Ana Sayfa Batı Trakya Haberler BATI TRAKYA’DAN KERKÜK’Ü BEKLEYEN TEHLİKEYİ NASIL GÖRÜYORUM

BATI TRAKYA’DAN KERKÜK’Ü BEKLEYEN TEHLİKEYİ NASIL GÖRÜYORUM

27
0

Geçtiğimiz günlerde NTV televizyonunuzun yapmış olduğu Kerkük yayınını izledim. Dolayısıyla da referandum öncesi Kerkük’ü bekleyen tehlikeyi görerek Batı Trakya’dan bir gazeteci gözüyle değerlendirmek istedim. Bu durumda uzaktan da olsa Kerküklü kardeşlerimin yanında olmayı istedim. Tabii ki NTV televizyonunu da böyle bir yayından dolayı tebrik ediyorum.

Bölgede son zamanlara yaşanan gelişmelere baktığım zaman, uzun süredir savaşlar, işgaller, iç çatışmalar ve ekonomik zorluklarla boğuşan Irak’ı şimdi de “siyasi bölünme” tehdit ediyor. Irak’ın toprak bütünlüğü 25 Eylül’den itibaren resmi çerçevede tehlikeye girebilir, çünkü bu tarihte Kuzey Irak’taki Kürt Bölgesel Yönetimi “bağımsızlık referandumu” düzenleyecek. Referanduma idari statüsü hala belirlenememiş yerleşimler de dahil edildi. Bunlar arasında en büyük yerleşim uzun yıllardır bir Türkmen kenti olarak bilinen Kerkük. Peki Kerkük’te gerçekten referandum sandığı kurmak mümkün mü? Kentteki Türkmenler bu konuda ne düşünüyor? Kerkük, Iraklı Kürtlerin bağımsızlık hamlesi karşısında Türkiye’den ne bekliyor? NTV Dış Haberler Koordinatörü Ahmet Yeşiltepe referandum öncesi Kerkük’ün nabzını tuttu ve sokakların sesine kulak verdi.

Geçtiğimiz günlerde NTV televizyonunuzun yapmış olduğu Kerkük yayınını izledim. Yerli ve yerinde bir yayın bölgede yaşananları çok güzel anlatmış.

http://www.ntv.com.tr/video/dunya/referandum-oncesi-kerkuku-bekleyen-tehlike,EJrDgTTfSUOA6fePH0uJ0

Gelin bir göz atalım bakalım bölgedeki durum ne şekilde.

Irak’ın en tartışmalı bölgelerinden Kerkük, önce bayrak krizi, ardından bağımsızlık referandumu kararıyla tekrar gündemde. IKBY Başkanı Mesut Barzani’nin IKBY parlamentosunda yer alan siyasi parti temsilcileriyle önceki gün Erbil’de yaptığı toplantıda “bağımsızlık referandumu” için 25 Eylül tarihinin belirlendiği belirtilmişti.

Referandum kararı başta Kürtler olmak üzere ülkenin tüm kesimleri için “riskli bir adım”. Ekonomik ve siyasi sorunlarla baş edemeyen bölge yönetiminin bu adımla birlikte halkını da tehlikeye atacağı hesap edilmelidir diye düşünüyorum. Türkmenler ve Irak Türkmen Cephesi açısından bu hassas süreçte böyle bir adımın atılmasını bir tehlike olarak değerlendiriyorum.

Kürtler arasında da referandum konusunda tam bir uzlaşma olmadığı görülüyor. Kürt siyasi partileri birçok konuda olduğu gibi bu konuda da pek anlaşmış görünmüyor. İslami partiler ve muhalif Değişim Hareketi (Goran) bu adımdan yana değil.

Özellikle Kerkük, Telafer ve Tuzhurmatu gibi Türkmenlerin ağırlıklı olduğu bölgelerin söz konusu referanduma dahil edilmesi neticesinde bana göre yeni bir toplumsal çatışma tehlikesi ortaya çıkarabilir.

Benim görüşüm, IKBY’nin söz konusu adımına karşı Türkmenler ve Arapların birlikte hareket edeceklerini tahmin ediyorum. Kısa bir süre sonra Türkmenler ve Kerkük’teki Araplarla anlaşarak Kerkük için özel bir referandum talebiyle ortaya çıkabilir. Bu taleple Kerkük’ün özel bir federe yapı ya da Bağdat’a bağlı bir vilayet olması konusunda referandum talep edebilirler.

Bayrak ve referandum kriziyle tansiyonun yükseldiği, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da “O bayrakları hemen indirin yoksa geldiğiniz noktadan geri adım atmaya mecbur kalırsınız” mesajı verdiği Kerkük’te Türkmenlerin endişeli olduğu görülüyor. 1 milyon 400 bin sivilin yaşadığı Kerkük, ABD’nin işgali sonrasında 2005 yılında yazılan Irak Anayasası’nın 140’ıncı Maddesi’ne göre ihtilaflı statüde.

2014’te Kerkük için bir kırılma noktası yaşandı. Terör örgütü DEAŞ’ın Musul’u ele geçirmesiyle Kerkük’ün güvenliği tehlikeye girdi. Irak ordusunun Kerkük’ten çekilmesiyle kentin güvenliği Peşmerge’ye bırakıldı. Bu durum Kerkük ile Bağdat yönetimi arasındaki ilişkilerin zayıflanmasına neden olurken Kerkük’te Kürt siyasi partileri güçlendirdi.

Bayrak asma yarışı

Türkmen, Kürt ve Arapların bir arada yaşadığı Kerkük’teki gerilimi, kentin sıcak ikliminde nefes alırken dahi hissetmek mümkün. Kerkük İl Meclisi geçen hafta resmi kurumlara Irak bayrağının yanı sıra bölgesel yönetimin (IKBY) bayrağının asılmasını kararlaştırdı. Bu kararın kentte yarattığı etki sürerken aynı meclis 4 Nisan’da tepki çeken bağımsızlık referandumu kararı aldı. Şehrin sembolü durumundaki Kerkük Kalesi’nde Nevruz dolayısıyla 20 Mart’ta göndere çekilen Kürdistan bayrağı, kentin birçok noktasından görülebiliyor.

Kent merkezindeki resmi kurumlarda asılan Kürdistan bayraklarına karşı Türkmenlerin yoğun yaşadığı Bağdat yolunda bulunan üst geçit, bina ve sokaklar Türkmen bayraklarıyla donatılmış. Bayrak kararını protesto eden Türkmenler, krizi mahkeme yoluyla çözmeye çalışıyor ve Federal Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak için hazırlık yapıyor.

Kürtler memnun

Kent nüfusunun yoğunluğunu oluşturan Kürtler, Irak bayrağının yanı sıra IKBY bayrağının resmi kurumlarda asılmasından memnun görünüyor. Kerkük’ün Peşmerge tarafından korunması nedeniyle kentin IKYB’ye bağlanması gerektiğini savunan Kürtler, Kerkük Vilayet Meclisi’nin referandum kararını ise yerinde buluyor.

Türkmenler endişeli

Zaman içinde Kerkük’ün demografik yapısının değiştiğini ve azınlık durumuna düştüklerini belirten Türkmenler ise Kerkük’ün özel bir statüye sahip olmasını istiyor. Olası bir referandumun doğru sonuç vermeyeceğini söyleyen Kerküklü bir Türkmen, “Biz Kerkük’ün geleceği için referandum yapılmasına karşı değiliz. Ancak Kerkük’ün demografik nüfusu değişti. Kerkük Kürtlerden çok fazla göç aldı. Kürt-Türkmen nüfusu dengesi bozuldu” diyor.

“Burası Kürdistan değil”

Kerkük İl Meclisi Irak Türkmen Cephesi (ITC) Grubu Başkanı Ali Mehdi, bayrak krizinin Kürt, Türkmen ve Arap toplumu arasında gerginliğe neden olduğunu belirterek şunları söyledi: “Kürtler bizi hep yanlış anladı. Biz hiç kimsenin bayrağına karşı değiliz. Herkesin bayrağına saygılıyız. Ama o bayrak yerinde asılır. O bayrağın yeri burası değil. Burada caddelerde, parti binalarında Türkmen bayrağı da var, IKBY (Irak Kürt Bölgesel Yönetimi) bayrağı da var. Kimse kimseye karşı değil. Ama bu bayrağı Kerkük’te asmak, ‘Kerkük Kürdistan’dır’ demek anlamına geliyor. Kerkük Kürdistan değildir. Biz Kerkük’ün geleceğini konuşarak çözmek istiyoruz. Biz Arapların, Kürtlerin ve Türkmenlerin bir masada oturup diyalog kurmasını istiyoruz. Bu krizin aşılması için Türkiye bütün tarafları toplantıya çağırmalı.”

Kardeşlik için kabul ettik

Kardeşlik Listesi’nden Kerkük Vilayet Meclisi’ne seçilen Türkmen Millet Partisi Başkanı İrfan Kerküklü, bayrak krizinin büyütülmemesi gerektiği görüşünde.

Kerküklü’nün açıklaması şöyle: “2014 yılında DEAŞ’ın Musul’da yaptıkları ortada. O zaman burada Irak ordusu vardı. Irak ordusu, silahını üniformasını atıp Bağdat’a gitti. Kerkük savunmasız bir şekilde ortada kaldı.

“Burada Peşmerge Kürdistan bayrağı altında insanların hayatını kurtardı. Biz bayrak önerisini kardeşlik için kabul ettik. Zaten Irak bayrağı duruyor. Irak bayrağı indirilmedi.

“Biz Türkmeniz ama burada Kürtlerle yaşıyoruz. Tarih boyunca beraber yaşadık. Bu bayrağın altında Kürtler, Hristiyan, Araplar, Türkmenler beraber yaşıyoruz.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz