İskeçe/06.11.2012
Ülkemiz Yunanistan, son yıllarda tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden biriyle karşı karşıyadır.
Vatandaşların belini büken ve günlük yaşam koşullarıyla bile mücadele edemeyecek kadar aileleri ekonomik açıdan dar boğaza sokan iki memorandumdan sonra, şimdi yine üçüncü bir memorandumla daha karşı karşıyayız.
Vatandaşın nefes almasını zorlaştıracak ve belini tamamen bükeceği öngörülen son memoranduma büyük bir tepki söz konusudur. Ülke gerçekten çok kritik bir haftaya giriyor. 3. memorandumun önümüzdeki günlerde meclise gelerek onaylanması bekleniyor.
Memorandumun onaylanıp onaylanmayacağı hakkında tartışmalar ve tepkiler sürmektedir. Özellikle bu hafta çok sayıda yürüyüş ve genel grevlerle halkın tepkisi manşetlerin konusu oldu. Nereye gitsek, meclise onaylanmak üzere gelecek olan son memorandum ve artık vatandaşın belini tamamen bükecek olan yüzlerce ek önlemler; kesintiler ve ek vergiler konuşulmaktadır.
Hakikaten bu ek vergi ve kesintiler vatandaşların canını boğazına getirmiş bulunmaktadır. Bu kesintiler, vatandaşın kaldıramadığı ve istese de ödeyemeyeceği ek mali yüklerdir. Vergi ödeye ödeye vatandaş nereye kadar dayanabilir. Bu vergi yükleri, halkın dayanabileceği yükler değildir. Bu sebeple, sokaklar yine grevlerle ve protestocu kalabalıklarla dolup taşıyor her geçen gün. Bu hafta genel grevlerle ülkemiz neredeyse felç oldu. Bunlar da ülkeye mali açıdan çok büyük zararlar veren gelişmelerdir. Ülkemizin normal olmayan durumlara doğru sürüklendiği gerçeği, dünyanın önde gelen ekonomist ve sosyal bilimcilerin sözlü e yazılı yorumlarında yer almaktadır.
Öte yandan, Yunanistan İstatistik Kurumu ELSTAT’ın açıkladığı ekonomik veriler, halkın gidişattan umutsuz olduğunu açıkça gösteriyor. ELSTAT’a göre, 2011 yılındaki daralma yüzde 7,1 ve 2012 yılındaki daralma ise yüzde 6,6. 2012 yılında Yunanistan’ın borcunun 340,6 milyar Euro’yu, bütçe açığının ise 13,4 milyar Euro’yu bulacağı belirtiliyor. Geçen yıl Temmuz ayında yüzde 17,8 ve bu yıl Haziran ayında yüzde 24,8 olarak belirlenen işsizlik oranı, 2012 yılı Temmuz ayında yüzde 25,1’e tırmandı. İşsizlerin sayısı, geçen yıla kıyasla yüzde 43 artarak, 1 milyon 260 bini buldu.
Yunanistan Esnaf Sanatkar ve Tüccarlar Konfederasyonu’nun verilerine göre son üç yılda, kapanan işletmelerin sayısı 100 bini buldu. Avrupa İstatistik Kurumu Eurostat’a göre de, AB ülkeleri arasında son sırada yer alan Yunanistan’daki maaşlar, dört yıl öncesiyle aynı seviyededir.
Yunanistan İşçi Konfederasyonu GSEE Çalışma Enstitüsü Başkanı Savvas Rombolis’in 2013 yılına dair yüzde 29’luk işsizlik oranı beklentisi de halkı oldukça ürkütmüştür.
Kabul edilemez ağır ekonomik tedbirlere karşı halkın tepkisi çok büyük olduğundan, Özelleştirme oylamasında birçok önde gelen siyasetçi “hayır” dedi. Ardından iktidar ortaklarından üst üste istifa ve ihraç haberleri geldi. PASOK milletvekileri Mihalis Kassis ve Mariliza Ksenoyannakopoulou, partilerinden istifa ettiler. Yeni Demokrasi Partisi Fthiotida milletvekili Nikos Stavroyannis de, basına verdiği, “vicdanının zayıf durumda bulunan vatandaşları sefalete sürükleyecek önlemlere evet demeye izin vermiyor” demecinin ardından, Parlamento Grubu’ndan ihraç edildi. Ayrıca DİMAR, Troykanın çalışma ve işçi haklarıyla ilgili taleplerini kabul edilemez olarak ifade etti.
Yunanistan’a yönelik kredinin 31,5 milyar Euro’luk diliminin serbest bırakılması için troykanın talep ettiği 13,5 milyar Euro’luk yeni tasarruf paketinde bir çok kamu personelinin işten çıkartılması, dayanışma vergisinin 2018 yılına kadar alınması, vergi muafiyetlerinin kaldırılması, çiftçilere yönelik vergilerin arttırılması, emekli ve kamu çalışanlarına verilen ikramiyelerinin kesilmesi, özel maaş bordrolarında kesintilere gidilmesi, kamu İstifade Teşekkülleri çalışanlarının aylık maaşlarına tavan sınır getirilmesi, yedek öğretmen sayısın düşürülmesi ve emeklilik yaş sınırının iki yıl arttırılması gibi kararlar var.
Ülkenin içinde bulunduğu bu durum karşısında iktidar feleğini şaşmışken, ne yazık ki muhalefet de halk için bir umut vaad etmiyor. Özellikle anamuhalefet SYRIZA Partisi alternatif olmayı başaramıyor. SYRIZA Partisi Parlamento Grubu Sözcüsü ve Pire İkinci Bölgesi Milletvekili Panayotis Lafazanis’in, katıldığı televizyon programında “Halkı aldatamam, ülkeyi yönetecek durumda değiliz” açıklaması bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Bu durum da, ülkenin içinde bulunduğu çıkmazı açıkça göstermektedir.
Ben Yunanistan’ın bu çıkmazdan yakın gelecekte kurtulabileceğine inanmak istiyorum ancak mevcut gelişmeler benim umudumu kımaktadır. Ülke daha iyiye gideceğine aksi yönde bir gidişat içerisindedir.
Her şeye rağmen son memorandumun da meclisten geçeceğine inanıyorum. Avrupa Birliği’nin açıklamaları ve AB vizyonu, ülkemizin AB ekonomik kuşağı içinde kalmasını gerektiriyor. Bu yüzden AB , Yunanistan’ın ekonomik olarak AB’den kopmasına izin vermeyecektir diye düşünüyorum. Ne olursa olsun Yunanistan da bir yolunu bulup bu memorandumu meclisinden geçirecektir. Bir öncekileri geçirdiği gibi.
Son olarak şunu söyleyebilirim; eğer aksi gelişmeler olursa, o zaman çok farklı bir durumla kaşı karşıya kalınmış olunacaktır. Yunanistan kesin bir iflasa gidecek ve ardından AB ile küresel bir kriz sözkonusu olabilir. Her şey önümüzdeki günlerde belli olacaktır.
İrfan Hacıgene
İskeçe Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı