Ana Sayfa Batı Trakya Haber Azınlık Kurum ve Kuruluşlarından 29 Ocak Açıklaması

Azınlık Kurum ve Kuruluşlarından 29 Ocak Açıklaması

4
0

Azınlık Kurum ve Kuruluşları 29 Ocak Milli Direniş ve Dayanışma Günü dolayısıyla yazılı birer mesaj yayımladı.

 “29 Ocakları Unutmayacağız”

A Ç I K L A M A

“29 OCAKLARI UNUTMAYACAĞIZ”

29 Ocak 1988 Batı Trakya Türkünün maruz kaldığı haksızlıklara karşı sesini yükselttiği ve haykırdığı gündür. 29 Ocak; haksızlığa, ayrımcılığa, baskıya, kimliğinin inkarına “HAYIR” diyen, demokratik hakları için mücadele eden Batı Trakya Türk halkının onur günüdür. Batı Trakya Türkünün, kendisini istemeyen, kabul etmeyen, ikinci sınıf muamelesini reva gören antidemokratik zihniyete “dur” dediği milattır.

32 yıl önce Batı Trakya Türkünün milli kimliğini inkar eden zihniyet, bugün Batı Trakya Türkünün uluslararası hukukun teminatı altındaki Azınlık hakları hedef tahtasındadır. 32 yıl önce 29 Ocak 1988’de haksızlıklara, baskılara ve antidemokratik uygulamalara “yeter artık” diyerek sesini yaşadığı ülkeye ve dünyaya duyuran Batı Trakya Türkü, ne yazık ki haksızlıklarla karşı karşıya olmaya devam ediyor. Hukuk ve demokrasiden uzak uygulamalarla muhatap kalmaya devam ediyor.

29 Ocak 1988’deki Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü’ne nasıl gelindi? 1988’den biraz daha geriye giderek hatırlamaya çalışalım. 1980’li yıllar Batı Trakya Türklerinin büyük haksızlıklara ve ayrımcılıklara maruz kaldığı yıllardır. Ciddi anlamda bir göçe zorlama vardır. Batı Trakya Türkleri gerek azınlık gerekse vatandaşlık haklarından mahrum bırakılmış ve ciddi anlamda ayrımcılığa maruz kalmıştır. Azınlığımızın Türk milli kimliğinin inkar edilmesi ise toplumdaki tepkiyi zirveye çıkartmış ve 29 Ocak 1988’de en büyük toplumsal direniş hareketi doğmuştur.

Batı Trakya Türk Azınlığı, 29 Ocaklar sayesinde ve verdiği demokratik mücadeleler sayesinde basit vatandaşlık haklarına önemli ölçüde kavuşmuştur. Ancak 29 Ocak 1988’in üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen, azınlık toplumunun kolektif haklarında en küçük bir gelişme olmamıştır.

Batı Trakya Müslüman Türk Toplumunu yakından ilgilendiren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları hala uygulanmamakta, azınlığa karşı haksızlıklar devam etmekte, Batı Trakya Türkleri “ötekileştirilmekte” ve “hedef haline” getirilmektedir. Batı Trakya Türkü, ne yazık ki 32 yıl sonra yine haksızlıklarla, hukuk de demokrasiden uzak uygulamalarla karşı karşıyadır. Bu bağlamda AİHM’nin İskeçe Türk Birliği lehine verdiği olumlu kararından üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen Yunan devleti tarafından hala uygulanmamaktadır.

Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğu bu dönemde, birbirimizle uğraşmak yerine yapmamız gereken; yaşadığımız tüm sıkıntılara rağmen bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, bizleri biz yapan, manevi değerlerimize, demokrasi ve insan haklarına, milli kimliğimize ve kültürümüze, dinimize, dilimize, örf ve adetlerimize, sahip çıkarak birlik beraberlik ruhu içerisinde mücadelemizi sürdürmektir.

Bu duygu ve düşüncelerle, davamız uğrunda mücadele verip, ebediyete irtihal eden büyüklerimizi rahmetle yad ediyor, 29 Ocak Milli Direniş ve Dayanışma Günü’nü ve bu mücadeleyi veren tüm soydaşlarımızı saygıyla anıyoruz.

İSKEÇE TÜRK BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU

 

BTAYTD Yönetim Kurulu

“Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığının değerli mensupları,

Bugün, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığının tarihine bir onur ve adalet mücadelesi olarak kazınmış olan 29 Ocak 1988 olaylarının 32.yıldönümünü anmaktayız.

24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile Yunanistan’a emanet edilen Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı geçen yıllar içerisinde vatandaşlık bilincine hakim bir şekilde, yaşadığı ülke olan Yunanistanın kanunlarına saygılı bir yaşam idame ettirmiştir. Buna rağmen, eğitim, din özgürlüğü, siyasi temsiliyet, kimlik inkarı ve ulusları sözleşmelerce garanti altına alınan birçok diğer temel insan hakkının ihlali hususunda yoğunlaşan sorunları Azınlığımızın önüne koymuştur. Vakar ve metanetle, her zaman yasalar çerçevesinde  sorunlarına çözüm aramaya devam eden Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı 1967 yılından itibaren artarak devam eden haksız uygulamalar ve eşitsizliklere karşı 29 Ocaklarda sesini yükseltmiş, kimliğinin inkarına karşı dik bir duruş sergilemiştir.

Haklarımızın maruz kaldığı ihlaller, bu ülkenin vatandaşı olmanın öngördüğü her türlü mükellefiyete sahip olmamıza rağmen devletin güvencesi altında olan azınlık ve vatandaşlık haklarında eşit muameleye tabi tutulmamak, 29 Ocakların taleplerini bugün dahi haklı kılmakta, hak ve hukuk mücadelesinin barışçıl yöntemlerle devam etme gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Azınlığımız adına üstlenmiş olduğu misyonun bilincinde olarak, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği, haklarımızın teslim edildiği, eşit vatandaşlık ilkesinin tam anlamda uygulandığı ve Azınlığımızın arzulanan refah seviyesine ulaştığı güne kadar pusulası olan bilgi ve çalışma azmi ile gereken tüm katkıyı sağlamaya devam edecektir.

29 Ocak’ın 32.yıldönümünde hak ve kimlik mücadelemize katkıda bulunmuş tüm soydaşlarımızı saygı ile anıyor, bu mücadelenin bugün dahi çözüm bekleyen azınlık sorunlarının üzerine cesaretle gidilmesi noktasında yeni nesillere örnek olmasını temenni ediyoruz.”

BTAYTD Yönetim Kurulu

 

BATI TRAKYA TÜRK ÖĞRETMENLER BİRLİĞİ

 29 OCAK TOPLUMSAL DAYANIŞMA VE MİLLİ DİRENİŞ BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!

Gümülcine, 29 Ocak 2020

29 Ocak 1988 tarihi, Batı Trakya Türklerinin milli kimliğinin inkârına karşı onurlu bir direniş gösterdiği, asla antidemokratik ayrımcılığı ve baskıları kabullenmeyeceğini dünyaya haykırdığı gündür. Asırlardır Türk kimliği ile kültür dairesini oluşturan Batı Trakya Türk Azınlığı, Türk geleneklerini terk etmeden, kendini bu ülkenin onurlu bir vatandaşı gibi hissederek, bu ülkede yaşayacağını güçlü bir sesle seslendirdiği gündür.

Bu günde cesaretle yollara düşen kahramanlar bizlere bu Milli Direniş ve Toplumsal Dayanışma Bayramını armağan etmişlerdir. Bizler, bu onurlu bayramı bizlere armağan eden kahramanları, bugünün yıldönümlerinde her zaman yâd etmeye, bu davanın merhumlarına rahmet dilemeye büyük bir kararlılıkla devam edeceğiz.

İki yıl sonra Milli Direniş ve Toplumsal Dayanışma Günü’nü anmayı yasaklayan, tarih sayfalarında 29 Ocak 1990 gününü karaya boyayan, kendinde Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarına ait iş yerlerine dönük vandallığı hak gören faşizan tutumu asla unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız.

Hakkı ve hukuku uluslararası antlaşma ile belirlenmiş bir azınlığın haklarının yıllardır gasp edilmesine sessiz kalan Avrupa Birliği’nin bu tutumunu da insanlık ve barış adına endişe ile izliyoruz.

Bu tutum, yıllardır Avrupa Birliği’nin dillendirdiği, üzerinde hassasiyetle durduğu ve hatta kuruluş temellerini oluşturan demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü, eşit eğitim hakkı gibi kavramlara olan inancımızı sorgulamamıza sebebiyet vermektedir.

Artık bu ülkede kendi kimlikleri ile tarihi derneklerimizin resmiyet kazanacağı, demokrasinin tüm nimetlerinden istifade edileceği, fikir hürriyetinin korkusuzca kullanılacağı, kurum başkanlarının yargı yoluyla ürkütülmeyeceği, hakkımız olan eğitimin arzu ettiğimiz gibi yapılacağı, okul kapatmalarına son verileceği, çift dilli Türkçe – Yunanca eğitim verecek anaokulları ile ihtiyaç duyulan alanda azınlık okullarının açılacağı ve gençlerimizin geleceğe umutla bakacağı günlerin gelmesini diliyoruz.

Bu duygu ve temenniler içinde Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği olarak bir kez daha azınlığımızın 29 Ocak 1988 Milli Direniş ve Toplumsal Dayanışma Bayramını içtenlikle kutluyor, 29 Ocak 1990 tarihinde toplumumuza yapılan vandallığı da bir kez daha kınıyoruz.

BATI TRAKYA TÜRK ÖĞRETMENLER BİRLİĞİ

 

ABTTF

29 Ocak Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü’müz kutlu olsun!

Batı Trakya Türk toplumu olarak demokratik hak ve özgürlüklerimiz için mücadelemizi sürdüreceğiz.

Batı Trakya Türk toplumu, 29 Ocak 1988’de “Biz Türk’üz” diye haykırarak Yunan devletinin Türk kimliğini reddetmesine karşı barışçıl tepkisini ortaya koyduğu günün 32. yıl dönümü ile 29 Ocak 1990 tarihinde kendisine karşı yapılan saldırıların 30. yıl dönümünü anıyor.

Yunanistan, 1980’lerin ortalarına gelindiğinde Batı Trakya Türk toplumuna yönelik siyasi, sosyal ve kültürel baskılarını iyice artırdı. “Yunanistan’da Türk bulunmadığı” gerekçesiyle Batı Trakya’daki isminde “Türk” kelimesi geçen dernekler kapatıldı. Bunun üzerine Batı Trakya Türk toplumu, 29 Ocak 1988’de “Biz Türk’üz!” diye haykırarak Gümülcine’de geniş katılımlı bir protesto yürüyüşü düzenledi. Türk kimliğinin reddedilmesini kabul etmeyen binlerce Batı Trakya Türk’ü tepkisini barışçıl bir eylemle göstermek istedi ancak Yunan polisinin sert müdahalesi ile karşılaştı. Olaylarda Batı Trakya Türklerinden yaralananlar ve tutuklananlar oldu. 29 Ocak 1990’da 1988’de yaşananları anmak için bir kez daha Gümülcine’de toplanan Batı Trakya Türkleri saldırıya uğradı. Batı Trakya Türklerine ait iş yerleri ve dükkanlar tahrip edilirken, Yunan polisi saldırıları engellemek için müdahalede bulunmadı. Saldırılar sırasında çok sayıda Batı Trakya Türk’ü yaralanırken Batı Trakya Türklerine ait evler de saldırganların hedefi oldu.

Batı Trakya Türk toplumunun hak ve özgürlükler mücadelesinde çok önemli bir dönüm noktası olan 29 Ocak tarihi, her yıl “Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü” olarak çeşitli etkinliklerle anılmaktadır. Ülkemiz Yunanistan, anavatan Türkiye, Avrupa ve dünyanın diğer ülkelerindeki Batı Trakya Türkleri, bu yıl düzenlenecek anma etkinliklerinde yine bir araya gelerek Yunan devletinin baskı ve inkar politikasına karşı tepkisini demokratik ve barışçıl bir şekilde dile getirecek.

Batı Trakya Türklerinin “Biz Türk’üz” diye sokağa çıktığı 29 Ocak 1988’den 32, saldırıya uğradığı 29 Ocak 1990’dan 30 yıl geçmesine rağmen Yunanistan’da isminde “Türk” kelimesi geçen derneklerin kaydedilmesine hala izin verilmiyor. Yunanistan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Batı Trakya Türk dernekleri ile ilgili aleyhinde verdiği kararları üzerinden on bir yıldan fazla zaman geçmesine rağmen hala uygulamadı. Öte yandan Batı Trakya Türk toplumunu hedef alan nefret söyleminde de son dönemde ciddi bir artış söz konusu.

29 Ocak 1988’te yaşanan olayların hemen ardından Batı Trakya Türk toplumunun sesini uluslararası alanda duyurmak amacı ile 28 Şubat 1988’de kurulan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Batı Trakya Türk toplumunun yıllardır süren hak ve demokrasi mücadelesine destek olmaya devam etmektedir. ABTTF olarak ülkemiz Yunanistan’ı, Batı Trakya Türk toplumunun etnik Türk kimliğini tanımaya, Batı Trakya Türklerini “öteki” ve “tehdit” olarak gören politikalarına derhal son vermeye ve antlaşmalarla garanti altına alınmış olan ancak yıllar içerisinde gasp edilen eğitim ve dini özerkliğini iade etmeye çağırıyoruz.

Batı Trakya Türk toplumunun “29 Ocak Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü” kutlu olsun!

ABTTF’nin hak arama mücadelemizde bir dönüm noktası olan “29 Ocak Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü” ile ilgili hazırladığı videoyu aşağıdaki linki tıklayarak izleyebilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=3uCBADpXzGQ&t=1s

 

Gümülcine Türk Gençler Birliği Yönetim Kurulu

 AÇIKLAMA

“29 Ocak Toplumsal Dayanış ve Direniş Günü”

Azınlığımızın tarihine damga vuran 29 Ocak 1988, duygu yüklü “Milli Bayram” niteliğinde bir gündür.  Anlaşmalardan doğan azınlık haklarımızın ve kimliğimizin sistemli baskı ve eritme politikalarıyla aşındırılmasına ve yok edilmesine karşı toplu direniş ve barışçı hak arama mücadelemizin gerçekleştirildiği bir gündür.

Azınlığımızın birbirinden değerli anılarla dolu ve onurlu bir geçmişe sahip tarihi seçkin kuruluşlarımızdan olan Gümülcine Türk Gençler Birliği,  Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği ve İskeçe Türk Birliği’nin isimlerinde Türk kelimesi bulunduğu için Yunanistan yöneticilerinin isteği doğrultusunda Yüksek Mahkeme tarafından alınan haksız,  adaletsiz ve uluslararası antlaşma ve sözleşmelere aykırı kapatılma kararına karşı, Türk Toplumunun çok haklı olarak milli kimliğine sahip çıkmak gayesiyle gerçekleştirdiği haksızlığa karşı direniş yürüyüşünün sonsuza kadar asla unutulmayacak çok değerli bir anısıdır.

29 Ocak 1988 de ulusal benliğinin inkârına karşı toplumumuz susmadı ve gelecekte de asla susmayacağını kararlı bir şekilde gösterdi.

Bu şanlı yürüyüşün ikinci yıldönümünde (29 Ocak 1990), insanlıktan nasibini alamamış kişiler tarafından çirkin saldırılar gerçekleşti. Bu insanlık dışı eylemleri bugün nefretle kınadığımızı özellikle belirtmek isteriz.

Bizler bu haklı direnişin 32. yıldönümünde bir Avrupa Birliği üyesi olan ülkemiz Yunanistan’da din, eğitim ve düşünce özgürlüğüne artık saygılı davranılacağı inancını taşımamıza rağmen bugün halen batı Trakya’daki Müslüman Türk azınlığına yönelik, çeşitli uluslararası belgelere konu olan temel insan hakları ihlalleri sürmektedir. Yunanistan Yöneticilerden temeniğimiz Anavatanımız Türkiye ile yapılan antlaşmalarda ve ilişkilerde Batı Trakya Türk Azınlığı göz ardı edilmemesi, olumlu sonuçların bizlere de yansıtılmasıdır. Bu masum isteğimizin gerçekleşmesi ile İnsanlarımız geleceğe daha umutlu bakabilecektir.

Çocuklarımıza örnek teşkil edecek o görkemli yürüyüşü gerçekleştiren saygıdeğer Batı Trakya Türk Azınlığının her ferdine sonsuz teşekkür ve saygılarımızı sunarız.

Gümülcine Türk Gençler Birliği Yönetim Kurulu

 

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz