Avrupa Anayasa Hukuku Merkezi ile Themistoklis ve Dimitris Tsatsos Vakfı “Şeriat ve Kadı: Yeni yasal düzenleme yeterli mi?” konulu panel düzenlendi. Panel Atina’da 29 Ocak Pazartesi akşamı saat 18.00’de Atina Barosu’nun Akadimias 60 adresinde bulunan merkezinde gerçekleştirildi.
Çaços Vakfı Başkanı Profesör Ksenofon Kontiadis’in moderatörlüğünü yaptığı panelin konuşmacıları, SYRIZA Rodop milletvekili Mustafa Mustafa, Eski Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı, PASOK milletvekili Selanik Hukuk Fakültesi Profesörü Evaggelos Venizlos, Nea Dimokratia milletvekili eski Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, Dinişleri Genel Sekreteri Yannis Kalancis, Trakya Dimokritos Üniversitesi Yar. Doç. Yannis Ktistakis katıldı.
Panelin konuşmacılarının Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nı “Yunanlı Müslümanlar” olarak adlandırmaları dikkatlerden kaçmadı.
Evaggelos Venizlos, “doğru ve eksiksiz çözüm, Şeriat’ın kaldırılması ve ilgili tüm uyuşmazlıkların ve davaların medeni hukuk ve Yunan mahkemelerinin yargı yetkisine tabi kılınmasıdır” dedi. Venizelos, Parlamentodan geçen yeni düzenleme yasa tasarını, “Anayasa, Avrupa ve uluslararası insan hakları hukukuyla olan uyumluluğunun marjinal ve kısa sürede çözüme kavuşturulduğu “zorunlu, geçici bir adım” olarak nitelendirdi. Venizelos, “çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Trakya’daki Yunanlı Müslümanlar arasında kalıtsal bir anlaşmazlık olması durumunda, Şeriat’ın uygulanabilir olup olmadığına karar vermesi bekleniyor” dedi.
Dora Bakoyanni de konu ile ilgili yaptığı sunumda şu ifadeleri kullandı: “Atina, camisi olmayan tek Avrupa başkentidir ve aynı zamanda Şeriat’ı uygulayan tek Avrupa ülkesiyiz, vede Müslüman Azınlığa sahip tek ülke değiliz. Şeriat, modern açık toplumlarla uyuşmaz; vatandaşların yasalar önünde eşitliği, toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesi ve adil yargılanma ilkesine karşı. İslam ülkelerinde Şeriat hukuki bir konumdadır ve yazılı bir kanundur ve yasal organlar tarafından modernleştirmeye duyarlıdır. Yunanistan’da şu paradoks yaşanıyor: Şeriat’ın modernleşmesi için hiçbir yazılı ve sözlü bir formu yok. Temyiz yok. Yunan davası en anakronist örnektir ve doğrudan Osmanlı İmparatorluğu’nu hatırlatır. Modern bir Yunan Avrupa demokrasisi ikinci sınıf vatandaşlara sahip olamaz.”
Bakoyanni, nihayetinde Trakya’daki Müslümanların çoğunluğunun Şeriat’ın kaldırılmasını istediğini ve Yunan devletinin, bütün siyasi partilerin oylayacağı böyle bir karara devam etmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
“Müftüler yargı yetkilerinden arındırmalıdır”
Milletvekili Mustafa Mustafa da sırasıyla söz alarak, Parlamento’dan geçen yasa tasarısının kendileri açısından teselli edici ve umut verici olduğunu, çünkü birçok insanın eziyet çektiği askıda olan davaların var olduğunu dile getirdi. Mustafa Mustafa, Müftülerin yargı yetkisinden arındırılmaları, solun ve toplumun içinde konuşulan bir konu olduğunu, bunun da 1974 yılından beri devam ettiğini dile getirdi.
“Biz zaten toplum tarafından aşılan bir konuyu konuşuyoruz. Bu sadece toplumun bir bölümünden oluşmuyor, Trakya’da siyasi ve dini inançların ötesinde de olan ve halk tarafından benimsenen bir konu. Son beş yıldan beri miras davalarının % 99’u Medeni Kanun’a göre yerine getirilirken, çoğunlukla çocukların vesayet konuları mahkemelere sevk edilmektedir.”
