Yağan son sağanak yağmurları ve akabinde sel suları, Batı Trakya’ya sadece maddi hasarı getirmedi, beraberinde ve sonrasında aynen bu fotoğraf karesinde de görüldüğü gibi geleceğe yönelik kapanmayacak yaraları da getirdi.
Sadece şunu düşüyorum; yıllarca Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın haberlerini yapıyorum. Yaptığım bu haberlerde Müslüman Türk Azınlık insanının birliğinden, beraberliğinden, dirliğinden ve geleceğinden bahsettim, bahsetmeye de devam ediyorum ve Allah’ım bana izin verdikçe de edeceğim.
Neden mi? Batı Trakya’da bugün benim yaşımdan büyük olanlar, Azınlığın dini ibadet ve eğitiminde, kültüründe, sporunda hizmet edenler, benim yaşımda olanlar, benden küçük olanlar, gençler, çocuklar yaşamaya devam ediyor ve Allah nasip ederse her aileden doğacak bebekler de yaşamaya devam edecek.
Onun için Batı Trakya’da bu mücadele bitmeyecek, yaşam savaşı devam edecek. Bunun için şimdi bizler doğru işler yapmak zorundayız. Doğru adımlar atmak zorundayız. İnsanlarımızdan uzaklaşmak yerine, onlara hakkıyla yaklaşmak zorundayız. Onların acılarını dindiremezsekte acısına ortak olup hafifletmek bizim boynumuzun borcudur.
Hele hele bir makam, görev ve sorumluluk almış isek bunu zaten yapmak zorundayız. Eğer yapmayacak, yapamayacak isek o görevi bırakmak, o koltuğu boşu boşuna günü, zamanı “ömrümün son baharını birazıcık daha burada geçireyim” düşüncesiyle işgal etmeyi bırakmalıyız.
Yazımın başında selin getirdiklerine ve aldıklarına değindim. Ama bu fotoğraf karesinde benim öz be öz Batı Trakyalı bacımın herşeyini kaybetmesinden hemen sonra barınacak yer olarak camiyi seçmesi ve o caminin içinde çaresiz, masum bakışlarıyla bir hristiyan görevliye, bir papaza bakışını, yanındaki yaşlı amcamın da el pençe durmasını sizi bilmem ama ben 59 yaşındayım ve asla unutmayacağım.
Ben orada bir papazın değil de (o da gelsin sorun değil) bir Müslüman Türk din adamının, bir Sivil Toplum Kuruluşu (STK) Başkanının, bir Yerel Yöneticinin papazdan önce Karagözlü köyü camisinin içinde olmasını, bacımızı dinlemesini, amcamıza “rahat ol biz yanınızdayız” demesini beklerdim, isterdim!
Galiba son yıllarda Batı Trakya’da birşeyler iyi gitmiyor. Bir yerlerde yanlış mı yapıyoruz? Veya yorulanlar mı, yıprananlar mı var? Veya isteksizler mi var aramızda? Batı Trakya Türk Azınlığı’na karşı hizmet ve olması gereken işler gerektiği şekilde olmuyor, bu artık açıkça görülmektedir. Ben de dahil hepimiz, eğer geleceğe güvenle bakmak istiyorsak kendimize bir çeki düzen vermeliyiz. Zamanı çoktaaaan geldi ve geçiyor.
Yarınlarda sağımıza, solumuza, ardımıza ve önümüze baktığımızda bizimle birlikte bu topraklarımızda ebedi olarak varlığımız için, geleceğimiz için ruhunu, bedenini ortaya koyacak ne genç, ne orta yaşlı nede yaşlı bacılar, amcalar bulamayacağız. Çaldığımız kapı yüzümüze kapanacak.
Zaten Batı Trakya’da kendi içimizde kutuplaştık, ötekileştirildik, parçalandık ve şu an yönetimin istediği gibi yönetiliyoruz. Belirleyici konumumuzdan, belirlenen yönetilen pozisyonuna getirildik, düşürüldük. Sanmayın, bununla da kalmayacak, daha ilerisi de var, bekleyin ve görün.
Biz BİRLİK Gazetesiyiz! Türk dünyasının Gaspıralı İsmail’in dediği gibi “Dilde, İşte, Fikirde Birlik” şiarıyla bütünleşmeye devam edeceğiz. Yolumuz, hak, hukuk ve ezilmemek, toplumunu kimseye ezdirmemek yönünde ilerlemektedir. Bizi haklı olduğumuz bu yolumuzdan, inandığımız haklı davamızdan sadece ve sadece ALLAH’ın emri döndürebilir!
Haksızlıklara karşı durduk, yazdık, yazıyoruz ve yazmaya da devam edeceğiz. Bedel ödedik, ödemeye de hazırız! “Aman bana birşey olmasın” bizim kitabımızda asla yazmaz! Bizim kitabımıza Allah ne yazdıysa odur.
Ama bu fotoğrafın dili gerçekten birilerini utandırmalı! Utanmazlar ise o zaman yüzlerinde ….. derisi var demektir….Bizi, utanmayı bir kenara bırakın gerçekten üzdü, geleceğimiz için endişelendirdi!
Rahmetli dedem hep şunu derdi, “evlat, bu kamışla bu düğün çıkmaz” dermiş zurnacılar düğünün tam ortasında…..
Unutma! Gidemediğin yer senin değildir. Boş kalır bıraktığın her yer, sen boşluğa konuşursun, o boşluğu doldurur birileri…
Bizim millete artik insanlik kalmadi. Eski nesil INSANLAR birlik beraberlik yasadilar fakat bu son 10 – 15 senede bizim millet cok deyisti. Herkezin burnu yükseklerde. Herkez bir birinle yarismaktan baska bisey yapmiyor, bilmiyor. Bildikleri ve yaptiklari bir birlerine laf sokmak, kötülemek, yüzüne gülüp arkasindan dedikodusunu yapmak ve bir birinden üstün olmak. Cocuklardan örnek alirsak, birinin cocugu misal doktorluk okuyup doktor olduysa öbürkünün düsüncesi, ben cocugum daha iyi bir meslek elde etmesi gerekiyor. Allah versin iyi mir meslek sahibi olsunlar, fakat cocuklar, cocuklugunu yasiyamiyorlar anne ve babalari onari bir proje olarak gördügünden dolayi ola bilir! Yaptiklari cok yanlis ve böylece cocuklar dogal olarak stress ve piskolojik sorun yasiya bilirler, ama ona önem vermiyolar.
Baktigimda, eskiden nerdeyse kimsenin kapisi kiritli deyildi, herkez herkeze ziyarete, sohbete, kahve icmeye nerdeyse her vakit gide bilirdi ve bu durumda deyisti. Artik kimse evine misafir istemiyo, kapilar kiritli.
Artik Helal diye biseyde söz konusu deyil heralde, kimi kaziklayim, kimden bisey koparayim diye bakiliyo.
Bizim millet daha cok cekcek böyle giderse ve ama sucu baskalarinda deyil herkez kendinde aramasi gerkir.
Sorunca lafta Müslüman diyolar ama Müslümanlik bazelerine agir geliyo gibi. Allahin selamini almayandan, vermeyenden ne beklemek lazim?
Herkez bir birinden sikayetci bu zamanda, fakat hic biseyden de eksik kalmiyolar nedense. Böyle giderse evdeki huzursuzluk, bereketsizlilik neden diye sorup sorusturmayin. Suclusu sizsiniz! Kimsenin hakkini yemeyin o sizden fazlasiyla cikacak. Bu dünyada sadece MISAFIRIZ, YOLCUYUZ! ama bunu anlamak akil ister!
Daha yazacak cok sey var ama zaten okuyan pek olmaz yinede bi kismini dile getireyim dedim.
Yazdiklarimda yanlis laflar ve cümleler olduysa size hediyem olsun 😉
SAYIN GAZTECIM COK GUZEL SOZLER YASMISSINIZ KATILIYORUM DEDIKLERINIZE AMA VELAKIN HERKES LAF YAPMASINI BILIYOR KUSURA BAKMAYIN LAFLADA BISEY OLMUYOR MALESEF ONDANDA HERKES KENDI DERDINE DUSMUS BIR DURUMDADIR HER SEY OLACIGINA VARIR SIZDE KENDINIZI UZMEYIN