Yunanistan ile Türkiye arasında son döneme yaşanan normalleşme ilişkileri ve bu yönde verilen çabaların herkes farkında. Yunanistan Savunma Bakanı Dendias da farkında, ancak kendisine Başbakanlık koltuğu yerini açmak için iki ülke ilişkilerini bulunduğu Bakanlıktan ilişkileri “zehirlemeye“ devam ediyor.

Savunma Bakanı Nikos Dendias Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin sakin olduğu bir dönemde henüz bu sabah 115. Savaş Kanadı’nda 340‘ncı Filoda konuşlanan F-16 savaş uçağına binerek Kuzey ve Orta Ege üzerinde hazırlık uçuşuna bizzat katıldı. Dendias iç kamuoyuna neyin mesajını vermek istiyor?

Ancak asıl mesele, biz Batı Trakya Türk Azınlığını ilgilendiren bir başka yönü de var. Yunanistan ile Türkiye arasında bu yakınlaşmayı gören ve bilen vede farkında olan biri daha var. Batı Trakya Türk Azınlığından kilometrelerce uzaklaşan ve ortalıklarda görünmeyen ve hak hukuk arama mücadelesinde ve ekonomik çıkmazın mücadelesinde Azınlığı kendi kaderine terk eden PASOK partisi Rodop Milletvekili İlhan Ahmet var.

İlhan Ahmet’in son döneme Dendias ile “dirsek teması“ Dendias’ın Dışişleri Bakanlığı döneminden biliniyor. Nedeni ise, Milletvekili İlhan Ahmet’in önce Türkiye Cumhuriyeti Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu’nu aynı zamanda Başkonsolosluğu hedef alması ve aynı zamanda çıktığı tv ve radyo programlarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında da sarf ettiği olumsuz sözleri herkes biliyor.

Bu nedenle o dönemin Dışişleri Bakanı Dendias, İlhan Ahmet’in bu sözlerini takdir etmiş ve uluslararası platformlarda kullanmayı da ihmal etmemişti. Nasıl ihmal etsin ki?

Yunanistan’ın, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar ve hatta en düşük memurun bile her defasında Gümülcine Başkonsolosluğu hakkında ileri sürdüğü asılsız iddialarını destekleyen İlhan Ahmet’in söylediği argümanlar artık “İlhan Ahmet tescilli“ Yunanistan’ın emrinde ve elinde bulunuyordu, bunu da Rodop Milletvekili İlhan Ahmet adeta “tepside“ sunmuştu.

İlhan Ahmet’in bu tutumu bu gün de halen devam ediyor. Hiç bir zaman “Türk Azınlık“ diyemediği gibi, Azınlığın hiç bir etkinliğine katılmıyor-katılamıyor, Başkonsolosluğun etrafından dahi geçemiyor. Oysa yaptığı hataları anlayan biri, hele hele bu bir siyasetçi ise, doğruyu bulma adına ve yaptığı hatalardan dolayı özür dileme yoluna gitmemesi ise ayrıca bir muamma olarak duruyor. Durumun bundan ibaret olduğu kanısındayız.

İlhan Ahmet’in, Türk diplomat önce Ömeroğlu’na, T.C. Gümülcine Başkonsolosluğuna ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı çıkışları Türkiye’de Milliyet Gazetesi yazarlarından Özay Şendir’in de dikkatini çekmiş.

Çekmiş olacak ki Özay Şendir, 23 Şubat 2024 tarihli Milliyet gazetesinde kaleme aldığı “Atina – Ankara hattında kirli gölgeler“ başlıklı köşe yazısında, biraz önce yukarıda belirttiğimiz Bakan Dendias ve İlhan Ahmet hakkında şunları köşe yazısına taşımış.

“Atina – Ankara hattında kirli gölgeler“

19 litrellik bir damacana su düşünün.

Birisi, o suya haberimiz olmadan iki damla idrar karıştırsa, suyu içer ve bir şey anlamayız.

Buna karşın o damacanaya gözümüzün önünde iki damla idrar karıştılırsa o suyu içmeyi midemiz kaldırmaz.

Bir süredir Türk-Yunan ilişkilerinde yaşanan normalleşmeyi temiz su olarak düşünüp devam edelim.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mayıs’ta Türkiye’yi ziyaret edecek olan Yunanistan Başbakanı Miçotakis, bu sürecin arkasında duruyor, suyun zehirlenmesine izin vermiyorlar.

Buna karşın Yunanistan’ın Başbakanı olma hayalini gerçekleştirmek için Dışişleri Bakanlığı dönemini sonuna kadar Türkiye düşmanlığı yaparak geçiren şimdiki zamanın Milli Savunma Bakanı Dendias, o suyu kirletmeye çalışıyor.

***

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, akıllı bir adam, Dendias’ı Dışişleri Bakanlığı’ndan Yunanistan’dan çok kendi siyasi hedefleri için çalıştığını fark ettiği için aldı ve siyasi muhataplık konusunda çok alan bulamayacağı Savunma Bakanlığı’na kaydırdı.

Fakat Dendias durmuyor. Atina-Ankara yakınlaşmasının başladığı ilk günden beri sürecin aleyhinde çalışmaya ve konuşmaya devam ediyor.

Yunanistan Milli Savunma Bakanı Dendias’ın son marifeti şu oldu;

Yunanistan, Türkiye’nin silahsızlandırılması gerektiğini söylediği adalardan birinde tatbikat yaptı.

Türkiye de bu tatbikata havada Notam, denizde Navtex ile cevap verdi.

Yakınlaşma süreci demek sorunları konuşarak çözme çabası demek, o güne kadar ülkeler pozisyonlarını koruyorlar haliyle.

***

Dendias, önce sorun olacağını bile bile tatbikata izin verdi, Ankara tepki gösterince de, “Türklerle dost olunmaz” naralarına başladı.

Dendias’ın siyasi ihtirası ve amacı belli, yaptıklarına şaşırmıyorum ama ona destek veren PASOK Milletvekili İlhan Ahmet’e şaşıyorum.

İlhan Ahmet, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu.

Türkiye’nin Yunanistan topraklarında gözü olmadığını en iyi bilen isimlerden birisi olması gerek. Son dönemde Yunanlıdan çok Yunanlı olma çabasıyla Türkiye’nin Gümülcine Başkonkolosu’nu hedef göstermek gibi işler yaptı.

O zaman radarıma girmişti, geçen hafta eşcinsel evliliğe evet dediği için bu kişiyle ilgili şikayet mailleri aldım ama önemsemedim.

Sonuçta Yunanistan’ın milletvekili, dilediği, içine sindirdiği her kararı verebilir, kimse karışamaz.

Ancak İlhan Ahmet’in, Kathimerini’ye verdiği röportajda Dendias ile aynı çizgide buluşması hepimizin hayatını etkileyen bir nokta.

Dolayısıyla burada da sorgulanması kaçınılmaz bir sonuç…

***

Milliyet olarak Türk-Yunan yakınlaşmasına katkı sağlamak adına Kathimerini başta olmak üzere Atina’daki dostlarla çalışmaya devam ediyoruz.

Atina’da da, burada da sürece inanmayan insan sayısı az değil.

Sürece inanmamak başka şey, kişisel menfaatler adına süreci baltalamaya çalışmak başka bir şey…

Bizim barışı konuşma, temiz suyu koruma ve çoğaltma çabamıza, Dendias ve İlhan Ahmet gibilerin sözleri iki damla olmaya devam edecek.

Tarih herkesi layık olduğu şekilde yazacak sonuçta…