Yunanistan, Fransa ve Amerika ile yaptığı anlaşmalarda aradığını bulamadı.
Yunanistan’ı yönetenler şunu asla unutmamalıdır; “her şeyimizle birbirimize o kadar benziyoruz ki, birlikte barış yaşamanın yollarını aramalıyız. Başkalarına güvenmemeliyiz!”
Yunanistan önce Fransa ardından da Amerika ile yaptığı anlaşmalarda aradığını bulamadı ve şimdi Başbakan Miçotakis ve Dışişleri Bakanı Dendias iç kamuoyuna gerçekleri anlatmanın yollarını aramaya başladı.
Yunan basını “Hükümetin hayalleri bir gecede çöktü, Miçotakis hükümeti için üçlü bir ulusal felaket geldi” yorumunu yaparken, muhalefet ise karşı atağa geçmek üzere hazırlanıyor.
Kiriakos Miçotakis hükümeti ve ekibi, önce Fransa ile imzalanan Savunma ve Güvenlik Alanlarında İş Birliğine Yönelik Stratejik Ortaklık Anlaşması’nın ardından ABD-Yunanistan arasındaki Karşılıklı Savunma İşbirliği Anlaşması’nın İkinci Değişiklik Protokolünün imzalanmasından sonra Miçotakis hükümeti yetkilileri görkemli konuşmalar ve ciddi açıklamalarla, Yunan halkını artık korkusuz olmaları gerektiğine ikna etmek istediler, çünkü Amerikalılar ve Fransızlar olası bir savaşta Yunanistan’ı “kötü komşu” Türkiye’den koruyacaklardı.
İlk olarak başlangıçta, Fransa Dışişleri Bakanlığı, Atina-Paris anlaşmasıyla ilgili MEB sorununun bilmecesini çözdü ve “MEB’in Yunan-Fransız anlaşmasının 2. Maddesi hükümlerine girmediğini” açıklığa kavuşturdu. Bu açıklama Atina’da soğuk duş etkisi yarattı.
Ve şimdi Yunanistan’da siyasiler, analistler, enternasyonalistler, uzmanlar ve diğerleri saklanacak bir delik arıyor.
Hatırlanacağı üzere anamuhalefet lideri eski Başbakan Çipras Fransa ile imzalanan anlaşmanın onaylanması için Parlamento’a yaptığı konuşmasında şunları söylemişti: “2. madde sadece 6 deniz mili konusuna destek sağlıyor. Bu anlaşmayı 2020’deki krizden önce yapsaydık, Fransız donanması bize yardım etmek zorunda kalır mıydı? cevap tabii ki hayır” demişti.
Deyim yerindeyse, Miçotakis hükümetine sıcağı sıcağına ikinci tokat Atlantik’in diğer yakasından geldi. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı (United States Department of State), Atina ve Ankara’ya seslenerek, “Doğu Akdeniz ve Ege’deki sorunları kendi aranızda çözün” imalı bir haber geldi. Bu açıklama da Atina’da zaten dolaşan “kara bulutları” da da yoğunlaştırdı.
Yunanistan’ı şoke edici hareketler bununla da kalmadı. Üçüncü bir “tokat” bu defasında Almanya’dan geldi. İstanbul’a veda ziyareti gerçekleştiren Almanya Başbakanı bayan Angela Merkel, “Bir NATO müttefiki olarak Türkiye bizim için önemli bir ortaktır. Sayın Erdoğan ile farklı görüşlere sahip olabiliriz. Her zaman ortak çıkarlarımız var.” İfadelerini kullanması Yunanistan’ın tüm hayallerini yıkmaya yetti.
Şimdi Atina’da Maksimu Sarayı koridorlarında ve Dışişleri Bakanlığı odalarında ve Savunma bakanlığı bahçesinde şu şarkı söyleniyor olsa gerek, “Arkadaşlarım bana ihanet etti. Güvendiğim Dağlara Kar Yağdı.”
Siz ne anlaşma yaparsanız yapın, ama Türkiye’den asla vaz geçmeyin! İnsanın komşusu gibi yoktur, gerisi yalan! İzlediğiniz yolun bir çıkarı yok, anlayın bunu artık ülkem Yunanistan’ın yöneticileri!!!
