Ana Sayfa Batı Trakya Haberler YUNAN HÜKÜMETİNDEN GÖÇMEN ZİRVESİ

YUNAN HÜKÜMETİNDEN GÖÇMEN ZİRVESİ

23
0

Atina’da düzenlenen göçmen krizine ilişkin toplantıda Midilli Adası’nda tutulan bazı göçmenlerin taşınması kararı çıktı.

Denizcilik, Kamu Güvenliği, Göç Politikaları bakanlarının yanı sıra yerel yöneticilerin de katıldığı toplantıdan sonra yapılan yazılı açıklamada, kararların, Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki göçmen mutabakatının göz önüne alınarak uygulanacağı vurgulandı.

Toplantıda ayrıca, mutabakat kapsamında adalarda tutulan göçmenlerin sığınma başvuru sonuçlarının hızlandırılması ve bu süre zarfında yaşam koşullarının iyileştirilmesine işaret edildi.

Toplantıda alınan en somut karar ise, Midilli’deki Moria kampındaki çıkan olaylarda oluşan zararların giderilmesine yönelik 3 ay içerisinde ödeme yapılması oldu. Ayrıca, yerel halkın karşılaştığı ekonomik ve sosyal zorluklara dikkat çekildi.

Mart ayında uygulanmaya başlanan mutabakata göre, Türkiye üzerinden Yunan adalarına geçen göçmenlerin adalardan ayrılmalarına sığınma talepleri sonuçlanana dek izin verilmiyor.

Toplam 15 bine yaklaşan adalardaki göçmen sayısı, barınma kapasitesinin iki katına yaklaşıyor. Kamplardaki kötü koşullardan şikayetçi olan göçmenler arasındaki huzursuzluklar, sık sık kavgalara yol açıyor.

Yerel yöneticiler, halktaki huzursuzlukların yanı sıra azalan turizm gelirlerinden şikayetçi.

 

MİDİLLİ’DE GERİLİM BÜYÜYOR

Ege Denizi’nde bulunan Midilli Adası Suriye başta olmak üzere Irak ve Afganistan’dan gelerek Avrupa’da iltica arayan göçmenlerin bu kıtaya giriş kapılarından biri. Ada bu zorlu yolculukta önemli bir durak. Türkiye ile Avrupa Birliği arasında varılan mülteci anlaşmasının ardından adada sular bir ölçüde duruldu.

Ege Denizi’nde bulunan Midilli Adası Suriye başta olmak üzere Irak ve Afganistan’dan gelerek Avrupa’da iltica arayan göçmenlerin bu kıtaya giriş kapılarından biri. Ada bu zorlu yolculukta önemli bir durak.

Türkiye ile Avrupa Birliği arasında varılan mülteci anlaşmasının ardından adada sular bir ölçüde duruldu. Ancak halen Midilli’de sıkışmış durumda yaklaşık 6 bin sığınmacı bulunuyor. Bu kişilerin anlaşma öncesinde olduğu gibi kayda geçmelerinin ardından Yunanistan’a geçerek yollarına devam etmelerine izin verilmiyor.

Belirsizlikle geçen süre uzadıkça hem sığınmacılar hem de yerel halk içinde huzursuzluk büyüyor: 

“Çok zamandır bu anlaşmanın tehlikeli yanlarına dikkat çekiyorum. İnsanları bu adaya kapatıyor ve bu böyle devam edemez. Aslında huzursuzluyk çıkmasını önleyen bir büyük anlaşma da bizim konuklarımızla halk arasında yaşanıyor. Fakat aynı zamanda toplumu bölmeye çalışan uç fikirliler de mevcut. Yani birikimin dağıtılmasına en kısa sürede, bir an önce başlanmalı.”

Sorunun ne kadar büyüyebileceğini Moria toplanma merkezinde daha açıkça görebilmek mümkün. Burada yaklaşık 5 bin kişi barınıyor. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği yetkililerinden Roland Schönbauer Yunan halkının tutumundan övgüyle söz ediyor: 

“Yunanistan’da halen büyük bir anlayış ve sığınmacılara dönük bir misafirperverlik olduğunu görüyoruz. Belki birçok Yunanın kendi atalarının da göçmen durumunda olduğunu unutmadığındandır.”

Bölge iklimi çok sert olmasa da geçtiğimiz kış binlerce kişi ısınma sorunu yaşamıştı. Göçmenlerin kendi yaktıkları ateşlerle ısınma çabaları yer yer yangınlara yol açtı. Yangınlar çok büyümeden söndürülse de birçok zeytin ağacının kül olmasının önüne geçilemedi. Kimi 200 yıllık olan ağaçlarını kaybeden Moria köylüleri de kaldırabileceklerinden fazla sığınmacı olduğundan yakınıyor.

“Tüm sığınmacılara kucak açtık. Tümüne… Hiç ayırt etmeden. Bu insanlar hayat şartlarını iyileştirmek ümidiyle geldiler, fakat burada kısılıp kaldılar. Halk huzursuzlanıyor. Ne olacak? Bu durum sona ermeli.”

“Birilerinin 6000 kişi Midilli’de kalsın 3 bin Sisam’da, 3 bin Sakız’da demesinden dolayı çok öfkeliyiz. Burası insan deposu değil ve Yunanistan’ı, Midilli’yi b una çeviremezsiniz. Biz yerel halkıyla yönetimiyle buna izin vermeyiz. Hiçbir zaman da müsaade etmeyeceğiz.”

Diğer yandan yaşananları dünyaya aktararak farkındalık oluşmasına önemli katkıda bulunan gazeteciler de şikayetçi. Muhabirler zaman zaman haksız tepkilele karşılaştıklarından yakınıyor. Yerel medya mensuplarından Anthi Pazianou da bunlar arasında: 

“Biz gazeteciler dahi bazı uç olaylarla karşılaşıyoruz. Moria köyündeki protestolarda arkadaşlarımıza dönük saldırılar oldu. 19 Eylül’deki toplanma merkezi yangınında da.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz