Yunan Askerler: “NATO Ölüm Demek, Savaşlar demek, mültecilik demek!”
Meriç (Evros) ili Yeniceköy (Koufovouno) bölgesinde konuşlanan bir askeri kışlada vatani görevini yapan bir grup asker tarafından kaleme alınan ve basına gönderildiği ileri sürülen mektupta, ABD’nin Dedeağaç’a askeri güç taşıması eleştiriliyor ve Miçotakis hükümetine tepki veriliyor.
Mektubun içeriği ile ilgili Türkçe çevirisi aynen şu şekildedir:
“Amerikan kuvvetlerinin “Defender Europe 21” tatbikatı için devasa boyutlarda ve benzeri görülmemiş büyüklükte Dedeağaç’a çıkarma yapması birkaç hafta önce başladı.
Biz askerlik görevimizi yapan askerler olarak, dünyanın dört bir yanındaki insanları kasıp kavuran NATO katillerini en azından endişeyle ve kesinlikle tiksinerek izliyoruz.
Dün doğmadık, ne de “barışçıl görevler”, “istikrar sağlama” v.b gibi şeyleri dinleyerek ot çiğnemiyoruz. Diğerlerinin yanı sıra Suriye, Libya, Irak ve Afganistan halkı bunu biliyor.
Hiçbir askerin halkın katillerine herhangi bir yardımda yer almasına izin vermeyeceğimizi hükümete açıkça belirtiyoruz. Hükümetimizin sorumluluğu altında, Evros (Meriç) bölgesinde yürütülen ve namluları Rus halkına karşı çeviren tüm bu savaş hazırlıkları, emperyalistlerin servet üreten kaynaklarını, ulaşım yollarını, toplam karlarını güvence altına almak için oynadıkları ölümcül oyunun bir parçasıdır.
Evros (Meriç) bölgesinde gördüğümüz üzere bu zulüm gören mülteci dalgalarını yaratan, halklara karşı kan dökenlerin hizmetkarı olma yükümlülüğümüz yok. Tam aksine biz, Yunan halkının sınırlarını toprak bütünlüğünü ve egemenliğini savunmakla yükümlüyüz. Bu “savaş provası”na karşı olduğumuzu ilan etmekle, hizmet ettiğimiz görev tam da budur. Çünkü NATO’ya katılımımız, tüm hükümetlerin bölgedeki Yunan tekellerinin konumunu yükseltmeye istekli olması Yunan halkını tehlikeye atıyor.
Bir kez daha, katil NATO ittifakına katılmamızın “değerlerini” ve “faydalarını” dillendiren herkes zorluğa maruz kalmaktadır. Gerçekten, bu kadar çok NATO askerinin Dedeağaç’a çıkarılması Türkiye’nin tahriklerinin “havasını kesti” mi? Oşinografi “Çeşme”nin faaliyetleri ve egemenlik haklarının günlük ihlallerinde tam tersi oldu. Bunu tespit etmemiz için bu tatbikatın ortaya çıkmasını beklemedik, ancak gerçekler sürekli olarak bizi sessiz kalmaya ve “ülkenin jeostratejik yükselmesi” çabasında hükümete güvenmeye davet ediyorlar.
Askerler halkın çocuklarıydı ve öyle kalacaklardır. İnsanların kendilerinin yönetildiği bu tehlikeli durumda, sendikalar, öğrenci dernekleri, öğrenci konseyleri ve diğer organlarla birlikte haykırmamız gerekir:
Aleksandrupolis’i (Dedeağaç) Amerikan-NATO katillerinin üssü haline getirmeyin.
Aleksandrupolis’te veya başka yerlerde ABD-NATO cinayetlerini kolaylaştırmak için hiçbir Yunan askeri veya komutanı kullanılmamalıdır.
Askeri Üsler Konusunda Yunan-Amerikan Anlaşmasını yürürlükten kaldırın.
SUDA ve ölüm üslerinin tamamı kapatılsın.
Hiç bir asker ve subay NATO tatbikatlarına katılmasın.
Evros’un (Meriç) kuzey kesiminde görev yapan askerleriz. Aleksandrupolis’in (Dedeağaç) emperyalist planlar için NATO suikastçılarının üssüne dönüştürülmesine karşı çıkıyoruz.
Kan dökücüler üzerinde “iyi bir izlenim” yaratmak için İskeçe’deki meslektaşlarımızın ABD milli marşını gece gündüz söylemek zorunda kalmaları gerçeği karşısında öfke ve bıkkınlık ile doluyuz.
Yaratılan tüm bu durum neticesinde, daha geniş bölgede daha fazla barut kokusuna katkıda bulunmaktadır. Yunanistan, NATO’nun, AB’nin ve ABD’nin Rusya’ya karşı emperyalist planlarının daha fazla derinliklerine iniyor. Mevcut ND (Yeni Demokrasi) hükümeti tarafından izlenen politika ve aynı zamanda son yıllarda tüm hükümetlerin izledikleri politika, insanlara yalnızca acı çektirdi ve Evros’u geniş bir NATO üssü haline getirdi. Bölgeye barış ve refah getirmeyecekler.
Biz Evros’ta görev yapan askerler olarak, faillerin “kamp” yaptığı Dedeağaç ile mağdurların yerleşeceği Evros vilayetinin Filakio (Seymen köyü mülteci kampı) arasında bulunduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Tüm bu nedenlerden ve hatta daha fazlasından dolayı, emperyalizme, NATO’ya ve AB’ye karşı mücadele her yerde yoğunlaşmalı ki, insanlar yoksulluktan, savaşlardan, krizlerden ve mültecilik durumundan uzak bir hayat yaşayabilsinler.
NATO tatbikatlarına hiçbir asker ve subay katılımı olmasın.”
Evros’un Kuzey Kesiminden Askerler.
