Halit Habip Oğlu: “Batı Trakya Türkleri olarak Yunan hükümetinin yine bir oldu-bittisine izin vermeden elimizdeki tüm demokratik araçları kullanarak antlaşmalarla garanti altına alınmış dini özerkliğimizi hukuk kuralları içerisinde sonuna kadar savunmalıyız.”
Yunan hükümeti, Türk azınlığın yaşadığı Batı Trakya bölgesindeki müftülüklerin işleyişine dair bir komisyon kurdu. Gündem gazetesinin haberine göre, Yunanistan Eğitim Bakanı Kostas Gavroğlu’nun kararıyla müftülüklerin işleyişinin modernleştirilmesi ve seviyesinin yükseltilmesi amacıyla kurulan komisyon dört Yunan bürokratından oluşurken komisyonda Batı Trakya Türk toplumunu temsilen kimse yer almıyor. Komisyonun koordinatörlüğüne getirilen Yunanistan Eğitim Bakanlığı Din İşleri Genel Sekreterliği Farklı Din ve Mezhepler Bölüm Başkan Yardımcısı Eleni Anastasopulu tarafından İskeçe, Gümülcine ve Dimetoka müftülükleri ziyaret edilerek müftülüklerin işleyiş şekli ile müftülerin yargı yetkileri ile ilgili hazırlanacak rapor Eğitim Bakanı Gavroğlu’na sunulacak.
Konuya ilişkin olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Yunan hükümeti önce 240 İmam Yasası uyarınca sözleşmeli devlet memuru olarak işe alınan din dersi öğretmenlerini “Rodop-Evros Din Öğretmenleri Derneği” adı altında örgütledi. Ardından bu derneğin yöneticileri eskisinin görevinden alınmasından sonra vekaleten yerine atanan Dimetoka’daki yeni müftü naibini makamında ziyaret ettiler. Yunan hükümeti bir sonraki adımda ise İskeçe ve Rodop’taki tayinli müftüleri görevden alarak yerlerine devlet okullarında görev yapan bu din öğretmenlerine Rodop, İskeçe ve Dimetoka’da yeni müftüleri seçtirmeyi ve akabinde de bunların atamasını yapmayı planlıyor. Bu arada da Batı Trakya Türk toplumu olarak bizlerin seçtiği müftülerimiz aleyhine müftü makamını işgal ettikleri iddiası ile iki ayrı dava açılıyor. Şimdi de Yunan hükümet makamlarının ifadesine göre Batı Trakya’daki müftülüklerin işleyişinin modernleştirilmesi ve seviyesinin yükseltilmesi amacıyla bir komisyon kuruluyor. Ancak doğrudan Batı Trakya Türk toplumunu ilgilendiren müftülük konusu ile ilgili bu komisyonda Batı Trakya Türklerinden kimse bulunmuyor. Bu komisyonun geçtiğimiz Mart ayında başkent Atina’da düzenlenen ve müftülerin şer’i yetkilerinin sorgulandığı panelden kısa bir süre sonra kurulması ise ayrıca dikkat çekici. Son dönemde yaşanan tüm bu olaylar Yunan hükümetinin Batı Trakya Türk toplumunun dini özerkliğini tamamen ortadan kaldırmaya yönelik sinsi planını adım adım uyguladığını gösteriyor. ABTTF olarak dini özerkliğimize karşı yapılan bu girişimlere ilişkin bir mektup kaleme alarak bunu uluslararası kuruluşlara gönderdik. Bu mektubumuza cevaben Avrupa Milletleri Federal Birliği (FUEN) yayımladığı basın açıklamasıyla Yunan makamlarının İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete ve Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif’e yönelik tutumlarını kınayarak müftülerimiz aleyhine açılan davaların takipçisi olacağını duyurdu. FUEN, Batı Trakya Türklerine karşı yıldırma ve baskı aracı olarak adli kovuşturmalar konusunu sunduğu yazılı bildiri ile Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne de taşıdı. Söz konusu yazılı bildiriden oldukça rahatsız olan ülkemiz Yunanistan, diplomatik üsluptan çok uzak, kaba bir dille FUEN Başkan Yardımcısı olarak beni hedef gösteren yanıtlar verdi, FUEN’yi Türk hükümetine hizmet eden bir sivil toplum kuruluşu olmakla suçlaydı. Ülkemiz Yunanistan diplomasiden, gerçeklerden uzak bir şekilde Batı Trakya Türklerinin hakları için çalışan şahsıma, Batı Trakya Türklerine destek veren FUEN’ye ağır ithamlarda bulundu. Tüm bu yaşananlar ışığında Batı Trakya Türkleri olarak Yunan hükümetinin yine bir oldu-bittisine izin vermeden elimizdeki tüm demokratik araçları kullanarak antlaşmalarla garanti altına alınmış dini özerkliğimizi hukuk kuralları içerisinde sonuna kadar savunmalıyız” açıklamasında bulundu.