Uluslararası Hukuk Profesörü-Öğretim görevlisi Angelos Sirigos’un “Yunan-Türk İlişkileri” başlıklı kitabının tanıtımına katılan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias, “Türkiye ile diyalog devam etmeli” dedi.
Kocias konuşmasının devamında özetle şunları dile getirdi.
“Yunanistan ile Türkiye arasındaki güç oranının ekonomik boyutlar nedeniyle değiştiğini biliyoruz, bu da bizi Türkiye’yi ona karşı olan bütün bölgesel ve uluslararası güç oranlarını baz alarak incelemek zorunda bırakıyor.
En önemlisi ise Türkiye ile rekabetçi çıkarlar alanındaki sorunları nasıl çözebileceğimize bakmaktır. Ancak ortak çıkarlarımızı, bazı sorunların çözülmesini ve bu ilişkiyi uluslararası hukuk ve kurallarıyla nasıl aşabileceğimizi de unutmamamız gerekir. Bunun için ülkedeki bütün siyasi güçlerin ve bilimsel camianın katkısı, uluslararası yasanın egemenliğine ve topraksal bütünlüğe saygı, çok yönlü ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve çevre hukuku gibi yeni unsurların değerlendirilmesi gerekmektedir. Bir taraftan sorunlar birikirken, Türkiye ülkemiz Yunanistan’ın bariz haklarını sorgularken, diğer taraftan ise Türkiye sorguladıktan sonra tüm bunları gri bölgeye veya kendi hakları bölgesine indirgeyemez.
İki ülke arasında diyalogtan ya olumlu sonuçlar çıkacaktır, ya da diyalogdan olumlu sonuçlar olmaması sana mal olmayacaktır. Türkiye ile diyalog devam etmeli. Mevcut ilişkilerimizi en iyi şekilde sağlamlaştırabilelim, dış politikayla ilgili anlayışımızı gösterelim ve 12 Mayıs’ta Ankara’ya yapacağım ziyarette, Nisan ayında başlattığımız güven arttırıcı önlemleri sürdürelim.
Kıbrıs’ta en çok baskı görenler Kıbrıslı Türklerdir
Kıbrıs soruna çözüm bugünkü krize yol açan bütün patojenleri koruyan bir çözüm olamaz. Geçmişteki rollerinin güvence sağlamak olduğunu iddia eden güçler gelecekte de bu role sahip olmaları gerektiklerini savunamaz. Garantör güçler olarak haklarını ihlal edenler de yine garantör güç olmayı isteyemez. Eğer uluslararası camia ve AB’nin güvenceleriyle bugünkü Kıbrıs Cumhuriyeti’nin şartlarına uygun egemenlik, toprak bütünlüğü ve bağımsızlık sağlanamazsa Kıbrıs sorununa da çözüm bulunamaz.
Çünkü bu tür bir çözüm ne Kıbrıslı Türkler ne de Kıbrıslı Rumlar tarafından kabul edilecektir. Kıbrıs’ta en çok baskı görenler Kıbrıslı Türklerdir. Bu bağlamda Türk ordusunun adadan ayrılmasını Kıbrıs’ın toprak bütünlüğüne kavuşması için istiyoruz. Bu Kıbrıslı Rumları ve Türklerin ortak çıkarlarını savunan demokratik bir taleptir”.