Rodop ili PASOK milletvekili Ahmet Hacıosman Parlamento’da yaptığı konuşmada, son dönemde tartışmalara neden olan, SÖPA konusu ve müftü seçimiyle ilgili görüşlerini açıkladı. PASOK Partisi Rodop milletvekili Ahmet Hacıosman, 20 Aralık Pazartesi günü, Parlamento’da yaptığı konuşmada, SÖPA’nın kapatılmasını ve 2011 yılında müftülük seçiminin yapılmasını istedi. Hacıosman konuşmasında, SÖPA’nın kapatılmasının ardından nasıl bir fakülte kurulması gerektiğiyle ilgili herhangi bir görüş belirtmezken, yine 2011 yılında gerçekleşmesini istediği müftülük seçimi ile ilgili de herhangi bir detay belirtmedi. Hatırlanacağı üzere ıskeçe PASOK mileltvekili Çetin Mandacı da, SÖPA’nın yerine kurulacak olan fakültenin karma olacağını ve bu görüşü desteklediğini belirtmişti. Daha önce basına yansıyan haberlerde ise Mandacı ve Hacıosman’ın 2011 yılında müftü seçimi yapılması için ıslam Aile Hukuku yargı yetkisinin kaldırılmasını istedikleri iddiasıyla birlikte ve yine mevcut müftülerin dışında başka isimlerin müftü olmasını arzuladıkları iddia edilmişti. Ahmet Hacıosman’ın Parlamento’daki konuşmasından ilgili bölüm şu şekildedir: Parlamento’da temsil etme şerefini taşıdığım Trakya azınlığı ile ilgili birkaç söz söylememe izin verin. Selanik Özel Pedagoji Akademisi’nin (SÖPA) kapatılması 2010 yılına damgasını vurdu. Bu kurumun kapatılması azınlığın uzun yıllardır istediği haklı bir talebiydi ve hiçbir hükümet buna dokunmaya yanaşmıyordu. PASOK hükümeti Başbakan Papandreou ile birlikte azınlık eğitimi açısından önemli bir adım olan bu girişimi üstlendi. Ve bu azınlık eğitimi sürecine yönelik önemli bir adım oluşturdu. Benzer olumlu girişimleri en son Yorgo Papandreou’nun Eğitim Bakanlığı döneminde görmüştük. Elbette bu hareket bir dizi girişimlerle politikalar üretilerek devam ettirilmeli ve azınlık eğitimi içerisinde bulunduğu bataklıktan çıkarılmalıdır. Azınlığın eğitim seviyesinin olumlu sonuçları kayda geçirmesi ve gençlere başarılı bir gelecek ve meslekî gelişme sağlayacak bir eğitim yapısının oluşturulmasının zamanı gelmiştir. şahsî fikrim, SÖPA’nın kapatılmasının azınlık eğitimin kalitesini arttıracak bir dizi reformların başlangıcı olacağı yönündedir. Azınlık bireyleri için vakıf idarelerinde seçimlerin gerçekleştirilmesi ve azınlığın dinî lideri olan müftüsünü seçmesi son derece önem arz eden bir konudur. 2011 yılında azınlık bireylerinin kendi dinî liderini seçmesi ve kendisine ait olan mallarını yani vakıflarını belirlemesi en doğal ve anlaşılır hakkıdır. Bu konular temel özgürlük haklarıdır ve bunlar bahane ve gerekçeler ileri sürülmeksizin geçmişin dar anlayışından muaf tutulmalıdırlar. Daha başka konular da var, fakat hiyerarşik sıralamada, azınlık eğitimi, müftü seçimi ve vakıf idare heyeti seçimleri kadar önem arz etmemektedirler. Bütün bu konulara değindim çünkü eğer bunları çözersek o zaman azınlığın görüntüsü daha iyiye doğru değişecektir ve uzun yıllardır söylenen azınlığın talepleri yerine getirilecek ve azınlıkta ve bölgede sükûnet güçlendirilecektir. Azınlık üyeleri ve bu ülkenin vatandaşları olarak yasalara tamamen saygı duymaktayız ve vatanımızı seviyoruz. Sorumluluk bilinci taşıyan vatandaşlarız ve yükümlülüklerimizi ülkenin diğer vatandaşları gibi yerine getiriyoruz. Sorumluluklarımızı yerine getirdiğimiz halde niçin haklarımızdan yararlanmayalım? şartlar olgunlaştı. şahsî kanaatim bütün bu konular bir an önce çözüme kavuşturulabilir ve yapılmalıdır da. Çünkü geçmiş hükümetlerin hatalarını tekrarlamamalıyız ki, onlar bir problemi çözmek isterken, on ayrı problem doğurmuşlardır.” Hacıosman’a sorulur? Mevcut seçilmiş müftülerin tayini konusunda neden hükümetten bir talepte bulunmuyor? Yoksa bu müftüleri Yunan devletinin tanımadığı gibi Hacıosman’da tanımıyor mu? Azınlık seçimini yaptı ve Müftülerini seçti, Hacıosman bu seçimleri tanımıyor mu? Neden seçim istiyor? SÖPA’nın kapatılmasıyla Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitiminde hangi reformlar olacak? Hacıosman’ın önerileri neler? Mandacı, SÖPA’ya Yunanlı öğrencilerin alınmasını sonuna kadar desteklediğini söyledi, Hacıosman’ın bu konuda fikri nedir? PASOK Milletvekili Hacıosman bu sorulara yönelik basına bir sözlü veya yazılı açıklama yaparsa iyi olur çünkü Azınlık insanı son günlerde durup dururken konuşulan Müftülük seçimi ve SÖPA konusunda bilgi sahibi olmak istiyor.