Gümülcine Belediyesi’nden “Eşitliğe İlk Adım” Listesi Başkanı Sibel Mustafaoğlu, Birlik gazetesine, belediyede yaşanan son gelişmeleri ve yeni yıla ilişkin duygu ve düşüncelerini değerlendirdi. Mustafaoğlu, “siyaset ve özellikle de yerel yönetimlerde siyaset, zor iştir. Bu seçimlere girip “Halk beni istiyor” diyerek bir güç gösterisi yapmak değildir. Asıl bu işe gönül vermek, sorunları yerinde görmek ve gündeme getirmek gerekir diye düşünüyorum. Çoğunluğun içinde “Bizim sayımız az” diyerek susmak çare değildir” ifadelerine yer verdi.
Birlik gazetesi olarak 4 Ocak 2013 tarihinde yapmış olduğumuz özel haberde Sibel Mustafaoğlu, “sorumluluklarımızın bilinciyle hareket etmeliyiz, her zaman bir öz eleştiri yapmamız gerekir” diyerek, Gümülcine Belediyesi’nde yaşanan sorunlara değindi ve konuyla ilgili Birlik gazetesinin sorularını cevaplandırdı.
Birlik Gazetesi:
2013 yılı içinde içinde beklentileriniz ve temennileriniz nelerdir?
Sibel Mustafaoğlu:
“2013 yılında ülkemizin kalkınma rotasına girmesini ve bir an önce bu sıkıntılı durumdan kurtulmasını temenni ediyorum”
“Öncelikle 2013 yılının tüm insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Ülkemiz Yunanistan’ın zor bir ekonomik krizden geçtiğini hepimiz biliyoruz. 2013 yılının herkes açısından daha rahat, huzur içinde ve refah bir yıl olmasını temenni ediyorum. Tabii ki Atina’daki gelişmelerden Batı Trakya’nın da etkilendiğini hepimiz biliyoruz. Buradaki insanlarımızın özellikle de çiftçi ve esnafın zor durumda olduklarını, hayat standartlarının düştüğünü görmekteyiz. Hepimiz bu zor durumun içindeyiz. Ben 2013 yılında ülkemizin kalkınma rotasına girmesini ve bir an önce bu sıkıntılı durumdan kurtulmasını temenni ediyorum. Batı Trakya, ülkenin en geri kalmış bir bölgesidir. Zaten bizler, fakir toplum olmaya alışkın bir toplumuz. Özellikle Batı Trakya Türkleri bu bölgede her zaman fakir olarak yaşadılar. Buna alışık olduğumuz için de bu durum bizleri çok fazla etkilemedi diyebilirim. Ancak ülkedeki şartlar, çekilmez bir duruma geldiği için artık Batı Trakya Türk toplumunun da olumsuz yönde etkilendiğini görüyorum.”
Birlik Gazetesi:
Sizler toplum tarafından seçilmiş kişiler olarak kendi adınıza ne gibi bir misyonunuz var?
Sibel Mustafaoğlu:
“Çaresiz insanlara ilgi göstermeli, onları kendi hallerine terk etmemeliyiz”
“Muhakkak ki tüm halk, seçilmiş kişilere binlerce oy verdi. Bizler başta ekonomik anlamda olmak üzere diğer konularda öncü olmalıyız. Ben her gün onlarca kişiyle karşılaşıyorum şöyle ki; işsiz kalmış, ailesine bakamayan, okuyup da çalışan öğrenciler görüyorum. Bütün bunlara çare bulmalıyız, en azından böyle insanlara ilgi göstermeliyiz diyorum.
Bizlere seçim dönemlerinde insanlar oy veriyorlar. Bizler de gidip onların oylarını istiyoruz. Onlara çeşitli vaadlerde bulunuyoruz. Fakat bu insanları sonunda kendi hallerine terk edip gidiyoruz.”
Birlik Gazetesi:
Gümülcine Belediyesi’nin bir meclis üyesi olarak bölgedeki sorunlara ilişkin neler söylemek istersiniz?
Sibel Mustafaoğlu:
“Batı Trakya Türkleri ve bölgedeki halkın yararına olan herşeye destek verdik. Bunun yanında yanlış yapılanların da karşısında olduk”
“Biz Gümülcine Belediyesi’nde bölge halkının ve Batı Trakya Türkleri’nin sorunlarını defalarca gündeme getirdik. Bu sorunları gerek yazılı, gerekse sözlü olarak defalarca aktardık. Çözümlendi mi? diye sorarsanız, ben bir çoğunun çözüme ulaşmadığını görüyorum. Bizim muhalefet olarak söylediğimiz; iktidardaki arkadaşlarla; işbirliği içinde olacağımıza ve halkımız yararına çalışmalar yapacağımızı belirtmiştik. Bugüne kadar da bu yönde hareket ettik. Ancak bu arkadaşları eleştirmek istemiyorum. Bu arkadaşların kendileri, kendilerini eleştirsinler ve bir öz eleştiri yapsınlar. Bu güne kadar seçim öncesi verdikleri vaadlerin hangisini uyguladılar. Ben kimseyi eleştirmiyor ve bu özeleştiriyi kendilerine bırakıyorum. Bizler her zaman belediye meclisinde onlarla iş birliği yapmak istediğimizi söyledik. Bunun yanında da bir çok konuda onları destekleyici kararlara oy verdik. Batı Trakya Türkleri’nin lehine olan kararlara her zaman olumlu baktık. Dolayısıyla bölgedeki halkın yararına olan herşeye destek verdik. Bunun yanında yanlış yapılanların da karşısında olduk. Bunu böyle yapmaya da devam edeceğiz.”
Birlik Gazetesi:
“Eşitliğe İlk Adım” Listesi olarak çalışmalarınızı nasıl buluyor ve bölgedeki sorunlara ilişkin neler söylemek istersiniz?
Sibel Mustafaoğlu:
“Bizler seçim öncesi de aynı şeyleri söylüyorduk, seçim sonrası da aynı şeyleri söylemeye devam ediyoruz”
“Gerçekten Gümülcine Belediyesi’nde geçen iki yıla baktığımızda bizlerin muhalefet listesi olarak “Eşitliğe İlk Adım” Listesi’nin daha başarılı olduğunu görüyoruz. Çünkü bizler liste olarak gerçekleri söylüyoruz. Dolayısıyla bizler seçim öncesi de aynı şeyleri söylüyorduk, seçim sonrası da aynı şeyleri söylemeye devam ediyoruz. Seçim öncesi “Para var, bu işleri yapacağız” diyen kişiler şu anda çeşitli yollar aramaktalar, fakat bir yol bulamıyorlar.”
“Harmanlık mahallesine gidip bakarsanız 10 yıl önce nasılsa şu anda yine aynı durumda”
“Gümülcine’deki Harmanlık mahallesi bunun en büyük örneğidir. Bizler Harmanlık mahallesine asfaltma ve alt yapı istiyorduk. Onlar da “Biz yapacağız” diyorlardı. Hatta o bölgelere gidip, “Bakın makinalar çalışıyor” diyorlardı. Şu anda Harmanlık mahallesine gidip bakarsanız 10 yıl önce nasılsa şu anda yine aynı durumda. Ben bunu meclis toplantısında bütçe görüşmelerde dile getirdiğimde bana verilen cevap; şu anda Avrupa’dan bir program aradıklarını belirttiler. Peki şehir planına girmemiş bir mahalle nasıl olur da Avrupa programından alınacak olan parayla asfaltma yapılabilir. Ben de inşallah bu olur diyorum.”
“Eski caminin etrafına bir bakarsanız her taraftan darbe yemiş bir durumda olduğunu görüyoruz”
“Mastanlı mahallesine okul dediler. Fakat biz okulla ilgili hiç bir gelişme göremedik. Öte yandan Eski Cami’nin önündeki büfenin kaldırılması bu kadar mı zor. Üstelik bununla ilgili yıllar önce alınmış olan bir meclis kararı bile var. Ben açıkçası bu sihirli büfede neler var, hala çözemedim. Buna benzer belediye meclisinde onlarca karar alındı ve uygulandı. Bence bu olaya turizm açısından bakıp, çok kültürlülük yada dini özelliklerini sergileyerek buradan bir gelir de elde edilebilir. Gelen yabancılara bizler bölgemizde bulunan tarihi güzellikleri sergilemez isek nasıl yabancıyı buraya çekeceğiz. Aynı şekilde Eski Cami’nin önündeki çeşme konusunu da biliyorsunuz. Yakın zamanda bu çeşmenin son kalıntıları da yıkıldı. Önünde yapılmış olan ucube çeşme ise hala orada. Dolayısıyla Eski Cami’nin etrafına bir bakarsanız her taraftan darbe yemiş bir durumda olduğunu görüyoruz. Biz bütün bunları yazılı ve sözlü defalarca gündeme getirdik. Çünkü iktidardaki arkadaşlar maalesef, bunları görmezden geliyorlar.”
“Çoğunluğun içinde “Bizim sayımız az” diyerek susmak çare değildir. Çünkü biz az olarak da Gümülcine Belediyesi’nde çok şeyi gündeme getirdik”
“Biraz daha da ileriye gidiyorum. Eyalet Meclisi’nde de seçilmiş arkadaşlarımız var. Bence onlar da başarılı mı, yoksa başarısız mı diye bir öz eleştiri yapsınlar. Çünkü onlara bu halk güvenerek on binlerce oy verdi. Bu oyların karşılığında bu insanlara ne verdiler. Yapmayacaklarsa bu işe seçimlere katılmasınlar. Bu işe, gönül veren insanlar girmelidir. Siyaset ve özellikle de yerel yönetimlerde siyaset, zor iştir. Bu seçimlere girip “Halk beni istiyor” diyerek bir güç gösterisi yapmak değildir. Asıl bu işe gönül vermek, sorunları yerinde görmek ve gündeme getirmek gerekir diye düşünüyorum. Çoğunluğun içinde “Bizim sayımız az” diyerek susmak çare değildir. Çünkü biz az olarak da Gümülcine Belediyesi’nde çok şeyi gündeme getirdik. Bizler ekonomik sıkıntıları da görüyoruz. Belediye başkanının da çok zorlandığını görüyorum. Fakat güncel yaşamı etkileyen sorunlardan kurtulmamız lazım. Şimdi küçük işler yapma zamanıdır. Bizim isteğimiz milyonlarca Evro’ya mal olacak işler değil. Örnek vermek gerekirse Kalfa köyündeki dere. Bunu Avrupa programına aldılar ve bir milyon 300 bin Evro’luk bir proje hazırladılar. Fakat bir ay önce yağan yağmurlarda dere yine taştı. Peki bizler bunu zamanında küçük işler olarak yapmış olsaydık, şu anda bu tehlikeler yaşanmayacaktı. Aynı şekilde Baraklı çöplüğünü defalarca söyledik. Yan taraftaki köyler yaz aylarında büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduklarını görüyoruz. Buradaki insanlar hava kirliliğinden, toprakların zehirlenmesinden ve diğer benzeri sebeplerden dolayı büyük bir tehlike altında oldukları apaçık ortadadır. Oysa diğer tarafın hala çöplüğü genişletmek peşinde olduğunu görüyoruz. Eğer bu çöpler, Dedeağaç’ta yapılacak olan modern tesislere taşınmış olsa, bu durumdan herkes kurtulmuş olacak.”
“Diğer daha önemli temel ihtiyaçlar varken, Gümülcine’ye bisiklet yolu yapılması gereksiz bir yatırımdır.”
“Bir diğer konu da Gümülcine’ye yapılmış olan bisiklet yolu. Bu konuda halk tepkisini ortaya koyarak, bu yola karşı olduklarını ifade ettiler. Buna benzer meclis kararları hiç kimseye faydalı değil. Biz yollara asfalt atamıyoruz, örneğin İdadiye sokağına giderseniz, burada arabaların büyük zarar gördüğünü görüyoruz. Dolayısıyla diğer temel ihtiyaçlar varken bir bisiklet yolunun yapılması çok gereksiz diye düşünüyorum.
Aynı şekilde bizler “Eşitliğe İlk Adım” Listesi olarak Trafik Düzenleme Komisyonu’na defalarca yazılı önerilerde bulunduk. Örneğin Yeni mahalle ile Yeni Yol’un çakıştığı yerde defalarca kazalar yaşandı. Bizler buraya bir önlem alınmasını istedik. Fakat bu olmadı. Aynı şekilde benzeri sorunların Gümülcine’nin bir çok yerinde yaşanmaya devam ettiğini görüyoruz.”
“Avrupa’dan 30 yıl boyunca bu ülkeye, çok büyük miktarda paralar geldi. Bu paraların bazılarıyla iş yapıldı, bazıları da çar çur edildi. O yüzden de bu duruma geldik”
“Geçen yıl Melikli köyünde bir sel taşkınlığı yaşandı. Bizler “Eşitliğe İlk Adım” Listesi Başkan Yardımcısı Koray Hasan ile oradaydık. Burada gelişen olayları takip ettik. Köyde bir çok hayvanın ölümle karşılaştığını gördük. Belediye Başkanı, Eyalet Başkanı gecikmeli de olsa geldiler. Daha sonra orada derede küçük de olsa bazı işler yapıldı. Bu yıl yağan yağmurlarda benzeri sorunlar yaşanmadı. Artık büyük işlerin zamanı geçti. Avrupa’dan 30 yıl boyunca bu ülkeye, çok büyük miktarda paralar geldi. Bu paraların bazılarıyla iş yapıldı, bazıları da çar çur edildi. O yüzden de bu duruma geldik. Benim az da olsa Rodop Valiliği’nden bir tecrübem var. Orada doğru işler mi yaptık? Hayır, orada da yanlış işler yapıldı. Orada da vaadler yerine getirilmedi. İşte Bağımsız Liste’nin önemi de budur. Biz bu hataları, yanlışları bilen insanlarız. Öz eleiştiri diyorum ya. İşte ben de bu konuda öz eleştirimi yapıyorum. Valilikte görev yaptığımız sürece, biz de gerekli şekilde hizmet etmedik. Biz de bazı konulara gereken önemi vermedik. Şu anda da küçük işlerle uğraşıyoruz. Bu belediyede bizlerin yaşadığı mahalleler ve köylerimiz var. Burada yaşanan sıkıntılar var. Bizlerin bunlara çözüm bulmamız gerekir.”
Birlik Gazetesi:
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Sibel Mustafaoğlu:
“Halk zor günler yaşıyor, bizler her konuda sorumluluklarımızı yerine getirmeye gayret göstermeliyiz”
“Son olarak 2013 yılının verimli, faydalı ve kalkınma yönünden başarılı bir yıl olmasını temenni ediyorum. Tabii yerel yönetimlere hizmet veren, belediye başkanlarımız var. Gerçekten çaba gösteren meclis üyelerimiz ve milletvekillerimiz var. Biz hep birlikte seçilmişler olarak halkımızın yanında olmalı ve onlara destek vermeliyiz. Çünkü gerçekten halk, zor günler yaşıyor. Biz hepimiz halkın bizlere gösterdiği güvenle ve bize verilen oylarla, üzerimize düşen sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz ki; bu insanlar ümitlerini yitirmemelidirler, geleceğe olumlu bakmaya devam etmelidirler. Özellikle de genç nesilin bölgede kalmasını temenni ediyorum. Rodop ilinde işsizlik oranı yüzde 50’nin üzerinde ve gençlerimizin bir çoğu işsiz yurt dışında ve uzaklarda iş arıyorlar. Bu gençleri burada tutabilmek için öncelikle biz siyasetçiler, onları ellerinden tutmalıyız. Elimizden gelen imkanlarla onlara iş sahaları bulmalı ve açmalıyız. Biz “Eşitliğe İlk Adım” Listesi olarak belediyeler arası ortak iş birlikleri yapmak için bu taleplerimizi yazılı olarak dile getirdik. Buradaki aktivitelerde de gençlerimize görev vermeliyiz. Böylece bizden sonraki nesiller de bizlerden olumlu örnek alarak bu işlere gönül versinler. Aksi halde bölgede siyasetin biteceğine inanıyorum.”