Dora Bakoyanni, “Türkiye’yi sınırlandırılmış ve belirli bir çerçeve ile istikşafi temaslar masasına getirmeliyiz ve bunu geçmişte yaptık.” Dedi.
İktidar Yeni Demokrasi Partisi Girit Milletvekili Yunanistan eski Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, Atina merkezli Action24 haber portalında Yorgos Kuvaras’ın hazırlayıp sunduğu “Evening Report” programına bu sabah konuk oldu. Bakoyanni, Türkiye ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bakoyanni, “Türkiye’yi sınırlandırılmış ve belirli bir çerçeve ile istikşafi temaslar masasına getirmeliyiz ve bunu geçmişte yaptık.” Dedi.
Dora Bakoyanni’nin programda söyledikleri özetle şu şekildedir:
“Konuşmalıyız ve anlaşmazsak Lahey’e gideceğiz.”
Türkiye’yi sınırlandırılmış ve belirli bir çerçeve ile istikşafi temaslar masasına getirmeliyiz ve bunu geçmişte yaptık.
Bugün Ankara ile konuşma ve müzakere yapılmaması gerektiğine ikna etmeye çalışan karmaşık bir ittifak var.
Türkiye revize ediyor ve kışkırtıcı. Kimse buna itiraz etmiyor.
Ama şuna gelelim: görüşmeler mümkün olan en iyi çözüm, çünkü büyük bir avantajımız var.
Hukuki argümanlarımız çok güçlüdür ve uluslararası hukuka dayanmaktadır. Konuşmalıyız ve anlaşmazsak Lahey’e gideceğiz.
Almanya dönem başkanlığında beklentilerin gerisinde kaldı: örneğin Türkiye’yi istikşafi temaslar masasına getirmeyi başaramadı.
Erdoğan baskı altında olduğu için geri adım attı.
Hiç kimse, son Konsey’de sert bir tavır alan kişiler bile, Türkiye’nin dayatmaya çalıştığı çerçeveyi kabul etmiyor.
Herkes müzakerenin uluslararası hukuka dayanması gerektiğini ve sadece kıta sahanlığı ve MEB’i ilgilendirmesi gerektiğini kabul ediyor.
İnanıyorum ki 2021’de müzakere masasına oturacağız çünkü Türkiye, uluslararası toplum tarafından baskı altında tutulacak. ABD yaptırımları ve Avrupa uyarıları, Türkiye’yi istikşafi temaslar masasına oturmaya zorlayacaktır.
Türkiye tutumunu değiştirmezse, AB yaptırım uygulayacak ve Erdoğan çok zor durumda kalacak.
Bu iki ay çok önemli, çünkü Erdoğan politikasının halkının çıkarlarına ters düştüğünün farkına varacak.
Erdoğan bunu algılamaya başlıyor ve umarım bu baskı ile masaya oturur. Bunu yapmazsa eğer yaptırımların önü açılacaktır.
Yunanistan, on yıllık mutabakatlar sonrasında, Silahlı Kuvvetlerini zırhlı kılacak yeni bir silahlanma programına karar verdi. Bu, hızla ilerleyen büyük bir program.
Gerçek anlamda diyalogdan yana olmamız, Silahlı Kuvvetlerimizi güçlendirmememiz ve geliştirmememiz gerektiği anlamına gelmez.”