Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın, din ve vicdan özgürlüğü, medya ve dernekleşme özgürlüğü konularında karşılaştığı sorunlar, AGİT İnsani Boyut Uygulama Toplantısında dile getirildi.
Derneğimizi temsil eden eski başkanlarımızdan Cemil Kabza, toplantıda yaptığı konuşmalarda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın ifade ve medya özgürlüğü, müftülük ve vakıflar ile dernekleşme özgürlüğü konusunda karşılaştığı sorunları dile getirdi.
Toplantıda Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu’nu temsil eden ABTTF Uluslararası İlişkiler Direktörü Melek Kırmacı ve ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Ercüment Mustafaoğlu basın, müftülük ve dernekleşme özgürlüğü konusunda konusunda söz aldı.
Cemil Kabza, Ercüment Mustafaoğlu ve Melek Kırmacı’nın yaptığı konuşmalara, Yunanistan Delegasyonu temsilcisi kısa cevaplar verdi.
KATILIMCI SAYISI 1.000’Nİ AŞIYOR
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından her yıl düzenlenen ve bini aşkın kişinin katıldığı İnsani Boyut Uygulama Toplantısı, Polonya’nın Başkenti Varşova’da gerçekleşiyor. 26 Eylül Pazartesi günü başlayan toplantı, 7 Ekim Cuma günü sona erecek.
Toplantıda AGİT’e üye 56 ülkenin insan hakları, demokratikleşme ve hukkukun üstünlüğü alanlarında üstlenmiş oldukları yükümlülükleri ne ölçüde uyguladıkları gözden geçiriliyor. İki hafata süren toplantıya AGİT’e üye devlet temsilcilerinin yanısıra, çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi katılıyor.
AGİT’e üye ülke temsilcileri kendi ülkelerinde meydana gelen gelişmeleri anlatırken, sivil toplum kuruluşu temsilcileri de yaşadıkları ülkelerdeki insan hakları ihlallerini dile getiren konuşmalar yapıyor. Sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yaptıkları konuşmalara ve dile getirdikleri sorunlara, devlet temsilcilerinin cevap verme hakkı bulunuyor.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ve MEDYA
AGİT Basın Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovic’in açılış konuşmasını yaptığı, ifade ve medya özgürlüğü başlıklı oturumda, BTAYTD ve ABTTF temsilcileri Batı Trakya’daki Türkçe gazete ve radyoların karşılaştığı sorunları dile getirdi.
Bu oturumda konuşan Cemil Kabza, statüsü 1923 yılında imzalanan Lozan Barış Antlaşması’yla belirlenen Batı Trakya Türkleri’nin o dönemden bu yana çeşitli bürokratik engellere rağmen Türkçe gazete ve dergiler çıkardığını söyledi. 1974 yılından bu yana Batı Trakya’da ifade ve medya özgürlüğü konusunda bazı olumlu gelişmelerin olduğuna dikkat çeken Kabza, bugün Batı Trakya’da her türlü zorluklara rağmen, 4 haftalık gazetenin yayınını sürdürdüğünü, 4 radyonun Türkçe yayın yaptığını, 3 aylık derginin yayınlandığını ve 2 gazetenin de iki haftada bir yayınlandığını söyledi.
GÜNDEM ve MİLLET GAZETELERİNİN SORUNU
BTAYTD temsilcisi Cemil Kabza Meriç (Evros) ilindeki bir azınlık okulunda görevli Hıristiyan bir öğretmenin, Müslüman öğrencilere verdiği bir ödev hakkında haber yayınlayan Gündem ve Millet gazetelerine karşı açtığı 1er milyonluk tazminat davaları hakkında geniş bilgi verdi. Kabza, mahkemenin iki gazeteye toplam 270 bin euro para cezası verdiğini, gazetecilerden Cemil Kabza ve Cengiz Ömer’in 10’ar hapis cezası ile karşı karşıya olduğunu ve iki gazetenin sahipleri ve çalışanlarının banka hesaplarına el konduğunu söyledi.
Her iki gazetenin de kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Cemil Kabza, 2010 yılında resmi ilan yayınlama hakkına sahip olan Gündem gazetesi’nin bu hakkının hiç bir açıklama yapılmaksızın 2011 yılında elinden alındığı söyledi.
Kabza konuşmasının sonunda Yunanistan’ı ifade ve medya özgürlüğüne saygı duymasını, imzaladığı ve taraf olduğu anlaşmalara sadık kalmasını, ifade ve medya özgürlüğü ile pek bağdaşmayan 3592/2007 sayılı kanunun yeniden gözden geçirilmesini istedi. Kabza ayrıca 24 Şubat 2012’de Rodop İstinaf Mahkemesi’nde görüşülecek olan GÜNDEM ve MİLLET gazeteleri davalarına, başta AGİT Medya Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovic ve toplantıda bulunan herkesi katılmaya davet etti.
MEDYA YASASI DEĞİŞTİRİLMELİ
Aynı oturumda ABTTF adına söz alan Melek Kırmacı ise AGİT’e üye ülkelerin medya özgürlüğü konusundaki taahhütlerini yerine getirmediklerini ifade ederek, Yunanistan’da 2007’den bu yana uygulanan medya kanunun doğurduğu sıkıntıları dile getirdi. 3592/2007 sayı ve tarihli kanunun bir çok hükmünün değiştirilmesi gerektiğini söyleyen Kırmacı, özellikle radyo programlarına en az yüzde 25 oranında Yunanca yayın yapma zorunluluğu getirilmesinin medyada çoğulculuk ilkesiye bağdaşmadığını söyledi. Yunanistan Ulusal Radyo ve Televizyon Kurulu’nun (ESR) Kral FM’ye yüzde 25 oranında Yunanca yayın yapmadığı gerekçesi ile 3 bin Euro ceza verdiğini belirten Kırmacı, Tele- Radio FM’nin ise aynı gerekçe ile uyarı cezası aldığını ifade etti. Konu ile ilgili olarak AGİT Medya Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovic’e pek çok mektup yazdıklarını hatırlatan Kırmacı, mevcut yasanın değiştirilmesi konusunda Mijatovic’in de Yunanistan’ı uyardığının altını çizdi.
YUNANİSTAN DELEGASYONUNDAN KISA CEVAP
Bu oturumda cevap hakkını kullanan Yunanistan Dışişleri Bakanlığı AGİT-Avrupa Konseyi Dairesi Başkanı Nikos Patakias, Gündem ve Millet gazetelerine ceza verilmesine neden olan konuya ilişkin olarak davacı Yunanlı öğretmen Hara Nikopulu’nun haksız bir ithamla suçlandığını ve Nikopulu’nun bir grup erkek tarafından dövülerek kolunun kırıldığını iddia etti. ESR’ın Kral FM’ye verdiği para cezası konusunda herhangi bir açıklama yapmazken, Kral FM’nin ceza karşısında yetkili makamlar önünde herhangi bir itirazda bulunmadığını belirtti.
DİN ve İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ TEHDİT ALTINDA
AGİT Din ve İnanç Özgürlüğü Uzmanlar Konseyi üyesi Prof. Gerhard Robbers’in yönettiği “Düşünce, vicdan, din ve inanç özgürlüğü” başlıklı oturumda, BTAYTD ve ABTTF temsilcileri, müftülük, vakıflar ve imamlar yasası konusunu dile getiren konuşmalar yaptı.
MÜFTÜLÜK VE “240 İMAM YASASI”
Batı Trakya Türk Azınlığı’nın seçmiş olduğu müftülerin devlet tarafından tanınmadığını belirten Cemil Kabza, devletin toplum tarafından tanınmayan müftülerin görev sürelerini uzatmaya devam ettiğni söyledi. Kabza, Yunanistan’ın daha once atamış oludğu müftülürin görev sürelerini uzatmasıyla, sorunun çözülmesi yönünde adım atmaya niyetli görülmediğini söyledi.
BTAYTD temsilcisi Kabza, 240 din görevlisinin, devletin tayin edeceği 5 kişilik Hırisityan heyet tarafından belirlenmesini öngören ve kamuoyunda 240 imam yasası olarak bilinen 3536/2007 sayılı yasanın, Batı Trakya Türkleri tarafından kesinlikle kabul edilmediğini, ilgili yasanın azınlığın dini özerkliğini garanti altına alan Lozan Barış Antlaşması’nın hükümleriyle ters düştüğü ve İslam diniyle de bağdaşmadığını ifade etti.
VAKIFLAR BORÇ BATAĞINDA
Azınlığa ait vakıf mallarının devletin atadığı kişiler tarafından yönetilmeye devam edildiğini hatırlatan Cemil Kabza, vakıfların vergi borçlarının silinmesini öngören 3554/2007 sayılı yasanın uygulanmadığını söyledi.
Cemil Kabza 2008 yılında çıkarılan 3647 sayılı Vakıflar Yasası’nın ise azınlığın görüşüne başvurmaksızın hazırlandığını ve bu şekliyle uygulanmasının mümkün olamayacağını belirtti. BTAYTD temsilcisi, 2011 yılı itibariyle Gümülcine Vakıf İdaresi’nin vergi borcunun 1 milyon Euroyu aştığını hatırlattı.
MÜFTÜLER TANINMIYOR!
Aynı oturumda söz alan ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Ercüment Mustafaoğlu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın müftü sorununa dikkat çekti. Mustafaoğlu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dini alanda özerk bir yapıya sahip olduğunu açıkça ifade eden uluslararası ve ikili anlaşmalara da atıfta bulunarak, bu anlaşmalardan doğan hakların pratikte bugün nasıl gasp edildiğini anlattı.
Devletin 1990’da çıkardığı bir yasayla müftülük seçimi hakkının azınlığın elinden alındığını hatırlatan Mustafaoğlu, devletin müftü olarak atadığı kişilerin görev sürelerinin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle uzattığını söyledi.
Müftü sorununun çözülmesi beklentisi karşısında atanmış müftülerin görev süresinin uzatılmasının Batı Trakya Türk Azınlığı’nda hayal kırıklığı yarattığını kaydeden Mustafaoğlu, Batı Trakya Türk Azınlığı ile birlikte Rodos ve İstanköy’de yaşayan Türklerin de bu alanda sorun yaşadıklarına dikkat çekti. Mustafaoğlu, Rodos ve İstanköy’de müftülük makamının 1972 yılından bu yana boş olduğunu söyledi.
“EKONOMİK KRİZE RAĞMEN VERGİ ALINMIYOR”
BTAYTD ve ABTTF temsilcisinin Yunanistan’daki din özgürlüğü konusunda yaptıkları konuşmlara yönelik cevap hakkını kullanan Yunanistan temsilcisi, müftülük sorununa ilişkin herhangi bir açıklama getirmezken, Yunanistan’ın mevcut ekonomik kriz döneminde bile iyi niyete örnek olacak gelişmelerin gerçekleştirdiğini iddia etti. Yunanlı diplomat 2007 yılında çıkarılan yasa ile Müslüman vakıflarının biriken vergi borçlarının silindiğini ve bu vakıflara vergi muafiyeti getirildiğini söyledi. Yunanistan temsilcisi, 2008 yılında vakıfların emlak vergisinden muaf tutulduğunu söyledi..
DERNEKLEŞME ÖZGÜRLÜĞÜ ve AİHM KARARLARI
27 Eylül Salı günü gerçekleşen “Toplanma ve dernek kurma özgürlüğü” konulu oturumda ABTTF adına kanuşan Melek Kırmacı, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dernek kurma hakkı ile ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Yunanistan’ı defalarca mahkum etmesine karşın, Yunanistan’ın AİHM kararlarını uygulamadığını söyledi. Kırmacı, AİHM’nin İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ve Meriç Azınlık Gençlik Derneği lehine verdiği kararların ardından izledikleri yasal süreçle ilgili bilgi verdi. Melek Kırmacı, Yunanistan’dan AİHM kararlarını uygulamasını istedi.
Aynı oturumda BTAYTD adına söz alan Cemil Kabza ise dernekleşme özgürlüğünün bir insan hakkı olduğunu hatırlatarak, Yunanistan’ın bu hakkı ihlal etmeye devam ettiğini belirtti.
AİHM’nin Türk azınlık dernekleri lehine verdiği olumlu kararları hatırlatan Kabza, Yunanistan’ın AİHM kararlarını uygulamadığını söyledi.
Azınlğın yıllar önce kurduğu Türk derneklerinin isimlerindeki Türk kelimesi yüzünden kapatıldığını ve yenilerinin kurulmasına müsade edilmediğini belirten Cemil Kabza, Pomak ve Roma derneklerinin ise rahatlıkla kurulabildiğini ifade etti.
Yunanistan’ın “Azınlık” kelimesini içeren derneklerin kurulmasına da izin vermediğini hatırlatan Cemil Kabza, AİHM kararlarının uygulanması konusunda İskeçe PASOK Milletvekili Çetin Mandacı’nın parlamentoya soru yönelttiğini ve cevabın önümüzdeki günlerde belkelndiğini söyledi.
Kabza kuruluş dilekçeleri mahkemeler tarafından ret edilen Batı Trakya Azınlığı Güney Meriç Kültür ve Eğitim Derneği ile Evrenköy Kültür, Folklor ve Eğitim Derneği örneklerini verdi.
CEVAP YOK
BTAYTD ve ABTTF temsilcilerinin dernekleşme özgürlüğü ile ilgile yapılan konuşmalara Yunanistan delegasyonu cevap hakkını kullanmadı.