DRUÇAS BATI TRAKYA TÜRK AZINLIğINI YOK SAYIYOR

Yunanistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Druças, “Müslüman azınlık meselelerini, yani Yunan vatandaşlar konularını bu hükümet görüşmeyecek. Türkiye istediğini ve kendisini ilgilendirdiğini zannettiği konuları söyleyebilir. Biz bunun karşısındayız. Bir kez daha vurguluyorum biz bu konuları konuşmuyoruz.” Dedi. Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları toplantısında kabul edilen taslak metni sertleştirmenin dışında herhangi bir müeyyide koyduramayan Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, sonuçtan memnun olduğunu açıkladı. Kıbrıs paragrafından memnun kalan Yunanistan, taslak metinde Türkiye’yle ilişkilerde de Atina’nın çıkarları doğrultusunda önemli ilaveler yapılmasını başarı olarak değerlendirdi. AB Konseyi’ne sunulacak taslak metinle Atina, Türk-Yunan sorunlarının çözümünde Rum azınlık konusunda olduğu gibi AB’yi arkasına alma yolunda bir adım daha atmış oldu. Ege’de sadece kıta sahanlığı sorunu olduğu tezini güçlendirmeyi hedefleyen Atina, taslakta açıkça iki ülke arasında uluslararası Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin uygulanmasına değinilmesini sağladı. Dışişleri Bakan Vekili Dimitris Druças, ilk defa AB dışişleri bakanları toplantısında kabul edilen karara göre, AB üyesi bütün ülkelerin “egemenlik haklarına” vurgu yapıldığını söyledi. Atina, ikili anlaşmalara uluslararası hukuk ve AB müktesebatı temelinde değinilmesiyle buna Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin de dahil edildiğini savundu. Bunun çok önemli bir kazanım olduğunu Diğer yandan taslak metinde Türkiye’den Yunanistan’la iyi komşuluk ilişkilerine BM çerçevesinde uyması isteniyor. Bu bağlamda sorunların barışçıl yollardan çözümü için tehditten kaçınılması, iyi komşuluk ilişkilerini bozabilecek gerginlik ve eylemden uzak durulması talep ediliyor. Lahey Adalet Divanı’na başvurma dahil anlaşmazlıkların çözümü için önkoşulsuz yükümlülüklerini yerine getirmesi isteniyor. Atina bu konuların da kendi ihtiyaç ve çıkarlarını karşıladığını belirtiyor. Druças, ısveç tarafından önerilmeyen bu konunun Atina’nın baskıları ve girişimleri sonucu metne dahil edildiğini açıkladı. Patrikhanenin ve gayrimüslimlerin hakları konusunun da yer aldığı raporda, Türkiye’nin Kopenhag kriterlerini uygulamasının zorunlu olduğuna işaret ediliyor. Bu bağlamda dini özgürlükler, azınlık ve mülkiyet hakları dile getiriliyor. Türkiye ve Yunanistan arasında 2001 yılında imzalanan göçmenlerin iadesi anlaşmasının tam olarak uygulanmasını isteyen Atina’yı memnun eden bir diğer konu ise taslakta kaçak göçmenler meselesine yer verilmesi. Türkiye’nin AB üyesi (Yunanistan) ülkelerle imzaladığı göçmenlerin iadesi anlaşmasını uygulaması gerektiği notu düşülüyor. ERDOğAN’A GECıKEN CEVABIN NEDENı Yunan siyasi analistler, Erdoğan’ın Papandreu’ya gönderdiği mektubunda dile getirdiği Ege’de kapsamlı çözüm teklifine sıcak bakmayan Atina’nın meseleyi sadece “kıta sahanlığı” konusuna indirgemeye çalıştığını kaydediyor. AB’yi arkasına almaya çalışan Atina, Ege’de “karasuları, hava sahası, gri bölgeler, güvenlik, ulaşım ve adaların silahsızlandırılması” gibi anlaşmazlık konularından kaçmak için kıta sahanlığı meselesini gündeme getiriyor. Yorumculara göre, Papandreu’nun Erdoğan’a cevabının gecikmesinde AB Zirvesi’nde alınacak Ege sorununa ilişkin kararı beklemek istemesi etkili olmuş olabilir. TASLAK METıN ZıRVEDE DEğışMEYECEK Türkiye’nin Kıbrıs’ı tanımadığı bir dönemde AB ile müzakereleri dondurmanın erkene alınmasına ilişkin bir soruya Druças, “Bu tip öngörülerde bulunmanın doğru zaman olduğunu sanmıyorum. Bunun doğru bir zeminde yürütülmesi gerekir. Türkiye’nin AB üyeliği faydamıza.” şeklinde cevapladı. Druças, AB dışişleri bakanları toplantısında kabul edilen taslak metnin yeniden AB Zirvesi’nde gündeme gelmesi ya da değiştirilmesinin söz konusu olmadığını da söyledi. ATıNA’DAN AZINLIK CEVABI Bu arada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunlarını gündeme getirerek Yunan Başbakan Yorgo Papandreu’dan bu konuda talepleri olduğuna ilişkin açıklamaların sorulması üzerine ise Druças şunları söyledi: “Daha önce tekrarladığımız gibi bir kez daha söylemek istiyorum ki, bu Türkiye veya Türk yetkililer tarafından söyleniyor olabilir. Müslüman azınlık meselelerini, yani Yunan vatandaşlar konularını bu hükümet görüşmeyecek. Türkiye istediğini ve kendisini ilgilendirdiğini zannettiği konuları söyleyebilir. Biz bunun karşısındayız. Bir kez daha vurguluyorum biz bu konuları konuşmuyoruz.” YUNAN MEDYASI: BAşARILI OLDUK Türkiye’nin AB sürecinin değerlendirildiği AB dışişleri bakanları toplantısından Atina ve Lefkoşa’nın kazançlı çıktığını kaydeden Yunan basın-yayın organları, AB zirvesine sunulacak genişleme kararlarında önemli iyileştirmeler yapıldığını yazdı. Sadece Türkiye-Kıbrıs ilişkilerinde iyileştirmeler olmadığını belirten gazeteler, Atina tarafından Ege sorununun çözümünde temel alınması istenen uluslararası Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin uygulanmasına atıf yapılmasının çok önemli bir kazanım olduğuna dikkat çekti.