Yunan basını: “Tüm dostlarımız bizi sattılar, çünkü Yunanistan’ın hiçbir zaman büyük jeostratejik ve enerji önemi kazanmasını istemiyorlar.” Değerlendirmesi yapıyor.
Son haftalarda Yunanistan, özellikle Doğu Akdeniz’de ard arda yaşanan olumsuz gelişmelerle şok üstüne şok yaşıyor. Daha önce Türkiye’yi Akdeniz bölgesinde dışarıda bırakmak üzere yaptığı “sinsi” planlar, Türkiye’nin karşı hamleleriyle birer birer çökmeye başladı. Bu duruma şu an itibariyle bir anlam veremeyen Miçotakis hükümeti şimdi artık şu soruyu sormaya başladı; “biz nerede yanlış yaptık?.”
Oysa Atina hükümetleri öteden beri izlediği dış politikada, Türkiye’yi Akdeniz havzasında devre dışı bırakma planları yaptı. Bunun nedeni ise geleceğe yönelik bölgesel bir güç ve enerji piyasasında belirleyici bir rol almaktı. Ancak yapılan hesaplar tutmadı ve şu an Atina’da soğuk rüzgarlar esmeye başladı.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın ışıkları günün 24 saati gece gündüz sönmüyor. Başbakan Kiriakos Miçotakis, Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’a hesap sormaya hazırlanıyor. Dendias ise son hamleler olarak Türkiye’yi bu defasında Fransa öncülüğünde ve yardımıyla Avrupa Birliği üzerinden sıkıştırmaya çalışıyor.
Şimdilik rota Okyanus ötesi yerine, Fransa’ya doğru yönelmiş durumda. Hani “can simidi” derler ya, Miçotakis hükümetinin başarısızlığı aynen bu şekilde değerlendiriliyor.
Onun için ilk olarak yarın, 19 Ocak 2022 Çarşamba günü öğlen saat 12:12’de, Yunanistan’ın Fransa’dan aldığı 24 adet Rafale savaş uçaklarının ilk 6’sı, Atina semalarında Akropol üzerinden Miraj ve F-16 savaş uçakları eşliğinde geçerek bir bayram havası esecek.
Başta ERT devlet televizyonu olmak üzere bu olayı diğer televizyonlar da canlı verecek. Amaç belli, “Ege’de ve Akdeniz’de Türkiye’ye karşı hava üstünlüğü bizde!”
İşte Miçotakis hükümetinin başından beri Türkiye’ye karşı izlediği yanlış politikanın neticesinde, Dendias ve ekibinin yaptığı hatalı girişimler, yapılan planlar birer birer Doğu Akdeniz’in derin sularına gömülüyor.
Artık Yunanistan’ın içine yönelik ne kadar “Türkiye düşmanlığı” yapılsa da, hükümetler tarafından körüklense de, ekonomik olarak zor günler geçiren Yunan halkının umurunda değil.
Aksine, Miçotakis hükümetinin Dışişleri Bakanı Dendias, Savunma Bakanı Panagiotopulos ve Genelkurmay Başkanı Floros’un Türkiye ile önkoşulsuz masaya oturma yerine, sert yanlısı ve tek taraflı bir yol izlemeleri, iki ülke arasında diplomasi kanalları her ne kadar açık tutulsa da netice almaya yetmedi. Yunanistan’da Miçotakis ve ekibi dışında herkes bunun farkına vardı.
Miçotakis hükümeti bir yandan iletişim ve diplomasi kanallarını açık tutarken, diğer yandan da Türkiye’yi her alanda sıkıştırmaya, yalnızlaştırmaya ve Türkiye karşıtı olan bazı ülkelerle bölgede karşı stratejik ortaklıklar kurmaya devam etti. Her defasında Yunanlı hükümet yetkilileri yaptıkları açıklamalarda bu oluşumların Türkiye’yi hedef almadığını Türkiye’ye karşı yapılmadığını belirttiyse de inandırıcı olmadılar. Çünkü olup biteni yakından izleyen bir Türkiye’nin var olduğunu, artık eski bir Türkiye’nin olmadığını hesaba katmadılar.
Şimdi artık Yunanistan’ın tek yapması gerek bir hamlesi kaldı; en başından beri Türkiye Cumhuriyeti devlet yetkililerin söylediği gibi, “Türkiye’siz bir Doğu Akdeniz oluşumu asla yapılamaz. Akdeniz’de oldu bittilere asla izin verilmeyecek. Komşumuz Yunanistan ile üçüncü ülkeleri karıştırmadan oturup konuşalım ve sorunların çözümü için masanın etrafında toplanalım.”
Yunanistan’a önce ABD, sonra Total ve ExxonMobil ve şimdi de İsrail şoku!
Önce ABD’nin Doğu Akdeniz boru hattının inşasından şimdilik vaz geçtiğini, daha sonra da ExxonMobil konsorsuyumu Girit Adası açıklarındaki sismik araştırma faaliyetlerini durdurdu.
Yunan basını nihayetinde gerçeği gördü ve şu yorumu yaptı: “Tüm “dostlarımız” bizi sattılar, çünkü Yunanistan’ın hiçbir zaman büyük jeostratejik ve enerji önemi kazanmasını istemiyorlar.”
Yunan basınında çıkan haberlerde, başından beri ABD’nin ve yeni İsrail hükümetinin planının, Doğu Akdeniz (EastMed) boru hattının inşası olmadığını ileri sürerken, bunun sebebinin ise her iki ülkenin de Yunanistan’ın enerji ve jeopolitik sektörde kilit bir rol almasını istemediği ileri sürülüyor.
Yapılan yorumlarda, “Erdoğan’ın akıllı hareketleri sonucunda şimdi artık Miçotakis hükümetini ne ABD’nin Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt, ne de Macron’un Fransa’sı kurtaramaz. Yaz öncesi seçime hazırlıklı olalım.” Yorumları yapılmaya başlandı.
Ülkede pahalılık ve ekonomide zor yaşam koşulları ise aldı başını gidiyor. 2022 yılının girmesiyle birlikte ailelerin temel ihiyaç ürünlerinde zamlar ard arda geldi. Elektrik ve doğal gaz faturaları el ve cep yakıyor. Benzin ve motorin fiyatları ise her geçen gün yükseliyor. Bu durum karşısında önce çiftçiler yeni üretim yılı öncesinde traktörlerini ısıtmaya başladı ve yollara dökülmeleri an meselesidir.
Diğer sektörlerde de durum aynı. Özellikle Kuzey Yunanistan’da ekonomik dar boğaz esnaf ve sanatkarın boğazını sıkmaya başladı. Geçtiğimiz hafta Kavala ve Dedeğaç Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Başbakan Miçotakis’e birer mektup gönderdi ve esnafın daha fazla dayanacak gücünün kalmadığını iletti. Acilen önlem alınması yönünde taleplerde bulunuldu.
Ülke içinde tüm bu olumsuzluklar yaşanırken, Miçotakis hükümetinin komşusu olan Türkiye ile her alanda didişmesi, boy ölçüşmek istemesi inşallah pahalıya patlamaz…..
