Ankara-Atina ilişkileri, ızmir’de diplomat maskesi ile görev yapan bir Yunan casus nedeniyle son yılların en ciddi krizini yaşıyor. Yunan casusu oldukları iddiasıyla tutuklanan 3 Türk’ün bağlantı kurdukları Yunanistan’ın ızmir konsolosluğunda görevli diplomat kriz yarattı. Ankara, Atina’dan, ızmir Başkonsolosluğu’nda görevli casus diplomatını derhal geri çekmesini, aksi takdirde “persona non grata” yani ‘istenmeyen adam’ ilan edileceğini bildirdi. Bunun üzerine Yunanistan diplomatını geri çekti. Misilleme olabilir Yunanistan’ın bu diplomatını çektiği ancak buna karşılık Türkiye’ye diplomaside bu durumlarda çok karşılaşılan bir ‘diplomat gönderilmesini isteme’ misillemesinde bulunup bulunmayacağı bilinmiyor. MıT 6 aydır izliyordu Oldukça güvenilir diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Yunanistan’ın ızmir Başkonsolosluğu’nda, Türkiye’ye normal diplomat olarak deklare edilen resmi pasaportlu bir görevli uzun süredir Milli ıstihbarat Teşkilatı (MıT) tarafından 6 aydır izleniyordu. Gemiler ve füzeler Türklerle yakın irtibatta olan bu Yunan casusun, Ege kıyılarındaki askeri tesisleri, Ege ve Trakya’daki mobil füze bataryalarını, savaş gemilerini izledikleri ortaya çıktı. Nefes kesen takip operasyonlar ve büyük bir profesyonellikle izlenen Yunanlı casusun bu süre içinde attığı her adım kayıt altına alındı ve Atina’ya neler yaptığı belgeleri ile ortaya kondu. Aldığı bilgileri Yunan adalarından gelen ve ülkesinin gizli servis (EYP) elemanları olduğu bilinen bazı Yunanlılara teslim ettiği delilleri ile gösterildi. 3 Türk yakalandı Ama asıl olay geçtiğimiz günlerde yine MıT tarafından ızmir, Aydın ve Bodrum’da üç Türk’ün yakalanması ile patlak verdi. Tur operatörü N.H. (65), fırıncı kuzeni A.H. (42) ve inşaatlarda işçi olarak çalışan ı.ş. (38) yakalandı. şüphelilerin, casusluk faaliyetleri için en kolay yol olarak Yunan adalarına vizesiz günlük tekne turlarını kullandıkları saptandı. En az ayda bir kez Yunan adalarına giden şüphelilerin, burada buluştukları gizli servis elemanlarına, elde ettikleri bilgileri şifreli olarak verdikleri belirlendi. Yunan casusunun para karşılığında irtibat içinde olduğu Türklerden Ege’de konuşlu savaş gemileri, yıllık katılacakları askeri manevralar, yeni liman yapımları, savaş uçakları meydan intikalleri hakkında bilgi aldığı saptandı. şüphelilerin verdikleri bilginin önemine göre 500 Euro ile 700 Euro arasında değişen miktarlarda para aldıkları belirlendi. Önceki gün operasyon için düğmeye basılırken ızmir’de yakalanan Türk uyruklu üç Yunan casusu tutuklandı. Yunanlının ‘yerel taşeron’ olarak kullandığı Türklerin sorgusu da halen istihbarat birimlerince devam ediyor. Operasyonun daha da büyüyebileceği tahmin ediliyor. Yunanlı Diplomat Atina’ya gitti Asıl büyük balık ise bu kişilerle bağlantı kuran Yunanistan’ın ızmir Başkonsolosluğu’nda çalışan bir diplomattı. 6 ay boyunca büyük bir gizlilikle izlenen Yunanlı casusun attığı her adım da kayıt altına alındı ve neler yaptığı belgeleri ile tespit edildi. Sonunda Atina’ya diplomatın casusluk faaliyetleri ile ilgili tüm deliller bildirildi. Yunanlı diplomatın aldığı bilgileri Yunan adalarından gelen ve ülkesinin gizli servis (EYP) elemanları olduğu bilinen bazı Yunanlılara teslim ettiği delilleri ile gösterildi. Ardından Ankara, Atina’dan, diplomatını derhal geri çekmesini istedi. Aksi takdirde de “persona non grata” yani ‘istenmeyen adam’ ilan edileceğini resmen Yunan tarafına bildirdi. Yunanistan bunun üzerine diplomatını geri çekti. Ancak Atina’nın buna karşılık Türkiye’ye, diplomaside bu durumlarda çok karşılaşılan bir “Diplomat gönderilmesini isteme” misillemesinde bulunup bulunmayacağı bilinmiyor. Casus hikayeleri sürekli krizlere yol açtı Türk Yunan ilişkilerinde casus hikayeleri sürekli krizlere yol açtı. Bu yıl başında Yunanlı siyasetçi şeodoros Pangalos, 1986’da Yunan gizli servisinin Türk Deniz Kuvvetleri’ndeki bir subayla ilişki kurduğunu ve sonunda subayın elindeki belgeleri ele geçirmeyi başardığını iddia etmişti. Sabıkalı Başkonsolosluk Ancak, Yunanistan’ın ızmir Başkonsolosluğu’nun bu konudaki sabıkası ise kabarık. 1990’ların başında yine diplomatik pasaportla ızmir Başkonsolosluğu’na tayin edilen Savas Kalenderidis isimli bir Yunanlı subay, gizli faaliyette bulunurken MıT tarafından yakalanmıştı. Zamanın Başbakanı Miçotakis’in yakını Dendranis’le irtibatta olan Kalenderidis dört yıl hapse çarptırıldı. Daha sonra anlaşmalı olarak Yunanistan’a gönderildi. PKK ile yakın ilişkideki bu Yunanlı ajanı Türkiye sonra çok yakından tanıdı Savas Kalenderidis de oradaydı Çünkü, Abdullah Öcalan’ın kaçış sürecinde sürekli yanındaki isim olarak karşımıza çıktı. Çok iyi Türkçe ve Kürtçesi olduğu bilinen Savas Kalenderidis, hatta daha sonra Öcalan’ın ele geçirilmesinden hükümetini sorumlu tuttu ve ajanlıktan istifa etti. Diğer olay da, 2005 Mayıs’ında iki Yunanlı casus olduklarını ortaya koyan delillerle Aydın’da yakalandı. Türkiye Yunan hükümetinin ricası üzerine bu iki ismi ülkelerine gönderdi.