ABTTF hazırladığı paralel raporunda, Batı Trakya Türk toplumunun uğradığı haksızlıkları ve yaşadığı sorunları dile getirdi.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan Yunanistan 2018 İnsan Hakları Raporu’ndaki Batı Trakya Türk toplumu ile ilgili açıklamalara yanıt niteliğinde paralel bir rapor hazırladı. ABD’nin yetkili makamlarına ilettiği paralel raporunda ABTTF, Batı Trakya Türk toplumuna ilişkin konular hakkında ayrıntılı bilgilendirmede bulundu ve ABD raporunda yer verilmeyen güncel gelişmeleri aktardı.
Paralel raporunda ABTTF, Yunan devletinin Batı Trakya Türk toplumunun etnik Türk kimliğini tanımadığının altını çizerek bugün Yunanistan’da yerel mahkemelerce kayıtlı “Türk” isimli resmi bir derneğin bulunmadığını belirtti. Yunanistan’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ve Meriç İli Azınlık Gençleri Derneği ile ilgili aleyhinde verdiği kararları aradan on yılı aşkın bir zaman geçmesine rağmen halen uygulamadığını not eden ABTTF, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin “Bekir Usta grubu davaları” adı altında AİHM’nin söz konusu kararlarının uygulanmasını yakından denetlediğini belirterek Yunan ulusal mahkemelerinde devam eden hukuki süreci ayrıntılı olarak aktardı.
Eğitim konusuna ilişkin olarak ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun antlaşmalarla garanti altına alınan eğitim özerkliğinin geçen yıllar içerisinde Yunan hükümetinin uygulamaları ve yasalar ile tahrip edildiğini belirterek ekonomik gerekçeler ile çift dilli azınlık ilkokullarının kapatıldığını, 2008’de 194 olan azınlık ilkokulu sayısının 2018’de 128’e düştüğünü kaydetti. Batı Trakya Türk toplumu mensubu çocukların erken çocukluk döneminde ana dilleri Türkçe’yi öğrenebilecekleri iki dilli azınlık anaokullarının bulunmadığını belirten ABTTF, Yunan hükümetinin Batı Trakya Türk toplumunun bölgede Türkçe ve Yunanca dillerinde eğitim verecek çift dilli azınlık anaokulları açılması yönündeki taleplerini görmezden geldiğini ifade etti. Yunanistan’ı Batı Trakya Türk toplumunun eğitim özerkliğini iade etmeye çağıran ABTTF, azınlık eğitim sistemi içerisinde Türkçe-Yunanca çift dilli azınlık anaokullarının açılmasını talep etti.
Paralel raporunda Batı Trakya Türk toplumunun önde gelenleri ve temsilcilerine yönelik gözdağı verme ve sindirme amaçlı adli kovuşturmaların 2018 yılında da devam ettiğini not eden ABTTF, “müftülük makamını gasp” gerekçesi ile Batı Trakya Türk toplumunun seçtiği Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif hakkında dava açıldığını dile getirdi.
Din özgürlüğüne ilişkin olarak, 1913 Atina ve 1923 Lozan Antlaşmalarıyla Batı Trakya Türk toplumuna kendi dini liderlerini seçme hakkının tanındığını hatırlatan ABTTF, Yunanistan’ın Batı Trakya Türk toplumunun seçtiği müftüleri halen tanımadığını, Yunan Parlamentosu’nda Ocak 2018’de kabul edilen ve aile ve miras hukuku alanında müftüler tarafından kullanılan şer’i yetkileri tercihli hale getiren yasanın Batı Trakya Türk toplumunun dini özerkliğini ortadan kaldırmaya yönelik başka bir adım olduğunu aktardı.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayımladığı Yunanistan 2018 İnsan Hakları Raporu’na https://www.state.gov/documents/organization/289379.pdf linkinden ulaşabilirsiniz.