Yunanistan’da Yargıtay Onursal Başkanı ve eski Başkan Vasiliki Thanou, kaleme aldığı makalede, Batı Trakya Fenerbahçeliler Derneği’nin tanınması kararına karşı çıkıyor.
Bayan Thanou, dikastiko.gr tarafından yayınlanan makalesinde, “Birliğin amaçları hukuka aykırıdır, ulusal çıkarlara aykırıdır ve kamu güvenliğini tehlikeye atıyor.” İfadelerini kullanıyor.
Bayan Thanou şu ifadelere yer veriyor:
“Komotini (Gümülcine) Sulh Hakimi’nin kararıyla tanınan “Fenerbahçe Taraftar Spor-Kültür Derneği BATI TRAKYA”nın amaçları hukuka aykırıdır, ulusal çıkarlara aykırıdır, kamu güvenliğini ve başkalarının haklarını tehlikeye atıyor.
“Batı Trakya” terimi hiçbir Uluslararası Antlaşmada geçmemektedir. Lozan Antlaşması’na ve 2. maddesiyle bağlantılı olarak 24 Temmuz 1923 tarihli “Trakya Sınırı Bölgesi Sözleşmesi” eklenmiştir. Yunan Toprakları’nda tek bir Trakya vardır. Sadece Türkiye, Yunanistan’ın ulusal çıkarları pahasına, uzun süredir devam eden dış politikası bağlamında ısrarla Batı Trakya’ya atıfta bulunmaktadır. Daha dün (29-1-2023), Türk Dışişleri Bakanlığı, vurguladığı üzere, aşırılık yanlıları tarafından kurulan “Batı Trakya Milli Direniş ve Sosyal Dayanışma Günü” (29 Ocaklar) münasebetiyle yaptığı paylaşımda, Trakya’daki Müslüman azınlığın milliyetçi unsurları, “Ankara, Batı Trakya’daki Türk azınlığın haklı mücadelesini kararlılıkla desteklemeye devam ediyor” diyor.
Tanınan Derneğin amaçlarının ulusal karşıtı, propaganda ve yanıltıcı olduğu ve Trakya’nın hassas bölgesindeki iki Yunan Cemaati (Hıristiyan ve Müslüman) arasındaki toplumsal barışı bozduğu açıktır.
Komotini (Gümülcine) Sulh Hakimi, söz konusu Cemiyetin amaçlarının meşruiyeti konusunda yanlış bir şekilde hüküm vermiş ve ayrıca Yargıtay Yüksek Mahkemesinin istikrarlı içtihatlarını bir dizi kararında dikkate almamıştır. Alt Mahkemelerdekiler gibi, dernek tanıma için hukukla ilgili başvurular olmadığına karar verildi (AP 1406/2022, AP 840/2021, AP 1614/2017, oturum AP 4/2005).”
Adli ve İdari Yunan Makamları, Sulh Ceza Mahkemesi’nin, özellikle Komotini (Gümülcine) Savcısı’nın kararının iptalini re’sen veya Denetleme Makamı – Trakya Bölge Valisi’nin talebi üzerine derhal harekete geçmelidir.
Ve Yunan vatandaşları, bireysel olarak veya Dernek üyesi olarak yasal çıkarları olduğundan, kararın iptali için üçüncü şahıslarca temyiz başvurusunda bulunma konusunda yasal hakka sahiptir. Bu partizanlık değil, ulusal bir meseledir.
Örgütlü Yunan Devletinin organları ve bugünkü gibi durumlarda Adli Makamlar, kamu düzenini ve güvenliğini sağlamak ve kamu düzeninin bozulmasını önlemek için yasal şartların yerine getirilip getirilmediğini sosyal barışı özel bir dikkatle kontrol etmelidir. Hakimin görev ve yetkisi, yurttaşların hukuka uygunluğunu, barış içinde ve uyum içinde bir arada yaşamalarını korumak ve (verdiği kararlarla) hukuka aykırılığa ve toplumsal barışı bozmaya sebep oluşturmamaktır.”
