Yanıkköy’de vakıf arazisi üzerine yapılan kilise adeta bir “gece kondu”ya döndü. Başladığı günden ve daha sonrası basına yansıyan azınlık malı üzerine kilise inşaatı tüm hızıyla devam ediyor. Devam ediyor ancak her nedense bu çalışmalar sadece gece ve projektürler vasıtasıyla yapılıyor. Araçların nereden geçtiğini sormayın çünkü onu ben de bilemiyorum. Tek bildiğim bir şey var, o da kilise inşaatı devam ediyor, hem de gece gece devam ediyor. Gece neden yapılıyor derseniz, onu ise Rodop ilindeki devlet mekanizmasına yetkili birimlere soracaksınız. Sayın Satamatis arazinin tartışmalı bir arazi olduğunu söylemişti. Durumun Selanik’te özel bir kurul tarafından incelendiğini söylemişti. Bu kurulu ne duyduk, ne de biliyoruz. Tek bildiğimiz bir şey var, o da kilise bitecek ve hiç bir zaman yıkılmayacak çünkü Yunanistan ayağa kalkacak. Böylece bir azınlık malı üzerine bir kez daha bir kilise inşa edilmiş olarak tarihin sayfalarına geçecek. Elde ettiğimiz bir belgeye göre, 11 Aralık 2000 yılında Rodop Valisi Stavropulos’un Valiliği döneminde Rodop ıl Meclisi bir toplantı yapmış. Karar numarası, 89/2000 ve 792/ 5-12-2000 tarihli davet belgesinde de belirtiği üzere Yanıkköy bölgesindeki arazilerin kimlere ait oldukları tespit edilmiş. Yanıkköy bölgesinde de arazileri olan isimlerin arasında 19 soydaşımız bulunuyor. 2000 Yılında o bölgede arazilerin kimlere ait olduğu bilinirken ve belgelerle Rodop Valiliği tarafından tespit edilmişken, bugün kilisenin yapıldığı bölgedeki arazinin nereye kime ait olduğu halen neden ortaya çıkarılmıyor? Nedir bu geciktirme? Bu gecikmenin altında yatan neden nedir? Kilise arazisi için çalışan anayasa maddeleri azınlığa ait vakıf arazisi için geçerli değil mi? Bilemniyoruz ki, birileri çıkıp bunu bize izah etmelidir. Bu arazi bir azınlık malıdır veya değildir, bu azınlık artık bunu öğrenmek istiyor. Yetkili birimler Rodop Valiliği aracılığıyla harekete geçirilmelidir. Sayın azınlık milletvekilleri, sayın Vali Yardımcıları neden susmaya devam ediyorlar? Derhal konu ile alakalı bir basın toplantısı düzenlemelidirler, aksi takdirde bu azınlığa zor cevap vereceklerdir.