“Gerçeği en iyi şekilde anlatan, bundan daha doğru, daha hoşgörülü, daha nazik bir açıklama olamazdı.”
Yunanistan Kara Kuvvetleri (GES) Onursal Başkanı Alkiviadis Stefanis, T.C. Savunma Bakanlığı’nın Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias hakkında yaptığı açıklamayı benzeri görülmemiş ve ahlak dışı olarak değerlendirirken, Dendias’ın verdiği tepkiyi sağlam ve gerçekçi olarak nitelendirdi.
ERT devlet televizyonuna konuşan Alkiviadis Stefanis, “Sayın Dendias’ın açıklamasını duymuştum ve Türklerin açıklamasını okuyunca başka bir şeye işaret ettiğini düşündüm ve Sayın Dendias’ın açıklamasını ikinci kez tekrar okudum. Gerçeği en iyi şekilde anlatan, bundan daha doğru, daha hoşgörülü, daha nazik bir açıklama olamazdı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin elli yıldır yasadışı, istismarcı işgaliyle bölünmüş bir şehirdeydi. Birşey tanımlamadı, kimseyi suçlamadı. Tam tersi.
Türk Savunma Bakanlığı’nın açıklaması saldırgandı ve Dendias’ı, Erdoğan’ın Miçotakis ile olan mükemmel ilişkisiyle tutarsız olmakla suçlayarak sorunu Yunan siyaset sahnesine aktarmaya çalıştı. Elbette bu her türlü mantığın ötesindedir.
Strateji başka bir şeydir, taktik ise başka bir şeydir. Şimdi burada taktik hareketleri var. Bir gerçeği alıp şişiriyorlar ve sorun yaratmaya çalışıyorlar. Strateji aynı kalıyor. Strateji iki Başkanın, Yunanistan Başbakanı ve Sayın Erdoğan’ın görüşmesiyle ifade ediliyor.
(…) Bir süredir bu manifestoyla birlikte yürürlükte olan AKEL manifestosunu da hepimizin unutmaması gerekiyor. Türkiye ne yapıyor: Sermayesi elinden alınan, milliyetçi, İslamcı hale gelen yeni bir vatandaşın standartlarını belirleyerek tüm eğitim sistemini değiştiriyor. Ve bu politika, eğitimin tüm uzunluğuna ve genişliğine nüfuz etmektedir ve üç şeye dayanmaktadır: İslam’ın tanıtımı, kahramanlar ve bayrak.
Bu nedenle Türkler bazı olayları kahramanlığın ve bayrağın bir parçası olarak görürler. Gerçek olaylardan biri de 2016’da gerçekleşen darbenin bastırılması. İkinci gerçek olgu ise Kıbrıs’taki eylemlerinin görünürlüğünü dikkate alıyorlar. Dolayısıyla bu taktiğin, Türkiye’nin İslam milliyetçisi yapmak istediği ve Kemal’den uzaklaştırmak istediği gencin felsefesini değiştirme girişiminin bir parçası olduğunu görüyorum.”
Yunanistan savunmasında boşluklar var mıdır?
“Bu tartışma Başbakan’ın verdiği bir röportajla başladı. Röportajında Avrupa’nın Ukrayna meselesine yönelik tutumunu ve desteğini analiz etti ve iki yıl süren savaşın ardından tüm Avrupalıların enerjilerini Ukrayna’ya yardım etmeye odaklamalarının, Avrupa’nın savunmasında boşluklar oluşmasının mantıklı olduğunu söyledi (…)
Mantıksal olarak birileri, Avrupa’nın savunmasında boşluklar olduğuna göre, Yunanistan’ın savunmasında da muhtemelen boşluklar olacağını söyleyecektir.
Yunanistan ne yaptı, ne gibi yardımlar sundu: Stokları ve zaten hiçbir şekilde kullanmadığı malzemeleri açısından ilk sıradaydı. Bize karşı var olan tehditlerle, iyi bilinen tehdit olan Türkiye ile ve Türkiye’nin bize karşı her gün yaptığı tehditlerle savunmamızı zayıflatalım. Bu kimsenin kabul edeceği bir durum değil. Hükümet de bunu kabul etmeyecektir.
Yani karşımızda şöyle bir tezat var: Bir yanda, on yıl sonra 2019’da bin eylemle ülkenin tüm savunmasını güçlendirme kararı alan bir hükümetimiz var. Öte yandan bu hükümetin kendisi de ülkenin savunmasını azaltmakla suçlanıyor. Hayır, bu ikisi birbiriyle tutarlı değil ve bunu hiçbir şekilde cesurca ve mutlak bir bilgiyle dile getirmiyorum. Ülkemizin savunması azalmadı. Tam tersi. Muazzam bir ölçüde güçlendi.”