Ana Sayfa Batı Trakya Haberler GÜMÜLCİNE’DE “YAKIN TARİHTEN GÜNÜMÜZE TARİHSEL İLİŞKİLER” KONULU PANEL GERÇEKLEŞTİRİLDİ

GÜMÜLCİNE’DE “YAKIN TARİHTEN GÜNÜMÜZE TARİHSEL İLİŞKİLER” KONULU PANEL GERÇEKLEŞTİRİLDİ

10
0

Türk-Yunan Dostluk Derneği tarafından Gümülcine’de Chris and Eve Mansion Hotel Konferans Salonu’nda “YAKIN TARİHTEN GÜNÜMÜZE TARİHSEL İLİŞKİLER” konulu panel gerçekleştirildi. Panele konuşmacı olarak, Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan Toksöz, Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nazif Mandacı ve Karabük Üniversitesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Durmuş Ali Koltuk katıldı. Paneli izlemeye T.C. Devlet eski Bakanı ve AK Parti Kadın Kolları Başkanı Gürdal Akşit, AKP Edirne Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu, Rodop PASOK Milletvekili Ahmet Hacıosman, İskeçe Bağımsız Milletvekili Çetin Mandacı, T.C. Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, Muavin Konsolos İlkay Kocayiğit, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, Türk-Yunan Dostluk Derneği Genel Başkanı Kadriye Esra Aygün, Gümülcine Belediyesi “Eşitliğe İlk Adım” listesi Başkanı Sibel Mustafaoğlu, Kozlukebir belediye Başkanı İbrahim Şerif, GTGB Başkanı Koray Hasan, BTAYTD Başkanı Erkan Ruşen, BTTÖB Başkanı Sami Toraman, BTAYTD Kadınlar Kolu Başkanı Necla Çavuş, iştirak ettiler.

İlk olarak selamlama konuşmasını yapmak üzere kürsüye T.C. Devlet ve Turizm eski Bakanı ve AK Parti Kadın Kolları Başkanı Gürdal Akşit geldi. Akşit konuşmasında, AK Partinin Türkiye’deki başarısı ve Kadın Kollarının çalışmalarından ve kadınların siyasete girmelerini değerlendirdi. Batı Trakya’da bulunmasından ötürü büyük bir mutluluk içinde olduğunu belirten Bakan Akşit özetle şunları dile getirdi.

“Benim için çok anlamlı ve güzel bir iki günü burada geçirdik. Bu bölgeye ilk gelişim oldu. Bu ziyaret, bölgeyi tanımam adına da önemli bir ziyaret oldu. Burada gördüğüm tablo beni çok mutlu etti. Burada Türk Azınlık olarak ifade edilen, ama aslında kendimi, ülkemdeymiş gibi hissettiren bir toplumun içinde buldum. Hiç yabancılık çekmedim, ve yabancı bir ülke hissine de hiç kapılmadım. Geleneklerini, alışkanlıklarını, örf ve adetlerini hiç yitirmeyen bir toplumla karşılaştım. Bu Türk insanı için çok önemli. Ben bundan sonrasında da bu kardeşlerimizin yanında olacağımı, elimden gelen her ne var ise, Türkiye’de bu çabayı sarfetmekten kaçınmayacağımı ifade etmek istiyorum.” Sözlerine yer verdi.

Ardından sırayla mikrofonu eline alan konuşmacılardan Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan Toksöz, Türkiye-Yunanistan arasında sporun birleştirici ve kardeşlik duygularını konu alan bir sunum gerçekleştirdi. Tarihi Seçek Güreşleri’nin Yunanistan için bir Kültürel zenginlik olduğunu sçyleyen Toksöz, Yunanistan’ın bu zenginliği olumlu yönde kullanması halinde bölgenin turizm açısından daha da zenginleşeceğini dile getirdi. Bu zenginliğin bölgede yaşayan Türkler ve Yunanlılar arasında da iyi komşuluk ilişkilerine ve ayrıca iki ülke halklarına da olumlu yönde yansıyacağını söyledi. Mustafa Kemal Atatürk ve büyük devlet adamı Venizelos’un o zor yıllarda dostluk adına başarmış olmalarını bugün ise bu şartlar altında bunun daha kolay olduğunun altını çizen Toksöz, iki ülkenin siyasilerine bu yolda büyük iş düştüğünü sözlerine ekledi ve konuşmasını yaptığı kısa bir sinevizyon çalışmasıyla tamamladı.

 

Diğer konuşmacılar Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nazif Mandacı ve Karabük Üniversitesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Durmuş Ali Koltuk, Türkiye ile Yunanistan arasında siyasi ve diplomatic alanda yaşanan sıkıntıları ve bunların giderilmesi açısından konuyu ele aldılar ve çözüm yollarındaki çalışmalarından örnekler sundular.

Konuşmaların ardından Türk-Yunan Dostluk Derneği tarafından konuşmacılara ve panelin gerçekleşmesinde emeği geçen katılımcılara birer teşekkür plaketi sunuldu. Ardından hep birlikte akşam yemeğine geçildi.

 

ESRA AYGÜN: “BİZLER NASIL Kİ PASKALYA BÖREĞİNİ PAYLAŞTIYSAK, BİZLER DE KURBAN BAYRAMI’NDAKİ ETLERİMİZİ, ŞEKERLERİMİZİ PAYLAŞMAK İSTİYORUZ.”

Türk-Yunan Dostluk Derneği Genel Başkanı Kadriye Esra Aygün, Panel sonrası Birlik gazetesine değerlendirmelerde bulundu ve “Biz tamamen iki ülkenin dostluğu üzerine kurulu olan bir derneğiz. Çalışmalarımızda kesinlikle siyasete yer vermiyoruz. Çalışmalarımız tamamen iki ülkenin dostluğuna, birliğine ve beraberliğine yönelik çalışmalardır” dedi ve özetle şunları söyledi:

“Ben Türk-Yunan Dostluk Derneği Genel Başkanı Kadriye Esra Aygün olarak bu derneğin 2008 yılından beri başkanlık görevinde bulunuyorum. Derneğimiz 2004 yılında kuruldu. Bizler dernek olarak 30 yıldan beri yapılamayanı bizler yaptıysak ne mutlu bizlere. Biz tamamen iki ülkenin dostluğu üzerine kurulu olan bir derneğiz. Çalışmalarımızda kesinlikle siyasete yer vermiyoruz. Çalışmalarımızda tamamen iki ülkenin dostluğuna, birliğine ve beraberliğine yönelik çalışmalardır. Bizlerin bu dört yıl içersine Edirne’de, Kırklareri’nde, Tekirdağ’da, İzmir’de, İstanbul’da ve Ankara’da çeşitli etkinliklerimiz olmuştu.

Sergi etkinliğine gelince hem Füsun hanımın hem de Ahmet beyin çok büyük katkıları oldu, buradan kendilerine teşekkür ediyoruz. Çünkü buradan derneğin temsilcileri oldular. Buradan insanlara ulaşabilmemizi sağladılar.

Bugün bizler Şapçı Azınlık Kültür ve Folklor Derneği’ni ziyaret ettik. Bizler orada bir Yunanlı arkaşımızın yaptığı Paskalya çöreğini yedik. Ben hepsinin Paskalya bayramlarını kutluyorum. Birlik beraberlik içerisinde biz onların nasıl Paskalya böreğini paylaştıysak veya onlar bizimle paylaştıysa, biz de kurban etlerimizi, Kurban Bayram’ındaki, Şeker Bayram’ındaki şekerleri paylaşmak istiyoruz ki paylaşıyoruz. Birlik ve beraberlik içerisinde mutlu bir yaşamayı diliyorum. Böyle olduğuna da inanıyorum. Bizler bu dostluk çerçevesinde Yunanistan’ın Ankara Büyükelçiliğinden, İstanbul Konsolosluğu’ndan hatta bizim Dışişleri Bakanlığımızdan da her türlü desteği alıyoruz. Burada tek amacımız iki ülkenin dostluğudur.” Dedi.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz