Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Türkiye ve Yunanistan’ın iki dost ülke olduğunu vurgulayarak, “Maalesef zaman zaman, basında kullanılan dil genç nesiller üzerinde olumsuz etki yapabiliyor.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Türkiye ve Yunanistan’ın iki dost ülke olduğunu vurgulayarak, “Maalesef zaman zaman, basında kullanılan dil genç nesiller üzerinde olumsuz etki yapabiliyor. Genç nesillere Ege Denizi’nin bir barış gölü olduğu mesajını vermemiz lazım.” dedi.
Çelik, Türk ve Yunan gazetecileri buluşturmak amacıyla Yunanistan’ın Atina-Makedonya Haber Ajansının (AMNA) ev sahipliğinde düzenlenen yemekte konuştu. Yemeğe Çelik’in yanı sıra, Yunanistan Hükümet Sözcüsü ve Devlet Bakanı Dimitris Canakopolus, ev sahibi AMNA Genel Direktörü Mihalis Psilos ve Anadolu Ajansı Genel Yayın yönetmeni Metin Mutanoğlu katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Yunanistan ziyareti kapsamında Atina’ya gelen gazeteciler yemekte, Yunan meslektaşlarıyla bir araya gelerek tanışma imkanı yakaladı.
Bu buluşmanın Avrupa’da en çok ihtiyaç duyulan mekanizmalardan biri olduğunu belirten Çelik, “Türkiye ve Yunanistan arasında bizim bakış açımız bizim iki komşu iki dost ülke olduğumuz şeklinde. Maalesef zaman zaman, kullanılan dil genç nesiller üzerinde olumsuz etki yapabiliyor. Genç nesillere Ege Denizi’nin bir barış gölü olduğu mesajını vermemiz lazım.” diye konuştu.
Çelik, ziyarette Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Çipras’ın her şeyi açık bir şekilde konuşabildiğinin görüldüğünü kaydederek, şöyle devam etti:
“Bugün ihtiyacımız olan şey halklarımıza daha çok barış mesajı vermektir. Benim bakanlığım Avrupa’nın her yerinde Türkiye’ye karşı kullanılan dili takip ediyor. Çok önemli bir AB ülkesinde sadece Cumhurbaşkanımız ve Türkiye aleyhine bir yılda 5 bin haber çıkmış ve bu tek bir yayın organında. Böyle yaparak, Türkiye’yle ilişkileri zehirleyerek, kendi halklarını yanlış bilgilendirerek aslında ırkçılığı ve İslamofobiyi körüklüyorlar. İslamofobiye karşı, antisemitizme karşı, ırkçılığa karşı ve nefret suçlarına karşı basının barış dili kullanması çok önemli.”
Avrupalı bir siyasetçi ile arasında geçen bir görüşmeyi anlatan Çelik, “Bana Türkiye’nin ne kadar önemli bir ülke olduğunu, Sayın Erdoğan’ın ne kadar önemli bir reformist olduğunu anlattı baş başa. Bir gün sonra o siyasetçi, kendi seçim bölgesinde bir konuşma yapıyor. ‘Sayın Erdoğan diktatördür, Türkiye kesinlikle AB üyesi olamaz’ diyor. Avrupa’nın başında bu çifte standart belası var. O yüzden bu toplantı çok önemli. Karşılıklı olarak dilimizde barış ve demokrasiyi daha vurgulu hale getirmeliyiz.” şeklinde konuştu.
“İki ülke basını problemleri çözmede önemli bir rol oynayabilir”
Yemekte bir konuşma yapan Canakopoulos da, iki ülke ilişkilerinin gelişmesi için ziyaretin önemli bir fırsat olduğuna işaret ederek, “Ülkelerimiz istikrarın kaybolduğu bir bölgenin merkezinde bulunuyor. İyi komşuluk ve dostluk ilişkilerinin geliştirilmesi istikrarın sağlanması için çok iyi bir rol oynayabilir.” diye konuştu.
AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Mutanoğlu, 65 ülke ajansıyla anlaşmaları bulunduğu bilgisini paylaşarak, “Bunların bir kısmı protokolde kalan anlaşmalar. Ama bu çok farklıydı. birbirine bu akdar yakın iki komşunun ilişkilerini geliştirmesinde pozitif bir rol oynayabiliriz.” ifadelerini kullandı.
İki ülkenin ortak tarihi ve güncel problemleri bulunduğunu dile getiren Mutanoğlu, var. “Bu problemlerle gerçekçi zeminde yüzleşmek ve çözmek bizim elimizde. Bunda her iki ülkenin basını çok önemli bir rol oynayabilir. Bu akşamın hedefi iki ülke gazetecilerinin tanışması ve bundan sonra iki ülke ilişkilerine olumlu bir katkı sunma çabasıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
AMNA Genel Direktörü Psilos, kurumu ve Anadolu Ajansı ile ortak düzenledikleri yemeğin önemine vurgu yaparak, “Basının gücünü de çok iyi biliyoruz. Yunan ve Türk gazeteciler arasında ortak bir çalışma imkanı oluşturmak çok önemli.” dedi.