Amerikalılar, Dedeağaç’a sadece enerji değil, aynı zamanda askeri bir merkez olarak “yatırım” yapmaya karar vermiş görünüyor. Planları, onu Kuzey Yunanistan’ın SUDA’sına çevirmek ve Çanakkale Boğazı’nı by-pass düşüncelerini gösteriyor.
Girit’teki SUDA askeri üssünden sonra, Atina ve Washington, Dedeağaç’ı ve özellikle Batı Trakya’daki Dedeağaç limanını, Yunan-Amerikan ordusunda ve stratejisinde yeni bir döneme işaret edecek olan bir sonraki “sıcak nokta” haline getirmeye karar verdiklerini gösteriyor.
Böylece artık Yunanistan’ın yıllarca savunduğu “tehdit doğudan gelir” (Türkiye’den) bahanesiyle Ege Denizi’nde adaları tamamen silahlandırmasına bahane olmuştu. Şimdi ise bu “tehdit doğudan gelir” anlayışı tersine dönmek üzere adımlar atıldı, bundan sonra da devamı gelecek.
Yunanistan’ın ABD ile birlikte Batı Trakya, Kuzey ve Güney Ege’de yaptıkları gerçek anlamda “tehdit doğudan gelir” anlayışını bir kenara bırakarak, artık Türkiye için “tehdit batıdan gelir” anlayışına, yani tersine dönmek üzere adımlar atıldığı açıkça görülüyor.
Bu düşüncenin baş mimarı ise Yunanistan’ın Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros’un olduğu açıkça görülüyor. Geçtiğimiz günlerde Dedeağaç limanında katıldığı törende yaptığı konuşmasında bunu açıkça dile getirmiş ve bazı işaretlerini vermişti.
Akabinde dün de BİRLİK gazetesi olarak yazdığımız üzere, ABD silahlı kuvvetleri Yunanistan ile birlikte, İskeçe bölgesinde kara birlikleri ile küçük ölçekli tatbikatlarını gerçekleştirmek üzere harekete geçmiş görünüyor. “KENTAUROS 21” isimli askeri tatbikat bu işbirliğinin ve ABD’nin askeri olarak bölgede kalıcılığının işareti olarak öne çıkıyor. Batı Trakya’da bu bir ilk, ilerleyen zaman içerisinde benzeri hatta daha büyük ölçekli tatbikatlara hazırlıklı olunmazı gerekir. Kısacası ABD Batı Trakya’ya yerleşti. Bundan sonra yaşanabilecekleri hep birlikte göreceğiz.
ABD’nin batı Trakya’ya gelmesini ekonomik bir gelişme, kalkınma olarak gören Yunanistan ve bölgedeki bazı çevreler umarız zamanla yanılmaz. Şimdiye kadar huzr vardı, ancak bundan sonra artık Batı Trakya’da uçak seslerine, silah seslerine, tank top seslerine hazırlıklı olmalıyız. Çünkü Amerikalılar nereye ayak bastılarsa gözyaşı, kan, huzursuzluk ve savaş götürdü. Örneklerini yazmaya gerek yok. Libya ve Irak, Suriye’ye bir bakın yeterli. Batı Trakya’da yaşayan Yunan gazete yazarları, ABD’nin bölgedeki “paralı şakşakçıları”nı o zaman görecem.
