Yunanistan Türkleri “Ulusal Azınlıkların Korunmasına AGİT’in Katkısı” konulu AGİT Tamamlayıcı İnsani Boyut Toplantısına Katıldı.
29-30 Ekim 2015 tarihlerinde Viyana’da gerçekleştirilen toplantıda Batı Trakya Türk Azınlığını, BTAYTD Üyeleri Pervin Hayrullah, Ali Hüseyinoğlu ve ABTTF Lobi Grubu Üyeleri Funda Reşit ve Yakup Uzun temsil ettiler. Onikiada Türklerini ise Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Mustafa Kaymakçı temsil etti.
Türk azınlık temsilcileri üç oturum halinde gerçekleştirilen toplantıda Batı Trakya ve Onikiada Türklerinin sorunlarını detaylarıyla katılımcılara aktardılar.
“1990 Kopenhag Belgesi’nin Kabulünün 25. Yılı” konulu birinci oturumda söz alan BTAYTD üyesi Pervin Hayrullah, Batı Trakya’da statüleri Lozan Barış Antlaşması ve Yunanistan’ın imzalayıp onayladığı belgelerle belirlenmiş yaklaşık 150 bin Türkün yaşadığını belirtti. Hoşgörü ve ayrımcılıkla mücadelenin AGİT’in öncelikleri arasında yer aldığına, Katılımcı Devletlerin defalarca ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve hoşgörüsüzlüğün pek çok formuna vurgu yaptıklarına, ayrıca Kopenhag Belgesi’nin ulusal azınlıklar konusunda uluslararası kriter getiren önemli bir adım olduğuna atıfta bulunarak Yunanistan’a bazı tavsiyelerde bulundu.
Hayrullah, Yunanistan’a tavsiyelerinde:
Bireysel tanımlama hakkının kullanımına saygı duyulmasını ve Yunanistan’da Türk Azınlığın varlığının tanınmasını,
Ulusal Azınlıkları Korumak için Çerçeve Sözleşmeyi biran önce ve hiç bir çekince koymadan onaylamasını,
Yunan vatandaşlık yasasının 19. Maddesi uygulanmasının açıkça bir etnik temizleme veya kültürel soykırım örneği olduğunu, yaklaşık 60 bin Batı Trakya Türkünün bu madde uygulanmasıyla Yunan vatandaşlığından atıldığını ifade etti. Bu uygulama sonucu mağdur edilmiş tüm insanların, özellikle etnik Türklerin mağduriyetlerinin biran önce giderilmesini,
Türk Azınlığın barışçıl toplanma ve dernekleşme özgürlüğüne saygı duyulmasını ve desteklenmesini,
(Bu konudaki Yunan ihlalinin en son örneğinin iki hafta önce şehir nüfusunun yüzde 45’ini Türklerin oluşturduğu İskeçe’de yaşandığını, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği’nin şehir merkezinde “kermes” yapma başvurusunun yerel yönetim tarafından “çok kalabalık katılım olacak” gerekçesiyle reddedildiğini aktardı)
Kopenhag Belgesi’nin tüm hükümlerine saygı duymasını ve tam uygulamasını tavsiye etti.
Toplantının ikinci günü “Farklı Toplumların Entegrasyonu ve Ljubljana Tavsiyeleri” konulu ikinci oturumunda söz alan BTAYTD üyesi Ali Hüseyinoğlu, azınlıklara mensup bireylerin eğitim hakları ile ilgili AGİT Ljubljana Tavsiyeleri’nin 45. Maddesine değindi ve bu bağlamda Batı Trakya Türklerinin eğitim alanında yaşadıkları sorunları aktardı. Son yıllarda Azınlık eğitimi ile ilgili birkaç olumlu gelişmenin dışında temel problemlerin devam ettiğinin altını çizen Hüseyinoğlu, Yunan hükümetleri tarafından çıkartılan kanun, kararname ve düzenlemelerin özel ve özerk olması gereken Azınlık eğitiminin nevi şahsına münhasır bir yapıya dönüştüğünü ifade etti. Bu çerçevede, Azınlık eğitimi ile ilgili konularda Yunan devlet mekanizmalarının etkisinin giderek arttığını, fakat buna mukabil Azınlık üyelerinin bu konularda söz söyleme hakkının gitgide azaldığını belirtti.
Okul öncesi eğitim ile ilgili altyapı ve sayısal yetersizlik hususlara değinen Hüseyinoğlu, anadil Türkçe’nin anaokullardaki varlığından söz etmenin hala mümkün olmadığını ifade etti. Bunun yanında iki dilli azınlık ilkokul sayısının her yıl azaldığını vurgulayan Hüseyinoğlu, 2000’lerden günümüze yaklaşık 100 Azınlık ilkokulunun kapatıldığını ve günümüzde bu rakamın 140’lara kadar düştüğünü söyledi. Batı Trakya’daki Türk öğrencilerin ortaöğretim ve lise eğitimine de değinen Hüseyinoğlu, çiftdilli ortaöğretim kurumlarının azlığının devam ettiğini söyledi ve son yıllarda yeni iki dilli ortaokul ve lise açılmasına yönelik Türk azınlıktan gelen taleplerin Yunan devleti tarafından 2015 itibarı ile hala karşılanmadığını ekledi. Bölge nüfusunun önemli bir kısmının Türkler tarafından oluşmasına rağmen iki dilli sadece dört eğitim kurumu olduğunu ve buna mukabil 100’den fazla devlet ortaokul ve lisesi bulunduğunu söyleyen Hüseyinoğlu, çocuğunu iki dilde eğitim veren ortaöğretim kurumlarına göndermek isteyen birçok Türk azınlık ailesinin çocuklarını devlet okullarına göndermekten başka bir seçeneklerinin olmadığını katılımcıların bilgisine sundu. Bu bağlamda Hüseyinoğlu, Yunanistan’ın iki dilli eğitim alanında Batı Trakya’da yaşanan sorunlara Türk azınlıkla diyalog halinde çözüm bulması gerektiği, anadil Türkçenin okul öncesi eğitimine de dahil olması gerektiği ve yeni iki dilli azınlık ortaöğretim kurumlarının kurulmasına izin verilmesi önerilerinde bulundu.
Toplantıda Avrupa Batı Trakya Türkleri Federasyonu adına söz alan Funda Reşit, etnik kimlik, müftülük ve eğitim alanlarında devam eden sorunlara değindi. Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği adına söz alan Mustafa Kaymakçı, Rodos ve İstanköy’de anadil Türkçe eğitimi ve etnik kimlik ile ilgili problemleri katılımcıların bilgisine sundu.
Cevap hakkını kullanan Yunanistan temsilcisi, Batı Trakya’da eğitim alanındaki konularla ilgili Varşova’da geçtiğimiz ay düzenlenen AGİT İnsani Boyut Toplantısı’nda ülkesinin açıklamalarda bulunduğunu hatırlattı. 1995 yılından beri Azınlık öğrencilerine yönelik 0.5% uygulamasına değinen Temsilci, bu uygulama sayesinde Yunan üniversitelerinde okuyan Azınlık öğrenci sayısının önemli oranda arttığı ve buna bağlı olarak Yunan iş sektörlerinde Azınlık bireylerine daha sık rastlanır olduğu ifade etti. Ayrıca Yunanlı temsilci, 0.5% kota uygulamasının Azınlık bireylerinin Yunan toplumuna entegrasyonu konusunda önemli katkı sağladığının altını çizdi.