Gümülcine (Komotini) Belediyesi’nde Azınlık insanı artık değişiklik istiyor.
Uzun yıllardan bu yana sürekli aynı kişilerin göreve gelmesiyle ortaya çıkan metal yorgunluğu ve seçilmenin alışkanlık haline gelmesi, vatandaşa hizmet anlamında eksikleri vurdumduymazlığı yaşatıyor.
Bunca yıllar azınlık insanı verilen vaatlere inandı, kapısını çalanlara oylarını verdi ancak karşılığında gerektiği kadar hizmet alamamanın hayal kırıklığını yaşadı ve son döneme bunu daha da derinden yaşıyor.
Nereden başlasak, nerede bitirsek; Gümülcine’de Türklerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerin durumunu biz öylesine birilerine karşı olduğumuz veya olmadığımız anlayışıyla yazmıyoruz, görünenler kendiliğinden ortada. Bir yağmur yağdığında sadece gidip görmeniz, oradan geçmeniz yeterli olacak. Ama maalesef birileri halen oy için kapı çalarken altyapıdan bahsediyor olması anlaşılır gibi değil.
Petridis yönetimine geldiğimizde ise hizmet anlayışı yerini tamamen terk edilmişliğe bıraktı. Yunan okullarına Belediye bütçesinden maddi yardımlar onaylanırken, Türk okulları yine dışlanmışlığı yaşadı. Neymiş efendim; okul encümen heyetleri yardım talebinde bulunmamışlar algısı yaratarak ardına saklanmak. Peki Belediye yönetimi olarak siz encümenlerini Belediye’ye davet ederek ihtiyaçlarını sorma nezaketinde bulundunuz mu? tabii ki bunu yapma ihtiyacı hissetmediniz. Amaç zaten belli.
Gelelim şehrin sokaklarında başı boş dolaşan saldırgan köpeklere. Bu köpekler için ne yaptınız? Eğer doğru ve sorun çözücü birşeyler yapmış olsaydınız bugün bu köpekler sokaklarda dolaşmaz, insanlara küçük çocuklara saldırmazdı. Burada da sınıfta kaldınız.
Gümülcine Belediyesi’ne bağlı köylerimize geçersek durum içler acısı. Hem de tamıyla terk edilmişliğin görüntüsü var. İlk önce birçok köyde içme suyu sıkıntısı yaşanıyor. Var olan köylerin de içme suyu şebekesinde halen insan sağlığına zararlı kanserojen borular kullanılıyor. Çıkınız bunu da inkar ediniz. Etmeye ne gücünüz ne de yüzünüz var, durum zaten ortada ve kendini gösteriyor.
Gelelim çocuklarla ilgilenmenize. Azınlık insanının yoğun olarak yaşadığı hangi mahallede yasal kriterleri olan çocuk parkları var? Köylerdeki çocuklar nerelerde oynuyor? Düşündünüz mü hiç bu çocukları? Düşünseniz zaten bugün manzara bu olmazdı, biz de buradan bu soruları sıralama cesaretini bulamazdık.
Gümülcine Belediyesi olarak, iktidar kanadında olan meclis üyelerine bir sorum olacak; bu ve bundan önceki mübarek Ramazan ayında kaç yoksul, yetim, yaşlı, özürlü, yardıma muhtaç kardeşlerimizin kapısını çaldınız ve yardım ettiniz? Belgelerle gösterebilir misiniz? Belediye meclisine konunun getirildiğini ve eğer var ise alınan kararı basında paylaşabilir misiniz? Size ve Başkan Yorgos Petridis’e şu an sadece bu soruları yöneltiyorum. Devamı çok daha vahim..
Son sorum; seçimler yaklaşıyor, 26 Mayıs 2019 tarihinde halk sandığa gidecek. Yıllarca siyaseti bir geçim kazanç kapısı, kolaydan para kazanma mesleği olarak görenler acaba bu halktan ne yüzle oy istiyorsunuz merak ediyorum, bir de bu halk size neden oy versin?
İyi seçimler……