Başbakan Aleksis Çipras Gümülcine’de yaptığı konuşmada, “Geçmişin bağlarını kırmaya, geleceğin yolunu açmaya ve zorunluluğu lağvederek seçme hakkını tanımaya karar verdik” dedi.
Başbakan Aleksis Çipras Doğu Makedonya-Trakya Eyaleti Kalkınma Çalıştayı çerçevesinde Gümülcine’de merkez otellerden birinde yaptığı konuşmada hükümetin Batı Trakya’da Müslüman Türk Azınlığı’nı ilgilendiren konularda atacağı adımlardan bahsetti, hükümet olarak önümüzdeki günlerde yapmayı planladıkları bazı yenilikleri açıkladı.
Konuşmasında “Yasalar önünde eşitlik ve eşit vatandaşlık, adil kalkınma planlamamızın bir parçasıdır” diyen Başbakan Çipras ilk olarak eğitim konusuna değindi.
“Devlet eğitimini destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz.”
Çipras Azınlık eğitimi konusuna da değindi. Çipras, “Müslüman Azınlık üyesi Yunan vatandaşlarını ilgilendiren özel bir konuya değinmek istiyorum. Devlet eğitimini destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz. Bu çerçevede devlet anaokullarının Azınlık üyesi çocukların özel ihtiyaçlarına karşılık verebilecek durumda olmasını sağlayacak adımlar atıyoruz. Buna paralel olarak ise İskeçe Azınlık Ortaokulu gibi Azınlık okullarına giden çocuklara da iyi koşullar sağlamalıyız” diyerek Azınlığın büyük eğitim sorununa sadece iki cümleyle değinmesi dikkat çekti.
“Geçmişin bağlarını kırmaya, geleceğin yolunu açmaya ve zorunluluğu lağvederek seçme hakkını tanımaya karar verdik”
Başbakan Çipras’ın konuşmasındaki en önemli konulardan biri, Azınlık insanının miras hakkı konusunda noterde vasiyetname yaptırma ve vasiyet bırakma hakkına değindi.
Başbakan Çipras şunları dile getirdi:
“Bugün için Müslüman Azınlık üyesi Yunan vatandaşları kişisel ve miras konularında medeni devlet mahkemelerine gitme hakkına sahip değiller. Hepiniz biliyorsunuz ki, Yargıtay (Arios Pagos) kararları Müslüman Azınlık üyelerinin miras davalarında diğer Yunan vatandaşları gibi vasiyet bırakma hakkına sahip olmadığını belirtiyor. Biz bugün bu realiteyi değiştirmeye karar verdik. Geçmişin bağlarını kırmaya, geleceğin yolunu açmaya ve zorunluluğu lağvederek seçme hakkını tanımaya karar verdik.
Buna göre;
– Birincisi, Tüm tarafların kabul etmesi durumunda, açık ve net olarak Müftünün yetkisini isteğe bağlı kılacaktır. Eğer tarafların tamamı kabul etmezse, o zaman dava zorunlu olarak medeni devlet mahkemelerine sevk edilecektir.
– İkincisi, Medeni hukuku işleten devletin mahkemeleri ilk defa olarak kesin bir şekilde bu yetkiye sahip olacaklardır.
– Üçüncüsü, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile gerekli usul kuralları belirlenecektir ve böylece tarafların haklarını tamamen koruyacak somut bir çerçeve içerisinde Müftü yetkilerini uygulayabilecektir.
– Dördüncüsü, Azınlık üyelerinin miras ilişkilerinin İslam Hukuku tarafından değil, Medeni Hukuk tarafından belirlendiğini açık bir şekilde ifade edecektir. Öte yandan isteyen aksini yazılı beyanda bulunarak (İslam aile hukukunu) tercih edebilir. Ancak bilahare istediği zaman bu beyanını yine değiştirebilir. Veya sadece Medeni Hukuka göre bir vasiyetname bırakabilir ve dolayısıyla sadece bu geçerli sayılır.
– Beşincisi, Bugüne kadar yazılmış vasiyetlerin geçerli olmasını ve uygulanmasını sağlayacaktır.
Size önerilerimizi ve vatandaşlarımıza yönelik vaatlerimizi sunuyorum. Tabii ki de itirazlara, fikirlere, görüşlere açığız, sunacağımız ve yarından itibaren Yunanistan Eğitim Bakanlığı’nın koordinasyonunda tartışmaya açılacak önerimizin iyileştirilmesi için diyalog yapacağız.
Bazıları bu değişiklerin Müslüman vatandaşlarımızla ilgili olduğunu düşünebilir, ancak yapmayı istediğimiz değişikliler hepimizi ilgilendiriyor. Çünkü değersel nitelikteler ve çoğunluk ile Azınlık değer kurallarının daha fazla ortak nokta bulmalarına imkan tanıyor. Bizi birleştiren şeylere eklediğimiz her ortak unsur toplumsal bütünlüğü ve bağlarımızı daha kuvvetli yapıyor.”