölgemizden Evripidis Stilyanidis’dir. Yeni hükümet tarafından bu düzenlemenin verilmiş olan cevaplara göre yapılacağını bekliyor ve ümit ediyorum. Tabi bu konuyu azınlık milletvekilleri de takip edecektir. Bende şahsen dışarıdan sabık milletvekili olarak bu konuyu yakından takip ediyorum. Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu da bu konuyu inceliyor.

Azınlığımız anaokullarının çift dilli olmasını istiyor. Amacımız köylerde ve her yerde çift dilli anaokullarının kurulmasıdır.

Ayrıca biliyorsunuz kurulmuş olan Eğitim Şirketi’nin asbaşkanıyım ve kurucu üyesiyim. Aynı zamanda Azınlık Eğitim Şirketi’nin de bu konuda kendi imkanları dahilinde bazı yapılanmalara gitmesi yönünde bir fikir doğmuştur. Bizim için önemli olan, bu şirketin kuracağı çocuk yuvalarının mecburi eğitim sistemine dahil edilmesidir. Bunun için de hukuki bir araştırma yapılmaktadır. Bunun neticesine göre kararlar alınacaktır.

 

SABIK MİLLETVEKİLİ İSMAİL RODOPLU:

 

“Anaokullarında Türkçe ve Yunanca birlikte olsun, hem ana dilimizi hem de resmi dilimizi birlikte öğrenelim.” 

Anaokul eğitimi çok önemli ve gereklidir. Buna karşı çıkmak yanlıştır, hatadır, eğitime aykırıdır, demokrasiye aykırıdır. Gel gör ki bizde bir atasözü vardır “Peynir güzel ama domuz derisinde” derler. Bunlar bizim üzerimizde oynanan oyunlar. Şöyle anlatayım, 1986 yılında eğitim zorunlu olarak 9 yıla çıkarıldı. Şu anda 2007 yılındayız ve bu azınlık çocuklarına hala uygulanmadı. Bir Yunanlı çocuğunu ortaokula göndermese, polis soruşturma yapar. Ama bize bu sorulmuyor. Çocuklarımız bilhassa cahil bırakılıyor.

Şimdi birde anaokullarına zorunluluk çıktı. Çok güzel. Ama biz diyoruz ki anaokullarında Türkçe ve Yunanca birlikte olsun, hem ana dilimizi hem de resmi dilimizi birlikte öğrenelim. Biz Danışma Kurulu olarak da bu konuda bazı kararlar aldık, bu konuda inşallah hep birlikte başarılı olacağız.  

Öğretmenin Sesi 2007

 

İSKEÇE MİLLETVEKİLİ HÜSEYİN ZEYBEK

“BANA GÖRE EN ÖNEMLİ SORUN EĞİTİM”

GÜNDEM’in “Göreve başladıktan sonra önceliğiniz ne olacak?” sorusunu yanıtlayan Hüseyin Zeybek şöyle konuştu: “Ben şahsen her zaman en önemli sorunumuzun eğitim olduğuna inandım. Tabii son dönemde ekonomi ve işsizlik de çok öncelikli bir problem oldu. Eğitimde sorunlu bir yıl olacak. Bazı okulların kapatılması gündemde. Öte yandan Yunan anaokuluna gitmeyen öğrencileri okula kaydetmediler. Genel anlamda azınlık eğitimi sıkıntılı bir dönemde geçiyor. Ümit ediyorum ki eğitimde yaşanan sorunlara yenileri eklenmesin. Şu anda muhatabımız yok. Bir an önce hükümet kurulursa ve eğitim bakanı göreve başlarsa bir muhatabımız olacak. Bizler de bu konuda harekete geçerek çözüm aramaya başlayabileceğiz. Ekonomi ve işsizlik konusu da kesinlikle çok önemli. Bu konuda da çalışmalarda bulunmak istiyoruz. Hangi konuda öncülük almamız gerekiyorsa harekete geçeceğiz. 6 Mayıs’ta seçilen milletvekili arkadaşlarımız 17 Haziran’da da seçildi. Önümüzdeki dönemde azınlığımızı temsil edeceğiz. Bize destek veren herkese bir kez daha teşekkür ediyorum.”

Gündem Gazetesi 19-06-2012


MİLLETVEKİLİ KARAYUSUF: “MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖĞRENCİLERİMİZİN TEMEL EĞİTİM HAKKINI GASBETMEKTEDİR”

 

SYRIZA Rodop Milletvekili Ayhan Karayusuf 13.09.2012 Perşembe günü Azınlık Eğitimi Koordinatörü Nikos Papageorgiu’yu makamında ziyaret etti. Yaklaşık bir saat süren görüşme sonrası Ayhan Karayusuf şunları söyledi:

“Bugün Sn. Papageorgiu’yla bir görüşmem oldu. Ziyaretimin amacı sayın koordinatörle yakından tanışmak, Azınlık Eğitimi hakkında karşılıklı görüş alış verişinde bulunmak ve herşeyden önemlisi de yeni öğretim yılı öncesi bazı çocuklarımızın anaokula gitmedikleri gerekçesiyle ilkokula kayıtlarının yapılmamasıdır.”

Birlik Gazetesi 14-09-2012

Foto açık kaynak

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz