ıLHAN AHMET KıNDıNı BıTıRMEYE DEVAM MI EDıYOR?

Yeni Demokrasi Partisi Rodop eski milletvekili Avukat ılhan Ahmet son aylarda sürdürdüğü anlaşılamayan çıkışlarıyla ve yapmış olduğu talihsiz açıklamalarıyla bir bakıma siyasi kariyerini de bitirme noktasına getirmişe benziyor. Milletvekili olduğu dönemde Batı trakya Türk Azınlığı’nın kendisine bir anda güvenerek vermiş olduğu oy yığınıyla bu azınlık onu Yunan Parlamentosu’na göndermişti. ılhan Ahmet, azınlığın hak arama yönteminde bir değişikliğe giderek, azınlığın sorunlarına soru önergeleriyle çare aramak için yüzlerce soru önergesi sunmuştu. Sunduğu soru önergelerinin içinin dolup dolmadığının takibine bakmayan Ahmet, son olarak basından ve azınlık insanından bilinmeyen nedenlerden dolayı bir soru önergesini gizleme ihtiyacını hissetmiş olacak ki, o da meşhur imamlar yasası oldu. Pek çok “neden”i beraberinde getiren o soru önergesi, azınlık insanının birlik beraberliğine uzun yıllar tamir edilemeyecek bir darbe vurmuştu. Uzun yıllar azınlığın seçtiği müftüleri tanımayan Yunan devleti, ılhan Ahmet tarafından verilen bu soru önergesiyle bir anda azınlığın özerk dini işlerinin içerisine girme fırsatı yakalamış ve bunu da en iyi şekilde kullanmaktan geri kalmamıştı. Nitekim, bu soru önergesinden sonra azınlığın din görevlilerine yaklaşan Yunan devleti, imamları maaşa bağlayarak, sosyal sigortalarını sağlayarak azınlığın kontrolünü bir bakıma eline alma açısından epey yol katetmişe benziyor. Bu meşhur yasadan sonra kulağımıza gelen söylentilere göre, azınlığın kendi imamlarının haricinde, Yunan devleti yaklaşık 180 kişiyi azınlığın yine kendi içinden sözde imamlar yaratarak yoluna devam ediyor. Yaşanan bu olumsuzlukların neticesinde, kim diyor ki gelecek zaman dilimi içerisinde Yunanistan kendisine bağladığı bu sözde imamlarla müftü seçimine gitmeyecek? Görünen o ki, sayın ılhan Ahmet’in vermiş olduğu azınlıktan sır gibi sakladığı o soru önergesinin neticesinde yerden mantar biter gibi imam kaynıyor Batı Trakya’da. Üç Kulhüvallah bir Elham süresi okuyan imamım diye devlet memuru olmak için sıraya girmiş bulunuyor. Görünen o ki, azınlık daha çok yıllar kendi yaratttığı sorunlarla uğraşmaya devam edecek. Ancak, son günlerde ılhan Ahmet’in Cumhuriyet Gazetesi’ne vermiş olduğu mülakatta söylediklerine bir anlam vermek mümkün değil. Geçmişte Kozlukebir’de sayın eski Genel Sekreter Dimitris Stamatis’in de bulunduğu bir bölgesel toplantıda sayın ılhan Ahmet’in sarfettiği “azınlığın içinde aşırı uçlar var, bölgede barışı huzuru istemeyenler var” çümlelerinden sonra şimdi de Cumhuriyet gazetesinde sarfettiği cümleler gerçekten akıl ve mantığa sığmıyor. Doğrusu sayın ılhan Ahmet’in azınlığın yanında mı? Karşısında mı olduğunu da pek anlamış değilim. Bu da yetmiyormuş gibi, sayın ılhan Ahmet, Yunan ulusal basını “Proto şema” gazetesine verdiği mülakatta yine çarpıcı açıklamalarda bulunmuş. Bilindiği üzere, Karamanlis’in parti başkanlığından istifa etmesinin ardından, Yeni Demokrasi Partisi üyeleri ve sempatizanları yeni parti başkanını seçmek için sandık başına gidecek. Haftalardan beri adaylar arasında devam eden yarış tüm hızıyla devam ediyor. Neticede seçimler gerçekleşecek ve Yunan siyasetinde köklü bir yeri olan Yeni Demokrasi Partisi elbette yeni başkanını seçecek. Bu da demokrasinin gereği, saygımız da sonsuzdur. Ancak, sayın ılhan Ahmet’in söylediklerine bakılacak olursa, Batı Trakya Türk Azınlığı bu seçimde başkan Adayı Dora Bakoyianni’yi destekleytecek gibi kesin bir tabir kullanmışa benziyor galiba sayın ılhan Ahmet. Birlik gazetesi olarak şunu anlayamadık, acaba sayın ılhan Ahmet’in belirtmiş olduğu üzere, Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu böyle bir destek kararı mı aldı da bizim haberimiz yok? Nasıl olur da sözkonusu gazetede kesin bir şekilde yazıldığı gibi, “Batı Trakya Türk Müslümanları Dora Bakoyianni’yi destekliyorlar”. Eğer bizim bilmediğimiz bir toplantı yapıldı da Danışma Kurulu böyle bir karar mı aldı? Tüm bu gelişmeler neticesinde sözkonusu gazete sayın ılhan Ahmet’in söylemiş olduğu belki kişisel fikri ve kararını sanki tüm azınlığın desteklediği bir karar gibi göstermiş olabilir mi? Bekleyelim görelim. Amacımız, sayın Stamatis’in dediği gibi ılhan Ahmet’i yıpratmak değil, aksine azınlığın hak arama mücadelesinde olmazsa olmazların arasında bulunan, buna karşın bazı hassas kırmızı çizgilerde yapmış olduğu bize göre hatalardan dersler çıkararak yeniden azınlığın davasına geri dönmesinde yardımcı olmaktır. Bu azınlıktan hiç kimse fazlalık değil, insan kaybetme gibi bir lüksümüz yok ve olamaz, olmamalı. Ancak azınlığın içinde siyaset arenasına girmek isteyen arkadaşlarımızın da her şeyin para olmadığını, parayla olamayacağının bilinmesinde fayda vardır. Önce azınlığın çıkarları, sonra para ve parti olmalıdır. şu da unutulmamalıdır, azınlık insanı vezir de yapar, rezil de.