EGEMEN BAğIş, ATıNA’DA TEMASLARDA BULUNDU

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Atina’da bir dizi temaslarda bulundu. Başmüzakereci Bağış, Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu ile parlamentodaki makamında yaklaşık yarım saat süren bir görüşme yaptı. Görüşmede Türk-Yunan ilişkileri ve Türkiye’nin AB sürecinin ele alındığı bildirildi. Papandreu ile yapılan görüşmeden sonra Dışişleri Bakan Yardımcısı Dimitris Drutsas ve Bağış, Dışişleri Bakanlığı binasına yürüyerek geçti. ıkili burada çalışma yemeğinde bir araya geldi. Görüşmede iki ülke ilişkileri ve aralık ayındaki zirve öncesi Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecinin ele alındığı belirtildi. Bağış’ın Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinde başarı sağlanan reformlara ilişkin bilgi verdiği ifade edildi. ıki ülke arasında Avrupa ile ilişkiler konusunda bundan sonra yapılabilecek işbirliği imkânlarının da ele alındığı kaydedildi. Yunan tarafı, komşu Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine verdiği desteği bir kez daha dile getirdi. Atina, aralık zirvesi öncesi Ankara’nın yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğine ilişkin beklentisini vurguladı. Başmüzakereci Bağış, eski dışişleri bakanı ve ay sonunda yapılacak kongrede Yeni Demokrasi’nin genel başkanı seçilmesine kesin gözüyle bakılan Dora Bakoyanni’yle de bir süre görüştü. Atina’daki temaslarında Bağış’a Büyükelçi Mehmet Hasan Göğüş eşlik etti. Bağış, akşam Uluslararası Karadeniz Etütleri Merkezi’nde, “Türkiye’nin Üyeliği ve Daha Güçlü AB” başlıklı bir de konferans verdi. BAğIş: “YENı HÜKÜMET BEKLENTıLERI ARTIRDI” “ERDOğAN ‘CAM’I AÇTI” Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ”Yunanistan’da son seçimlerden sonra oluşan yeni ve güçlü hükümetin Türk-Yunan ilişkilerinin geleceği için beklentileri arttırdığını” söyledi. Yunanistan’ın başkenti Atina’daki Uluslararası Karadeniz Etüdleri Merkezi’nde ”Türkiye’nin üyeliği: Daha güçlü AB” başlıklı bir konferans veren Egemen Bağış, Türk- Yunan ilişkileri, Türkiye’nin AB süreci, yasadışı göç, Türkiye’nin reform süreci ve Kıbrıs konusuna değindi. Türkiye ve Yunanistan’daki güçlü hükümetlerden yararlanarak iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönem açmak için birlikte çalışılabileceğini belirten Bağış, bunu başarabilmek için Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu’nun vizyon ve deneyiminin önemli bir değer olduğunu bildirdi. Türkiye’nin tüm konuları açık kalple tartışmaya hazır olduğunu belirten Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu anlayış çerçevesinde Papandreu’ya bir mektup gönderdiğini kaydetti. Erdoğan’ın mektubunda, iki hükümetin birlikte çalışmaları ve çabalarını ortak bir hedefe yöneltmeleri durumunda Doğu Akdeniz’de bir işbirliği, refah ve istikrar bölgesi yaratılabileceğine ilişkin samimi inancını dile getirdiğini ifade eden Bağış, ”Bunun yanısıra Başbakan Erdoğan, diğer bazı komşularla ilişkilerin geliştirilmesinde yararlı olduğu kanıtlanmış, Türkiye ile Yunanistan arasında bir Yüksek Düzey ışbirliği Konseyi kurulması önerisi getirdi. Türk ve Yunan halkları şüphesiz böyle stratejik bir vizyondan büyük yararlar sağlayacaklardır. Bunun başarılabilmesi için yüksek düzeyde ziyaretlerin devamı önem taşımaktadır” dedi. Bağış ayrıca, Başbakan Erdoğan’ın mektubunda Kıbrıs, azınlıklar, yasadışı göç ve Türkiye-AB ilişkileri konularının da yer aldığını söyledi. Türkiye’nin AB sürecine de değinen Bağış, ”Sorunun değil çözümün bir parçası olmak istiyoruz” diyerek, Türkiye’nin AB üyeliğinin bir kazan-kazan durumu olduğunu söyledi. Türkiye’nin aynı zamanda Avrupa Konseyi, NATO, OECD, G-20 ve ıslam Konferansı Örgütü’ne üye, Balkanlar, Karadeniz, Akdeniz’de olan eşsiz konumda bir ülke olduğunu vurgulayan Bağış, Türkiye’de sinagog, cami ve kilisenin birlikte barışçı bir biçimde yüzyıllardır birlikte varolduklarına dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan’ın Türkiye’yi daha demokrat yapmayı istediklerini belirten Bağış, ”Savaş değil barış mesajı veriyorlar. Türkiye kutuplaşmayı önlüyor ve ıslam ile demokrasinin birarada olabileceğini gösteriyor” dedi. Yasadışı göç konusuna da değinen Gül, Türkiye ve Yunanistan’ın bu olayın kurbanları olduğunu belirterek, Türkiye’de 1995 -2009 yılları arasında 770 bin kaçak göçmen yakalandığını, bu rakamın yalnızca 2009 yılı için 65 bini bulduğunu bildirdi. Yasadışı göç konusunun çok taraflı ve karmaşık bir sorun olduğuna dikkati çeken Bağış, bu alanda çabuk çözümlerin bulunmadığını, sorumluluk, dayanışma ve yükün uluslararası biçimde paylaşılması gerektiğini kaydetti. Yasadışı göçe kaynak oluşturan ülkelerle geri alım protokolleri imzalanmasının kalıcı bir çözüme ulaşmak için elzem olduğunu belirten Bağış, Türkiye’nin, Yunanistan ile imzaladığı geri alım protokolünü iyiniyetle uyguladığını, ancak Türkiye’nin Yunanistan’a yönelik yasadışı göçün tek yönü olmadığının gözden kaçırılmaması gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin, üyelik müzakereleri yapan bir ülke olarak, AB’ye sürekli yasadışı göçün yarattığı sorunların yükünü Avrupalı ortaklarıyla paylaşmayı beklediğini hatırlattığını ifade eden Bağış, Türkiye’ye yönelik suçlamaların ya da haksız baskıların, büyüyen yasadışı göçü azaltmaya yardımcı olmayacağını dile getirdi. Konuşmasında, Türkiye’nin Kıbrıs sorununun çözülmesini istediğini de belirten Bağış, Kıbrıs’ta barış ve istikrarın elzem olduğunu ve Türkiye’nin gelecek yılın başında bir uzlaşmaya varılması ve ilkbaharda eşzamanlı referandumlarla tarafların onayına sunulmasını istediğini söyledi.