Aleksis Çipras, “Yunanistan, Doğu Akdeniz’de karasularını 12 mile çıkarma hakkına sahiptir ve derhal harekete geçmelidir.”
Yunanistan Barolar Birliği ve Pan-Kıbrıs (Güney) Barosu, 5 Kasım 2022 Cumartesi günü Lefkoşa’da “Doğu Akdeniz’de Deniz Alanlarının Sınırlandırılması: Hukuki Sorunlar ve Tahrikler” konulu bir etkinliğe daha önce hazırlanan video kayıt yöntemiyle katılan SİRİZA Partisi Başkanı ve eski Yunanistan Başbakanı Alekis Çipras, Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’deki karasularını tıpkı Türkiye’nin daha önce yaptığı gibi 12 deniz miline kadar genişletmeye hakkı olduğunu ve derhal yapması gerektiğini söyledi.
Çipras, Yunanistan’ın karasularının genişletilmesini, uygulanması için en uygun zamanın şimdi olduğunu ve bunu Uluslararası Hukuka dayanan devredilemez bir hak olarak nitelendirdi.
Başkan Çipras, Uluslararası Hukukun temel ilkelerine uyulmasının, toprak bütünlüğüne, egemenliğe, şiddete başvurmamaya, iyi komşuluk ilkesine saygı gösterilmesinin önemine değindi. Çipras, konuşmasında şunları dile getirdi:
“Bir yanda Uluslararası Hukuka dayanarak hakkımız olanı savunma kararlılığı ve aynı zamanda deniz bölgelerinin sınırlandırılması sorununu Uluslararası Hukuk temelinde diyalog ve istişare yoluyla çözmeye yönelik güçlü bir irade olmalı.
Ancak bugün, bölgemizde, Doğu Akdeniz’de, Yunanistan ve Kıbrıs (Güney) Cumhuriyeti’nin egemenliği ve egemenlik haklarına yönelik Türk saldırganlığının artması, Uluslararası Hukuk ilkelerinin yeni ihlallerine ilişkin yeni korkulara ve gerilimlere yol açmaktadır. Türkiye’nin bu yasadışı işgali aynı şekilde Kıbrıs (Güney) halkının 48 yıldır aynı şekilde yaşadığı bir ihlaldir.
Bu da uluslararası toplumdan, müttefiklerimizden ve özellikle AB’den acil önleyici eylemler ve net mesajlar gerektiriyor. Soyut veya ılık ifadeler değil, eylem çağrısında bulunulması gerekiyor.
Yunanistan ve Kıbrıs (Güney) Cumhuriyeti’nin hava sahasının ve karasularının ihlallerine karşı, aynı zamanda yasadışı Türkiye-Libya mutabakatına karşı, araştırma ve sondaj çalışmalarına karşı diplomatik ve savunma desteği gerektiriyor.
Türkiye’nin ihlallerinin, güçlü, hedefe yönelik yaptırımların uygulanması ve tabii ki silah satışlarının askıya alınması yoluyla sonuçları olmasını gerektiriyor.”
Ana muhalefet lideri Çipras, yeni krizlerin Barış ve Diplomasi yoluyla ve diyalog yoluyla önlenmesinin yanı sıra, “Kıbrıs sorununun tüm Kıbrıslıların yararına, garantörsüz ve işgalci askerler olmayan, BM kararları temelinde çözülmesine, siyasi eşitlik, tek egemenlik, tek uluslararası kişilik ve tek vatandaşlık ile iki bölgeli iki toplumlu Federasyon çözümüne” atıfta bulundu.
Son olarak, Deniz Hukuku Sözleşmesi kapsamındaki anlaşmazlıkların barışçıl çözümü hakkında konuştu:
“Yunanistan ve Kıbrıs (Güney), Doğu Akdeniz’in tüm komşu ülkeleriyle MEB ve kıta sahanlığının sınırlandırılmasının peşini bırakmamalıdır. Doğu Akdeniz ülkeleri ile müzakere masasına oturması için Türkiye’ye baskı yapılması gerekmektedir. Bu, Yunanistan-Türkiye ilişkilerine ve Kıbrıs müzakerelerine yeni bir ivme kazandırabilecek bir masa olmalı. Ve bu bağlamda yeni bir Avrupa-Türkiye ilişkisinin önünü açmak olmalıdır. Çeşitli bireysel müzakere şemalarını ve kompozisyonlarını içerebilen, ancak Deniz Hukuku ilkelerine ve mevcut içtihatlara saygıya dayanması gereken bir masa olmalıdır.”
