Halit Habip Oğlu: “Geçmiş yıllarda olduğu gibi raporda Batı Trakya Türklerinin sorunlarına eksik ve yüzeysel bir şekilde değinilirken Batı Trakya Türk toplumunun görüşüne yer verilmeyerek resmi devlet tezi tekrar ediliyor.”
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı, dünya çapında yaklaşık 200 ülkedeki insan haklarının durumuna ilişkin 2017 raporunu yayımladı. Raporun Yunanistan’la ilgili bölümünde Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarına “Trakya’daki Müslüman azınlık” tanımlaması ile kısmen atıfta bulunuluyor.
Batı Trakya Türk toplumu ayrımcılığa maruz kalıyor
Raporda, anayasa ve yasaların ülkedeki azınlıklara mensup kişilere karşı ayrımcılığı yasaklamasına rağmen aralarında Yunanistan’ın resmi olarak “Trakya’daki Müslüman azınlık” olarak tanıdığı Batı Trakya Türk toplumunun da bulunduğu azınlık gruplarının ayrımcılığa uğradığı ifade ediliyor. Hükümetin bireyin kendini tanımlama hakkını tanımasına karşın kendini bir azınlık grubunun mensubu olarak tanımlayan birçok kişinin kimliğini özgürce ifade etmede ve kültürünü devam ettirmede zorluklarla karşılaştığı belirtilen raporda, isminde “Türk” ve “Türkçe” kelimeleri geçen derneklerin mahkemeler tarafından kayıt edilmediği kaydediliyor. Raporda, Batı Trakya Türk toplumunun nüfusu geçen yılki raporda olduğu gibi yaklaşık 100-120 bin olarak veriliyor.
Batı Trakya’da yalnızca iki adet çift dilli azınlık ortaokulu var
Batı Trakya Türk toplumunun eğitim alanında yaşadığı sorunlara ilişkin olarak ise geçen yıl olduğu gibi Avrupa Irkçılık ve Hoşgörüsüzlükle Mücadele Komisyonu’nun (ECRI) Yunanistan hakkındaki beşinci raporuna atıfta bulunularak Trakya bölgesinde Türk toplumuna mensup çocuklar için Yunanca ve Türkçe dillerinde çift dilli eğitim veren yalnızca iki ortaokul bulunduğu not ediliyor.
Batı Trakya’da Şer’i hukuk uygulaması
Raporda, geçen yılki raporda yer alan ifadeler aynen tekrar edilerek hükümetin Batı Trakya Türk toplumu için aile ve medeni hukuk konularında “hükümet tarafından atanmış resmi müftüler” tarafından uygulanan İslami hukuku tanıdığı belirtilerek “evlendirilen Müslümanların şer’i hükümlere tabi oldukları ancak isterlerse medeni hukuka göre de nikah kıyma hakkın sahip oldukları ve asliye hukuk mahkemelerine başvurabilecekleri not ediliyor. Raporda, ülkedeki mevzuata göre mahkemelerin Yunan anayasası veya uluslararası insan hakları antlaşmaları ile çelişen tayinli müftü tarafından alınmış kararları uygulamaması gerektiği ayrıca belirtiliyor.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayımladığı Yunanistan 2017 İnsan Hakları Raporu’nda geçen yılın raporunda yer alan ifadeler neredeyse aynen tekrar ediliyor. Batı Trakya Türklerinin sorunlarına eksik ve yüzeysel bir şekilde değinilen raporda, Batı Trakya Türk toplumunun görüşüne yer verilmeyerek resmi devlet tezi tekrar ediliyor. ABTTF olarak geçmiş yıllarda olduğu üzere yine paralel bir rapor hazırlayarak raporda geçen tüm konu başlıklarına dair Batı Trakya Türk toplumunun görüşünü ilgili makamlara ileteceğiz” açıklamasında bulundu.
ABD 2017 Yunanistan İnsan Hakları Raporu’nun tam metnini okumak için:
http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/humanrightsreport/index.htm?year=2017&dlid=277171