Türkiye’nin kendi imkanlarıyla ürettiği KASIRGA-G füzesi Yunanistan’ı tedirgin etti.
Türk savunma sanayi son yıllarda yaptığı atakla birçok alanda başarılı projeler gerçekleştirmeyi başardı. Milli tank, milli uçak ve milli uydu projeleri devletin büyük kararlılığı ile devam ediyor. Türkiye’nin bölgesinde liderlik iddiasını artıracak ve ordunun gücünü katlayacak projelerinden biri olan WS-1 roket sistemi üzerine şekillenen F-302 mm çapındaki Kasırga roketi; fren halkası takılı olarak 80 km, fren halkası takılı olmadan 120 km menzile ulaşabilmektedir. Dolayısıyla da bu silahın ayak sesleri daha şimdiden Yunanistan’ı tedirgin etmeye yetti. Yunan basınında çıkan haber-yorumlar da açıkça bunu gösteriyor.
Bu füze sistemiyle ilgili bir yorum yapan Selanik’te bulunan Makedonia Üniversitesi Öğretim görevlisi İlias Kuskuvelis özetle şu ifadelere yer veriyor.
“Roketsan tarafından Türkiye’de üretilen Kasırga-G F-302T tipi güdümlü füze sisteminin Türk Ordusu’na ilk teslimatı 16 Kasım tarihinde yapıldı. Bu füze sistemi tamamıyla Türkiye’de yerli olarak üretildi ve menzili 120 km mesafeye ulaşıyor.
Bu ne demek oluyor. Bu, Türkiye’nin ilk aşamada kısa menzilli füze sistemine sahip olması demektir. Söz konusu bu gerçek Yunanistan’a negatif bir şekilde yansıyacağından dolayı bizi endişelendirmelidir. Kim demiş ki Türkiye’nin kendi imkanlarıyla ürettiği bu füzeler kısa menzilli olarak kalacak. Bu şekilde kalsa da tüm Trakya genelini, Ege adalarını ve Kıbrıs’ı menzili içine alıyor.
Ayrıca, güvenli bir ilk saldırı olacaktır ve bizim de balistik füzelere karşı etkili bir savunmamız yok. Dolayısıyla füze uçuş süresi kısa zamanlı olunca da sürpriz avantaja sahip olacaklardır. Genel olarak askeri hareketlilik girişimi öncülüğü de onların lehinedir.
Doğal olarak Yunanistan da Türk tehtidini şu şekilde dengelemelidir.
Benzeri bir saldırı füze sistemi satın alarak veya başka bir askeri karşı tehdit unsuru yaratarak ve anti-balistik füze kalkanına yönelik yatırımların yapılması, savunma harcamalarının arttırılması düşünülmelidir. Buna paralel olarak defansif doktrinin gözden geçirilmesi ve bizim tarafımızdan Türk Silahlı Kuvvetleri gücünün hedef alınması. Stratejik derinlik sorununun gözden geçirilmesi. Avrupa Birliği çevrelerinde Türkiye’ye karşı diplomatik maliyetlerin yaptırımlarını sağlamaktır.
Diplomatik açıdan ve silahlanma açısından artık zaman çok kısıtlı, bunu çok iyi alğılamalıyız, çünkü komşularına karşı koymaya hazırlıklıysan özgürlüğünü koruyabilirsin.
