Dimetoka’da (Didimotiho) Hristiyanlar Dimetoka Müslamanları tarafından organize edilecek olan toplu iftar yemeğine karşı çıkarak, birlikte yaşamın temeline adeta fitil koyuyorlar.
4 Temmuz 2016 Pazartesi akşamı Dimetoka Meriç Müslamanları Eğitim ve Kültür Derneği tarafından organize edilecek olan toplu iftar yemeğine karşı çıkarak bölgede birlikte yaşamın temeline adeta fitil koyuyorlar.
KENDİLERİ DAHİ İNANMIYOR!
Oysa, bugün basında ve sosyal medyada çıkan bu haberlerde açıkça görülüyor ki, her defasında ısrarla savundukları ve her yabancı heyetin bölgeyi ziyarete geldiğinde Batı Trakya’da birlikte yaşayan Müslümanlar’ın ve Hristiyanlar’ın yaşamlarını tüm Avrupa ve Dünya’ya bir model olarak göstermekte mangalın üstünde kül bırakmayan başta devlet politikası ve bölgesel yöneticiler, aslında bu birlikteliğe, eşitliğe, hoşgörüye kendilerinin dahi inanmadığı açıkça ortaya çıkıyor.
DİNİMİZE TAHAMMÜL EDEMİYORLAR!
Dimetoka’da düzenlenecek olan toplu iftar sofrasıyla ilgili Yunan basınında yer alan haberde açıkça dinimize tahammül edemiyorlar. yapılan haberlerde, “Sosyal paylaşım sitelerinde olay geniş yer buluyor ve Dimetokalılar öfkeli bir şekilde Dimetoka’nın İslam’laştırılmasına hayır diyor. Hristiyanların açık alanda bir etkinlik yaptığını görmedik. Biz ve çocuklarımız Müslümanları toplu olarak görmek zorundamıyız? İslam bizim geleceğimizin bir parçasımıdır? Bir resmi din midir?
Dimetokalı Hristiyanların ayaklanarak toplu halde Belediye yönetimini protesto etmeye hazırlandıklarını sayfalarına taşıyan Yunan basını, bölgede siyaset yapan bir grup Yerel Yöneticinin etkinliğin iptal edilmesi için yazılı olarak Doğu Makedonya-Trakya Eyalet Başkanlığı’na ve İçişleri Bakanlığı’na başvuruda bulunacaklarını ifade ediyor.
SİZİN BİRLİKTE YAŞAM ANLAYIŞINIZ BU MU?
Gazetenin haberinde, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın İskeçe’deki Siyasi İşler Bürosu’nda 19-07-2014 tarihinde görevli olan Büyükelçi Nikolaos Piperingos’un İskeçe’deki iftar yemeğinde yapmış olduğu konuşmasına yer vererek okuyucularına duyuruyor.
Büyükelçi Piperingos’un 2014 yılında yaptığı konuşmanın bu günkü konu ile ilgili örnek gösterilen konuşması.
“Trakyamız, barış içinde sosyal ve kültürel yaşamın tarihsel bir yeridir. Her fırsatta ortaya çıkarılmalıdır, ancak aynı zamanda bireysel ve kolektif çaba ve sorumlulukla hareket ederek herkes tarafından her alanda, özellikle bugünkü gibi korunmalıdır. Yunanistan’da ve yurtdışından bazılarının ileri sürdüğü gibi izolasyon ve üzerini çizerek engelemek istemeleri, hiç bir zaman Yunan Trakyası’nın asla özelliği değildi ve bizler böyle fenomenlere izin vermemeliyiz.”
