Batı Trakya’da İslam Hukuku’nun zorunlu olarak uygulanmasını yürürlükten kaldıran ve tarafların isteği doğrultusunda yargılanma şeklini tercihe bırakan yasa tasarısı Yunan Parlamentosu’nda yapılan oylamayla kabul edildi.
Yunan Parlamentosu’nun 9 Ocak 2018 Salı günü genel kurulda görüşülen Batı Trakya’da İslam Hukuku’nun zorunlu olarak uygulanmasını kaldıran yasa tasarısı oylamaya sunuldu ve oy çoğunluğu ile kabul edildi.
MUSTAFA, KARAYUSUF VE ZEYBEK Batı Trakya’da İslam Hukuku uygulamasının tamamen kaldırılmasını istediler.
Oylama öncesinde genel kurulda yapılan konuşmalarda azınlık milletvekilleri de söz alarak görüş belirttiler. Milletvekilleri Mustafa Mustafa, Ayhan Karayusuf ve Hüseyin Zeybek Batı Trakya’da İslam Hukuku uygulamasının tamamen kaldırılmasını istediler.
Milletvekili İlhan Ahmet ise yaptığı konuşmasında şunları dile getirdi.
“Azınlık Müftü seçimi ve İslam’a saygı bekliyor”
Lozan Anlaşması’nın 42. maddesi gereği tamamen kaldırmanın mümkün olmadığını, Arios Pagos Mahkemesi’nin vasiyetnameleri İslam’a aykırı bulup, yapılamaz fikrinin İslam Hukuku’na uygun olmadığını, zira İslam Hukuku’na göre, kişi sağlığında 1/3 malını vasiyet edebilir. Bu şekilde İslam’a haksızlık ediliyor. Ayrıca Müftü seçiminin de azınlık açısından önemli olduğunun bilinmesi gerekmektedir. Azınlık Müftü seçimi bekliyor. Müftü seçimi için Müftü’nün yargı yetkisi engel ise, ayrıca Kadı atanması yapılıp bunun önü açılabilir.” Görüşünü savundu.
Konuşmalar esnasında zaman zaman tartışmaların yaşandığı görüldü.
Parlamento tarafından kabul edilen yasa tasarısına göre, bundan böyle miras ve aile hukuku davalarında azınlık fertleri tercihe bağlı olarak Müftülüğe başvurarak İslam Hukuku uygulamasıyla yargılanmak talebinde bulunacaklar.
Bu uygulamanın başlatılması için tarafların yazılı olarak Müftü’ye başvurmaları yeterli olacak. Yunanistan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Müftülerin verdiği kararların dayanacağı usul kuralları belirlenecek.
Diğer taraftan PASOK Partisi milletvekili ve aynı zamanda hukukçu olan Evangelos Venizelos tarafından ek olarak sunulan yasa değişikliği teklifiyle, Müftünün yargı yetkisi sınırlarına uyup uymadığının ise Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından gözetilmesini önerdi. Venizelos bu uygulamayla Müftülerin yargı yetkilerinin kontrol altında tutulmasının amaçlandığı belirtiliyor. Venizelos, “Müftü ile birlikte Osmanlı’da olduğu gibi Kadı atanabileceğini, bu şekilde Kadı atanırsa o zaman dini lider olan Müftü seçimi rahat yapılabilir zira Hakim olma sıfatını kaybedecek” dedi.
Bunun üzerine Yunanistan Eğitim ve Dinişleri Bakanı Gavroglu, teklifin doğru yönde olduğunu dile getirdi ve yasayla ilgili gereken düzenlemenin yapılması için iki ay sonra yeniden Parlamentoya getirilmesini önerdi.
Öte yandan SİRİZA’nın iktidar ortağı olan Bağımsız Yunanlılar (ANEL) Partisi, Müftü seçimine karşı çıkarak, “Müftü’nün Müslümanlar tarafından seçilmesinin, Yunan vatandaşları tarafından seçilmeyen diğer devlet memurları ve hakimlerin belirlenme usulüne ters düşeceğini” savundu.
Neticede yasa tasarısı aşırı sağ Altın Şafak Partisi dışında tüm partiler tarafından Yunan Parlamentosu’nda kabul edildi.
