Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Notis Mitarakis, katıldığı bir radyo programında Meriç (Evros) bölgesinde Seymen (Filakio) köyünde bulunan mültecilerin ilk Kabul ve Tanımlama Merkezi’nin genişletilmesi ile ilgili tepkilere açıklık getirdi.
Evros’taki yapının genişletilmesi ile ilgili olarak, Göçmenlik ve İltica Bakanı şunları kaydetti:
“Evros’a (Meriç) Müslüman Köyü Oluşturulmuyor”
“Evros’un (Meriç) güvenliği ve tüm ülkenin güvenliği konusunda ısrar ediyoruz. İki şeyi açıklığa kavuşturayım, birincisi, tüm hükümetler tarafından onlarca yıldır uygulanan ulusal politika değişmiyor.
Evros’ta hiç bir mülteci kalmıyor. Evros’ta mülteci ve göçmen barınağı yok. Sadece kayıt işlemi yapılıyor, terörizm listelerinde olup olmadıkları kontrol ediliyor. Koronavirüse karşı pozitif olup olmadıkladı tespit ediliyor ve kontroller neticesinde Evros’tan ülke çapında var olan 32 mevcut yapıya aktarılıyorlar. Dolayısıyla ilk net mesaj, ulusal politikanın değişmediğidir.
Biz onları burada tutmak istemiyoruz, tam tersini yapıyoruz. Bizim yükümlülüğümüz, Evros’un savunmasız kalmamasıdır. Devlet olarak onları burada tutmanın bir yolu olmadığı insanlar tarafından anlaşılmalıdır.
Bir acil müdahale veritabanı olan kapasite dinamiği yaratıyoruz. Bana, Yunan devletinin orada cereyan edebilecek bir olaya hazırlanmaması gerektiğini ve o gün geldiğinde ise Tanrı’nın bizi aydınlatacağını söylüyorsanız eğer, ben bunu ülke için tehlikeli bir politika olarak görüyorum.
Şu anda ülkeye kaçak geçişlerin caydırıcılığı çalışıyor ve adalarda azalma % 87 civarında, Evros’ta ise % 62, Evros’un halen baskı altında olduğunu görüyoruz.
Bu yüzden metal çit bitmek üzere, bu yüzden sınır muhafızlarını işe alıyoruz ve bu yüzden kapalı yapılar oluşturuyoruz, böylece her gün biraz da olsa, geçitlerimiz varsa buna karşı hazırlıklı olmalıyız.
Yunanistan’ın hiçbir bölgesi bu tür barınma yapılarına sahip olmak istemiyor ve bunu anlıyorum. Yarın bunu yapmak yerine başka bir şey yapmayı teklif edersek, aynı tepkiler olacaktır. Ancak halkın bu genel göç yorgunluğunu karıştırmayın ve tabii ki geçen yıl akışların bu kadar azalması durumu değiştirdi.
2020 yılında 60 yapıyı kapattık. Demek ki Yunanistan’da toplamda bir azalma var. Diğer sorun organize devletin sorumluluğu, sınırda ilk karşılama yapılarının güvenliğini sağlamak.
Mesaj çok açık ve net, Evros’ta kimse kalmıyor. Evros’ta 1500 kişi kalmayacak. Müslüman bir köy oluşturulmuyor. Gerçek şu ki, devlet uzun yıllar boyunca, bazı insanların yaydığı ve hayal ettiği şeylerden uzak, herhangi bir sorun yaratmayan bir yapıya başarıyla sahiptir.
600 yataklı bu yapının yılın birçok ayı yeterli olduğunu söylüyoruz, ama son 16 ayda bir artış vardı. Yunan devleti olarak güvenli yapılara sahip olmak zorundayız ki kimse Evros’ta göçmen konusunda hiç tehlike altında kalmasın. Bu ulusal bir sorumluluktur.
Evros bölgesinde 2020’deki toplam kaçak geçişler 5.000 kişiydi, en zor ay olan Ekim 2020 idi, 1.000 kişi geldi, yani % 20’si yalnızca bu bir ayda girdi ve bizim için büyük bir sorun ve çok fazla baskı yarattı. Bunun ötesinde, geçişler özellikle son aylarda düşük kaldı.
Gelen insanlar farklı ülkelerden, genel olarak Yunanistan’a gelenlerin çoğu hala Afganistan’dan. Adalara geçen ay gelenlerin çoğu Afrika’dan geliyor ve bu nedenle ülkemiz politikasını değiştiriyor ve güvenli ülkeleri değiştirmek için halihazırda birkaç eylem gerçekleştirildi.
Pakistan ve Bangladeş’i ekledik ve yakında diğer ülkelerle ilgili olarak, güvenli ülkelerden geldikleri için Yunanistan’da kabul edilmeyeceğine dair duyurular yapılacaktır.”
