GÜMÜLCıNE’DE AZINLIK ıNSANI KOMANDOLARI ALKIşLADI, AMA KOMANDOLAR EZAN SESıNı GÖLGELEDı, YAZIK!

Gümülcine’de Batı Trakya Türk Azınlığı’nı üzen bir olay yaşandı. Keşke yaşatmasalardı ve yaşanmasaydı. Kozlukebir Baldıran (Nea Santa) köyü’ne yeni kurulan Komando Birliği, “25 Mart Ulusal Bağımsızlık Bayramı” törenlerine gölge düşürdü. Köylerden, mahallelerden Gümülcine’ye akın eden yüzlerce Azınlık insanı ellerinde bayraklarla törenlerde hem öğrencileri hemde askerleri bol bol alkışladılar. Kendilerini bu ülkenin vatandaşı olarak hisseden, eşit hisseden, eşitliği arzulayan ve gerçek anlamda bu uygulamayı ve yansımalarını artık gerçek anlamda görmek isteyen yüzlerce Batı Trakyalı Türk, galiba diyeceğim bir kez daha hüsrana uğradı. “25 Mart Ulusal Bağımsızlık Bayramı”nı (Eortasmos 25’i Martiou) çiçeği burnunda Komando Birliğinde görev yapan Komandolar bu günün heyecanını, coşkusunu Gümülcine Yeni Cami önünde yerle bir ettiler. Keşke bu talihsiz olay yaşanmasaydı, keşke birileri, Batı Trakya’daki hassasiyeti yeni gelen bu Komando ve onları eğiten yöneten komutanlarına Azınlığın hassas olduğu konuları anlatmış olsaydı bu talihsiz olay yaşanmayacaktı. “LOK” “HTıPıSTE REEEEEUUU” (VURUN LANNNN) “NA SPASUNE TA CAMıA REOUUU” (AYAK SESLERıNıZLE CAMLAR KIRILSIN LAN) Ne mi yaşandı? Fotograflar kanıtıdır, bir bakın ve yazdıklarım gerçekleri tam çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Yeni Camii’nin yanından geçen ve ezan sesine aldırmayan, aksine daha fazla bağırmaları ve ayaklarını vurmaları için emir alan Komandoların yüz ifadelerinde nasıl bağırdıklarını göreceksiniz. Hepimiz insanız, Yüce Allah’ın yarattığı kullarız, herkesin hırsı, gururu galeyana gelişi olabilir. ınsanlar hatalara meyillidir, ama eğer kasıt varsa o hata değildir. Günlerden Cuma, resim geçit töreni tören kıtasında büyük başarıyla gerçekleşmişti. Birlikler geri dönüşe başladı. Komando birliğinin komutanı resim geçit töreninden geçen Komandoları Yeni cami yakınında durdurdu ve avaz avaz bağırtmaya başladı. Devam ettiler, o esnada minareden Cuma Namazı için ezan sesi yükseldi, halk cami önünde toplanmış şaşkınlıkla Komandoların bağırmalarına bakıyordu. Bir taraftan ezan sesi, diğer taraftan Komandoların bağırması. Daha ziyade, onları yönlendiren komutanın bağırarak yüksek sesle, “Lok” “htipiste reeeeeuuu” (vurun lannnn) “na spasune ta camia reouuu” (ayak seslerinizle camlar kırılsın lan) diye emir komuta vermesi ve akabinde Komandoların ayaklarını daha fazla vurmaları ve seslerinin çıktığı kadar bağırmaları herşeyi berbat etti. Komandolar ezan sesine aldırmadan, aldıkları emirle arda arda seslerinin çıktığınca bağırarak ezan sesini hiçe sayarak, din saygısını hiçe sayarak avaz avaz çeşitli sloganlarla bağırmaya başladılar. Oysa Tören kıtasından sonra zaten halkın içinden geçerken bağırmışlardı. Komandoya yakışır bir şekilde görevlerini yerine getirmiş, Azınlık insanı, çoğunluk insanından bol bol alkış almışlardı. Ezan sesi, cami önünde ne gerek var dı ki? Düşünün, bir Kilisenin önünden geçerken içeride ayin yapıldığı sırada dışarıda birileri din ahlakına, saygısına yakışmayan bir şekilde rahatsızlık vermesini, aynısı değil mi? Hemde hiç gereği yokken. Ezan sesi devam ederken bunun yapılması gerçekten üzücü bir tablo oluşturdu. Bu olayı yakından bizzat yaşadık, görüntüledik ve yinede bunun kasıtlı bir şekilde yapıldığına inanmak istemiyoruz. Bu Komandoların başında olan sayın Komutanın, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın dini konularda ne kadar hassas olduğunu bilmediğinden kaynaklandığına inanmak istiyoruz. Nasıl Yunanlı siyasetçiler seçim öncesi veya değişik bir vesileyle Azınlık köylerinde gerçekleştirilen çeşitli etkinliklere katıldıklarında köyde ezan sesi duyulunca saygıdan ötürü konuşmalarına ara veriyorlarsa, ezan bittikten sonra devam ediyorlarsa, Komandolarında bu dini hassasiyeti göz önünde bulundurması gerektiğine inanıyoruz. Bilinçsizce yapılan bu hata inşallah önümüzdeki yıl veya bir başka törende bir daha tekrarlanmaz. Gerçekten Cami, Kilise ve daha birçok dinlere ait ibadet yerleri kutsaldır. Hele hele ibadete çağıran ezan daha da kutsaldır. Dine, inanca, farklılıklara saygı gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz. “25 MART ULUSAL BAğIMSIZLIK BAYRAMI” TÜM YUNANıSTAN’DA KUTLANDI “25 Mart Ulusal Bağımsızlık Bayramı” tüm Yunanistan’da olduğu gibi Gümülcine’de de kutlandı. Yunanistan’ın Osmanlı ımparatorluğu’na karşı bağımsızlık mücadelesini başlattığı tarih olarak kabul edilen “25 Mart Ulusal Bağımsızlık Bayramı”, başkent Atina’da sönük geçen askeri törenlerle kutlandı. Başbakan Yorgo Papandreu’nun Bürksel’deki ‘ekonomik kriz zirvesi’ sebebiyle katılamadığı kutlamalara, politikacıları protesto eden vatandaşlar ile aşırı sağcı grupların Yunan bayrağı satan göçmenlere yönelik saldırıları damga vurdu. Yunanistan’ın Osmanlı ımparatorluğu’na karşı bağımsızlık ateşini yaktığı gün olarak kabul edilen 25 Mart Ulusal Bağımsızlık Bayramı’nın 190. yıldönümü, Atina’da yapılan askeri geçit töreni ile kutlandı. Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas, Başbakan Yardımcısı şeodoros Pangalos, Atina Başpiskoposu ıeronimos, parti temsilcileri, yabancı ülkelerin büyükelçileri ve Silahlı Kuvvetler yetkilileri hazır bulundu. Türkiye’yi Büyükelçi Mehmet Hasan Göğüş temsil etti.Cumhurbaşkanı Papulyas’ın Meçhul Asker Anıtı’na çelenk koyması ve saygı duruşu ile başlayan törenler, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ekonomik krizin gölgesinde düzenlendi. Halkın sınırlı katılımı sebebiyle de coşkudan uzak bir şekilde gerçekleşen kutlamalara, yaklaşık 2,5 milyon Euro’luk tasarruf amacıyla bu yıl da Hava, Deniz ve Kara Kuvvetleri’ne ait zırhlı araçlar, tank, füze ve topçu birlikleri ile taarruz ve genel amaçlı helikopterler, F-16 ve F-4 savaş uçaklarının katılmasına izin verilmedi. Yunan Parlamentosu’nun da bulunduğu Sintagma Meydanı’ndaki törenlere Yunan Deniz, Hava ve Kara Kuvvetleri’nden sadece yaya ve piyade birlikleri katıldı. GÖÇMENLERE MEYDAN DAYAğI Öte yandan “Hrisi Avgi” (Altın şafak) adlı aşırı sağcı faşist örgüt üyesi yaklaşık 150 kişilik bir grup, Cumhurbaşkanı Papulyas’ın töreni izlediği bölümden yaklaşık 50 metre ileride Yunan bayrağı satan Afganlı göçmenlere saldırdı. Yabancı düşmanı aşırı sağcı örgüt, yoğun güvenlik önlemi alan polise rağmen binlerce vatandaşın gözleri önünde Sintagma Meydanı’nda ondan fazla göçmene zor anlar yaşattı. Kovalamaca sonucu yakalanan göçmenler dövülürken, bayrakları ise parçalandı. Polisin gecikmeli müdahalesi sonrası grup tören alanına dönerek göçmen ve siyasiler karşıtı slogan ve küfürler atmayı sürdürdü. Geçen yıl düzenlenen kutlamalarda ise Sahil Güvenlik Komutanlığı mensubu balık adamlar (OYK), Atina merkezindeki resmi geçit törenlerinde Arnavutluk, Makedonya ve Türkiye karşıtı ırkçı ve nefret cümleleri içeren sloganlar atmıştı. GAZETECıLER ENGELLENDı Yunan Parlamentosu’nun da bulunduğu Sintagma Meydanı’nda dün öğrenciler tarafından düzenlenen tören sırasında yaşanan gerginliklerden sonra Yunan polisi, bugün yapılan askeri tören sırasında politikacılara yönelik saldırı olabileceği istihbaratı üzerine her zamankinden daha sıkı güvenlik önlemi aldı. Binlerce polis, Atina merkezinde ve ara sokaklarda görev yaparken, halk siyasiler ve devlet yetkilileri için kurulan tribünlerden uzak tutuldu. Törenleri izlemek için gelen basın mensupları da yoğun güvenlik önelminden nasibini aldı. Kendileri için ayrılan bölüme ulaşabilmek için yaklaşık 1 saat beklemek zorunda kalan gazeteciler ile Yunan polisi arasında itiş kakış yaşandı. Uzun beklemeden sonra yetkililerden bir cevap gelmemesi üzerine ondan fazla basın mensubu, bariyerlere yüklenerek tören alanına girmeyi başardı. ULUSAL BAYRAM MESAJINDA TÜRKıYE’YE SANTRAL UYARISI Son olarak Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas ve Başbakan Yorgo Papandreu, yayınladıkları mesajlarda, ekonomik krizden çıkış için tıpkı bağımsızlık mücadelesinde olduğu gibi dayanışmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Papulyas, Japonya’daki nükleer tehlikeye dikkat çektiği mesajında, Türkiye’ye de uyarılarda bulundu. Türkiye’nin deprem bölgesine yapmayı düşündüğü nükleer santralden vazgeçmesi gerektiğini savunan Papulyas, Avrupa Birliği’ni ise bu konuda tedbir almaya davet etti. Yunan Cumhurbaşkanı, “Türkiye, hem Yunanistan’ı hem de bölgeyi tehlikeye atıyor” iddiasında bulundu.