Rodop SİRİZA milletvekili Mustafa Mustafa, Yunan Parlamentosu’nda aşırı sağ Hrisi Avgi (Altın Şafak) partisi hariç tüm siyasi partilerin katılımı ve oy birliği ile oylanan İslam Hukuku yasa tasarısı ile ilgili yaptığı konuşmada dile getirdiği şaşırtıcı ifadelerle dikkatleri bir kez daha üzerine çekti. Milletvekili Mustafa Mustafa, “Sayın Bakan, Allah’ın sevdiği hayırlı bir işle başlıyoruz, ancak Şeriat’ı tamamen kaldırsaydık daha iyi bir amel yapmış olurduk, çünkü Allah Şeriat’ın içerdiği haksızlıklara tahammül edemiyor” dedi.
Mustafa Mustafa konuşmasının devamında şunları dile getirdi:
“Mücadelemize Şeriat tamamen kaldırılana kadar da devam edeceğiz.”
“Bu yasa tasarısına sevincim ve hüznüm karışık ve gönlüm tam razı olmasa da, “EVET”’ diyorum. Çünkü 40 yıldır Müftünün yetkilerinin kaldırılması için mücadele ettik. Bu mücadelemize Şeriat tamamen kaldırılana kadar da devam edeceğiz. Müftü sadece din işleriyle, dini önderliğe ilişkin yetkileriyle uğraşsın. Müftülerin seçim süreci de bütün inananlar tarafından kabul edilecek bir süreç olsun.
Devlet azınlığın dinselleştirme, Türksüzleştirme teorisi tuzağına düştü. Azınlık meselesini idare etmek için Şeriat’a, müftülere, 1920’li yıllarda Mustafa Kemal devrimlerinden kaçanlara yatırım yaptık. Azınlığın en gerici ve muhafazakar kesimini destekledik, onları “eski Müslümanlar” olarak tanımladık. Bu yanlış bir politikaydı. Eğri cetvel ile düz çizgi çizilmez. Bu çizgi de günümüze kadar devam etmekte.”
MUSTAFA’NIN KONUŞMASINDAN DOLAYI AZINLIKTA BÜYÜK HAYAL KIRIKLIĞI
Bu konuşmanın ardından, Mustafa Mustafa’yı rekor bir oyla Parlamento’ya temsil etmek üzere gönderen Azınlık insanının büyük çoğunluğu hayal kırıklığına uğramışa benziyor. Mustafa Mustafa’nın bu konuşmasında kullandığı sözler, adeta İslam ve Kur’an ayetleriyle alay edercesine Müslüman Türk Azınlığı temsil etmediği bir kez daha açıkça ortaya çıktı.
Mustafa Mustafa’nın Parlamento’da yapmış olduğu konuşmasına akıllarda kalan sorulardan biri de, “Allah Şeriat’ın içerdiği haksızlıklara tahammül edemiyor” sözünüz ardında İslam’a karşı bu saldırınızın sebebi nedir acaba?
Mustafa Mustafa’nın bir diğer davranışı da, uluslararası anlaşmalarla Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığa verilmiş dini hakların, Yunan devleti ve mensubu olduğu partinin hükümeti tarafından alınmasına seyirci kalması sorumsuzca göz yumması, hatta yapılanın az olduğunu, İslam Hukuku’nun tamamen kaldırılmasını açıkça beyan etmesi ayrıca düşündürücü. Sokaktaki sadece vatandaş, Batı Trakyalı Müslüman Türkler yıllarca verilen mücadelenin neye verildiğini, “Mustafa Mustafa’nın dedesi mi imzalamış bizim haklarımızı da torunu peşkeş çekiyor” diyerek tepkisini ve kızgınlığını açıkça ortaya koyuyor.
Neticede Milletvekili Mustafa Mustafa’nın meclis kürsüsünde kullandığı bu ifadeler ise akla bu soruları ve elbette sorgulamayı getirmektedir.
Sayın milletvekili Mustafa Mustafa, halkımız şunu merak etmiyor da değil; siz acaba bu beyanınız ile ve İslam’a karşı tavrınız ile Azınlığı temsil etmekten vaz mı geçtiniz?
AYHAN KARAYUSUF: “AZINLIĞI MANDRA’DA TUTMAK İSTİYORLAR”
Rodop SİRİZA milletvekili Ayhan Karayusuf da yaptığı konuşmasında Azınlığın Lozan Anlaşması’ndaki statüsü hakkında kullandığı tanımlamayla dikkatleri üzerine çekti. Milletvekili Karayusuf, Azınlığın Lozan Anlaşması ile medeni kanun dışında bırakılarak mandra içinde tutulması ve getolaşmasını sağlamak için bazı güçlerin bunu inşa ettiğini dile getirdi. Karayusuf, “Azınlığın 1980’lerden sonra Medeni Kanun’a getirildiğini kabul etti ve “mevcut tasarının devletin yasasını yaptığı gibi Azınlığın 1980’lerden sonra Medeni Kanun’a getirildiğini kabul etti ve “mevcut tasarının devletin yasasını yaptığı gibi gereksiz konuşmalar bu küçük toplumu Yunan halkının tamamına entegre etmeye yardımcı olmuyor. Hepimizin arzuladığı da bu değil mi?”. Dedi.
Sokaktaki vatandaş Karayusuf’a şunu soruyor; “Azınlığı mandra altında tutmak isteyen ve geto etmek isteyen, zira Lozan’da Şeri Hukuk kabul edildiğine göre bu devletler mi?
Yunan Parlamentosu’nda kolayca hiç düşünmeden, Azınlığın tamamının ne istediğini sorup bilmeden konuşan Karayusuf, Yani Lozan Anlaşması’nı imzalayan ve bu anlaşmayla Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın birçok hakkının olduğu gibi dini haklarının da garanti altına alındığını unutarak anlaşmayı imzalayan devletleri mi eleştiriyor? Milletvekili Karayusuf’un bunu açıklığa kavuşturması gerekir.